25 Şubat 1932 Tarihli Son Posta Gazetesi Sayfa 5

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

L T eg 25 Şubat R. : Açülmre — — — ' SON”POSTA — MN A —— ae AT İ b ——i e A —JLJ'L-__M l Siyaset Âlemi Fransız Meclisin- de Gürültülü Bir Celse Paris, 24 — Hükümetin pro- gramını okuması ve itimat reyi İstemesi münasebetile aktedilen telse çok hararetli geçmiş, ceb- se birkaç defa tatil edilmiş M. Tardiyö —istizahlara cevap ver- miş, neticede hükümete itimat beyan edilmiştir. Müzakere hü- kümetin — beyannamesini — oku- duktan sonra kumandan Kaşeı ve sosyalist meb'us Şabrünün hükümeti şiddetle tenkit etmele- rile başlamıştır. Sosyalist meb'us, bir kısım nazırların bazı sınai te- şebbüslerle rabıtaları olduğu için muahaze etmiştir. Diğer bir sos- yalist meb'us yeni kabineyi “yeni Bonopartçı,, olarak tavsif etmiş- tir. İkinci celse açıldığı zaman hükümetten birçok meseleler - is- tizah edilmiş, Yadikal — sosyalist meb'us M. Berjeri, M. Tardiyöyü radikal sosyalistlerin tahdidi tes- lihat hakkındaki fikirlerini ça- | makla ve bu fikirleri tagyir et- | mekle itham etmiştir. M. Tardiyö istizahlara ve ten- kitlere cevap vererek, milli mü- dafaa nezaretinin iktısadi düşün- celerle ihdas edildiğini söylemiş, bütçenin tasvip ve kabulü husu- tBunda ümümen mutabık kalınmasını talep etmiştir. Mumaileyh terki teslihat hakkında Fransanın bey- nelmilel — mukavelelere — emniyet ettiğini ve sulhü arzu etmekte bulunduğunu söylemiştir. M. Tar- diyö Frğ;:mn )('Zemî;teti Akvam emrine verilecek beynelmilel bir kuvvet ihdası projesini müdafaa etmiş, tahdidi teslihat için 1932 senesi bütçesine tahsisat koymıya karar — verdiğini — açıkça — ilân ettiğini beyan etmiştir. Bu esnada halka tahsis edilen tribünlerde bulunan bir şahıs birdenbire bayılmış, hasta Meclisin cerrabi odasına nakle- dilmiş ise de, orada ölmüştür. Bunu müteakıp M. Heriyö, harici — siyasette —arzu — edilen vahdet ve ittifakı, sol cenaha mensup bir şahsiyet olan M. Penlövenin neden tahakkuk et- Hremediğini sormuştur. Mumaileyh radikal (sosyalistlerin. bükümet aleyhine rey vereceklerini söy- lemiştir.Komünist meb'us M.Duklas şiddetli bir lisan kullandığından el kaldırmak suretile âraya mü- racaat edilmiş, — sözlerini geri almak — mecburiyetinde — kalmış, fakat kürsüyü terketmenniştir. Reis celseyi — tatil etmiştir. Saat 22 de açılan celsede M. Ökiee ei Fransız Meb'uslarının Bir Münakaşası. Hindenburga Hücumla: Almanyada Hindistanda İdart Ve Siyasi Mücadele Yeni Delhi 24 — Hintlilerin esaslı haklarını tayine memur Yuvarlak — masa konferansının Hintlilerden mürekkep - istişare komitesi bir beyanname neşret- miştir. Beyannamede, kanun hu- zurunda herkes müsavi olduğu, vicdan hürriyetinin tesis edileceği zikreydilmektedir. ve bir devlet diyeti teşkiline mümanaat edil- mektedir. 4 Allahabat 24 — Bahurganjda bir polis mevkine atılan bomba ile iki kişi yaralanmıştır. Burada bir bomba daha bulunmuştur. * Bombay 24 — Hükümet erkâ- nınım — takip ettiği azimkârane siyasetle — memleketteki nüfuzu gittikçe zayıflıyan kongreye karşı hükümetin hattı hareketini değiş- tireceği — tahmin — edilmektedir. Hükümet erkânı yeni bir fırkaya müzaheret etmek tasavvürunda- dır. Yeni Kanunu Esasinin bir fırka tarafından mevkii meriyete konacağı, fırkanın Hindistanı İngi- liz İmparatorluğu dahilinde - tut- nuya çalışacağı söylenmektedir. — Penlöve ile sağ cenah reisi M. Maren arasında şiddetli bir hâ- dise olmuştur. Sosyalistler M. Tardiyöye — itimat söylemişlerdir. Bir mensubu : — Bu sözleri söyliyen Al- manyanın avukatıdır! diye ba- gırmıştır. Bu cümle üzerine şid- detli gürültüler başlamış, sağ cenah ile sosyalistler arasında bir arbede olmuştur. 30 saosyalist meb'us, meclis hademesinin teşkil ettiği kordonu zorlamışlar, sükün güçlükle iade edilmiştir. Saat 22 buçukta celse tekrar açılınca sağ cenah ile sosyalistler arasındaki münakaşa tekerrür etmiş ve kabineye ilimat takriri okunmuştur. Netice de 226 reye karşı 309 rey ile hükümete itimat beyan edilmiştir. Celse 23,30 da tatil edilmiştir. sağ cenah EDEBİ TEFRİKAMIZ : 43 AÇLIK Sert, madeni bir musiki; kü- çük bir kızın hazin bir surette terennüm ettiği “Veber,, den bir | Parça. Bu sazda ıstırapla dolu Hüt sesleri vardı ve kanıma sü- zülüyordu. Sinirlerim hep birden Çınlıyormuş gibi titremiye başla- iıştı ve biraz sonra, “Veber,, in havasını söyliyerek ve titriyerek, siradan — yuvarlandım. — Karnınız açken — hisleriniz — neler — icat ttmez? Kendimi bu musiki ile Yutulmuş, — — dağılmış, musiki haline gelimiş hissediyordum, par- lak Fezalarda raksederek, dağ- Üstünde yayılarak aklığımı Müellifi: Knut Hamsun Mütercimi: P. 5. iyice hissediyordum, akıyordum. Küçük kız beyaz demirden keş- külünü bana uzatarak; — Bir ör, dedi, bir küçük örl Bir sıçrayışta kalkarak ve cep- lerimi yoklıyarak,! şuursuzca; — Peki, dedim. Fakat çocuk yalan söylemek istediğimi zannetti ve bir kelime söylemeden hemen uzaklaştı. Bu sessiz tevekkül bana pek fazla gelmişti; bana küfür etseydi bu benim hesabıma daha iyi gele- cekti; keder beni hançerledi ve küçük kızı çağırdım, ona dedim ki: “Benim bir örüm bile yok, fakat etimediklerini | P t e Bi Çin- Japon mücadelesinin bin bir tecellisinden bir tanesi iki taraftan biri, öbür taraftan esir aldığı grupu silâhtan tecrit ediyor Tahdidi Teslihat Konferansında Cenevre, 24 — Uzak mem- leketlerden gelen heyetler kon- ferans mesaisinin tacil edilmesini istemektedirler, Yarından itibaren başlıyacak olan mesai, tahmin edildiğinden pek kısa bir za- manda müsbet neticeler vere- cektir. Bir Alman Jeneralının Fikirleri Magdeburg 24 — Sulh ta- raftarlarından ve — Cümhuriyet- çilerden Jeneral Fon Daymiling, Almanyada iktısadi müzayekaya nihayet verilmek için beynelmilel bir itilâf siyaseti tavsiye etmek- | tedir. Jeneral ilâveten demiştir ki: Cenevredeki tahdidi teslihat konferansı, müspet bir netice elde etmiyecek olursa Alman- yanın diğer devletlerin harp büt- çelerini mütemadiyen — arttırma- larına mâni olmak için, yeniden silâhlanmaktan — İstinkâf etmesi icap eder. Tardiyö Cenevrede Cenevre 24 — M. Tardiyö, bu sabah buraya gelmiştir. Yarın toplanacak olan tahdidi teslihat konferansında üumumi komisyo- nunun ilk içtimıında bulunacaktır. seni sonradan, belki de yarın hatırlıyacağım. ÂAdın ne? Ah, bu güzel bir isim, onutmıyaca- ğım, O halde, yarına... ; Fakat, hiç birşey söylemedi amma bana' inanmadığını — anla- dım ve bir sokak — çapkınının da bana inanmadığını düşünerek ümitsizliğimden ağladım. — Onu bir daha — çağırdım, — yeleğimi kendisine vermek için çeketimi hızla kaldırdım. * Sana tazminat | vereceğim, dedim, dur biraz... ,, Fakat yeleğim yoktu. Hem onu nasıl arıyabilirdim! Haftalarca yelek bende değildi. Bana ne oluyor? Hayretler içinde kalan küçük kız daha fazla dur- madı ve acele çekildi. Onu bırak- mıya mecbur oldum. Etrafımda insanlar toplandılar ve yüksek sesle gülüyorlardı, bir memur. onları dağıttı, bana yaklaştı ve Denize Düşen Altınlar Şerburg, 24 — (600) milyon kıymetinde altını havi bulunan (86) baril karaya çıkarılırken vincin zinciri kopmuş, (6) baril denize — düşmüştür. — Dalgıçlar barilleri denizden çıkarmışlardır. İspanya Ve Tahdidi Teslihat Madrit 29 — Nazırlar bir içtima aktederek harici siyasete ait kararlar almışlardır. İçtimada Cemiyeti Akvam nezdinde ve tahdidi teslihat konferansında bu- lunan İspanyol heyetinin vazife- leri hakkındaki izahat dinlen- miştir. LERESEİ — —— TAKVİM —— ( PERŞEMSE | 29 Gün 20 - Şubat - 932 Kasımli Arabit Rumt 18 » Şevval - 1350 — f12 -Şubat- sani - 1348 —- Vakit |Ezınî V. &H Vakit |Ezani |V. u Güneş 12, 486. 42 Öğle | 6. 3312. 27 İkindi | 9. 36115. 30 | aşkınızın Akıım .—i 54 Yalsi L 31119. İmsak |li. 09|5 önül İşleri Yeni Evlilere Nasihatlerim Yeni evliler! Bugün de biraz sizinle konuşmak istiyorum. Yeni bir hayata girmiş bulu- nuyorsunuz. Bugün duyduğuünuüz saadetin devamını istiyorsunuz. Fakat bu yeni hayat için hazır- lanmış değilsinizdir. Küçük bir dalga, ufak bir engel, saadetinizi bozabilir. Denize açılmadan evvel be- raberinizde bulundurmanız İâ- zim — gelen İlevazımı — tedarik ettiniz mi? Bu levazımın ne ol- duğunu bilmiyorsanız, ben size sayayım. — Çeyiz sandığınıza ça- maşırlarınızdan — evvel — bunları yerleştiriniz. ve yeni evinize öyle gidiniz: — Yeni hayatınızda beraber gülecek, beraber oynıyacak, be- raber yaşıyacaksınız ayrı eğlen- ce, ayrı hayat yasak. 2 — Hiçbir vesile ile kavga etmiyeceksiniz, bilhassa yüksek sesle, 3 — Anlaşıncıya kadar biri- birinize karşı açık ve samimi konuşacak, - fikirlerinizi biribiri- nizden gizlemiyeceksiniz. 4 — Sabah ayrılırken güle- rek ve öpüşerek ayrılacak, akşam yine gülerek ve öpüşerek birle- şeceksiniz, 5 — Kayıdmnııı hürmet | edeceksiniz. Fakat onlarla bir arada yaşamıyacaksınız. Onlar- dan bahsedildiği zaman tenkit etmiyecek, methedemezseniz sü- küt edeceksiniz. 6 — Nekadar basit ve faki- rane olursa olsun, kendi başınıza ev. açınız, içgüveysi veya içgelini gitmeyiniz. 7 — Fırtınanın sizi ayırma- sına imkân bırakmamak için bi- ribirinize iyi sarılınız. Bu nasihatlarım belki size güç görünür. Fakat yolda deniz tut- masına, fırtınaya karşı birebir- dir. Tatbik ederseniz selâmet ve saadet sahiline çabuk varırsınız. * Adanada Sedat Beye: Mektep çocuğu, henüz haya- tını aşka ve kıza veremez. Ço- cukluk aşkına ehemmiyet veril- mez. Bu gün zavalsiz sandığınız yarın bir havadan ibaret olduğunu Aanlayacak - ve güleceksiniz. HANIMTEY aZ — — ne olup bittiğini öğrenmek istedi, — Bir şey yok, dedim, hiçbir şey yok! Ben sadece yeleğimi şuradaki ufak kıza vermek isti- yordum... Babası için... Bunda gü“ lünecek ne var? Üstüme başka bir yelek giymek için eve kadar gidiyordum. Memur : ı — Sokak ortasında maymun- luğa lüzum yok, dedi, haydi, hişşt! ve beni omuzlarımdan itti. Sonra bağırdı; — Bu kâğıtlar sizin mi? — Ah, Allah cezasını versin, evet, gazete için yazdığım ma- kale, gayet mühim yazılar, bu kadar ihtiyatsızlıkta nasıl bu- lundum ? Yazıma tesahup ediyorum, kâğıtların sırası -bozulmadığına emniyet hâsıl ediyorum, etrafıma bakmadan, hiç durmadan gazete idarehanesine gidiyorum. “Kur- tarıcımız,, kilisesinde saat dört, İdare kapalı. Bir hırsız gibi korkak, gürültüsüzce merdiven- lerden iniyorum ve kararsızlık içinde, kapıya — gelince — duru- yorum. Şimdi ne yapacağım ? duvara yaslanıyorum, — gözlerim yere dikili, düşünüyorum. Yer- de, ayaklarımın hizasında bir toplu iğne parlıyur, iğiliyorum ve onu yerden alıyorum. Ceketimin Düğmelerini sökersem — bunlara ne verirler acaba ? Belki de hiç. düğmeler, —nihayet — düğmedir, fakat onları eyirip çeviriyorum, muayene ediyorum ve bunları yeni buluyorum. Maamafih Bu güzel bir fikirdir, kırık çakımla bunları kesebilir, satmiya gü- türebilirdim. |( Arkası var )

Bu sayıdan diğer sayfalar: