15 Ocak 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 13

Başbakanlıkta yapılan bu (o son görüşmenin başlıca özelliğini okonu- şulan konulardan çok, samimiyet ha- vası teşkil etti. Gerek İnönü ve ge- rekse Podgomiy, on gün önce karşı- karşıya geldiklerinde birbirlerine (o de- nedikleri temkinli elenseleri bir yana bırakmış, tatlı bir sohbete odalmışlar di. Söz, Mareşal Voroşiloftan, o İnö- nünün başka ülkelerdeki odostların- dan açıldı. Eski hatıralar anıldı. Bir saat kadar süren bu görüşmeden çı- karken Podgomiy son derece neşeliy di. Podgoriy, Başbakanlığın önün- de kendisini bekliyen gazeteci grupu- na doğru yürüdü ve, hiç âdeti olma- dığı halde, basın mensuplarını sormak için âdeta teşvik etti, uzun uzun konuştu. Sonuç.. Podgomiy, Türkiyede bulunduğu sü- re içinde ticari (omünasebetlerle ilgili olarak birkaç yuvarlak (o cümle dışında tek lâf etmedi. NATO, CEN- TO, Çok Taraflı Nükleer Güç -MLF- gibi konulara değinmedi bile. Bu zi- yarette Sovyetler Birliğinin tek ama cı, buzların oçözülmesiydi. Bu husus, bir ölçüde de olsa, gerçekleşti. Türkiye açısından ise önemli o- onlarla lan, Kıbrıs omeselesinde Komünist bloku kazanmaktı. Bu husus da hiç değilse vaad bakımından Oo gerçekleş- ti. Gerçi Türkiyede, bu arada, sadece bir talihsiz sızma yüzünden bir gaze- Nük- önceden Moskovada - ve Washington' da - zaten biliniyordu. Ayrıca bu ta- sarıyı reallze etmek üzere oWashing- ton'da kurulmuş bulunan teşkilât da diğer NATO ülkelerinin takındıkları menfi tavır sebebiyle dağılmış (o bu- lunuyordu. Türkiye ve NATO üsleri mesele- sine gelince, şimdilik o Türkiyede ne füze rampaları vardır ve ne de diğer atom silâhları... Bu konuda Türki- yenin söylediği, mevcut olmayan bir- şey için taahhütte bulunulamıyacağı- dır. Yani ileride, o da gerektiği tak- dirde, Anadoluda bu rampalar kuru- labilir de, kurulmıyabilir de.. Bu, ta- bii biraz da, Rusyanın güvenlik ko- nusunda Türkiyeye vereceği (o intibaa bağlıdır. Ayraca, Türkiyenin dış poli- tikasında keskin bir viraj hiçbir şe- e söz konusu değildir. e Yapılan sadece, Batı blokuna mensup diğer ülkelerin Sovyetlerle kurdukları iyi ilişkilerin Türkiye için de denenme- sinden ibarettir. Ticari ve İktisadi (o münasebetle- rin yeniden düzenlenmesi ve ihya e- dilmesi konusu Şubat ayında, Mos- kovaya gidecek bir türk ticaret he- yeti tarafından ele alınacaktır. çi, siyasi gelişmelere paralel umuzla olan ticari kiler de gelişecektir ama bu, yenin, Milli Savunma masrafları da dahil olmak üzere, yılda 500 milyon dolar yardım gördüğü Amerika ve di- ger batı ülkelerine dirsek o çevireceği anlamını taşımamaktadır. Dışişleri Bakanı Feridun Cemal rkin, bundan bir süre önce Mosko- vaya hareket ederken, "Elimizde bir Podgorniy Çankayada Gürsel ile İnsanlar konuşa konuşa AKİS, 15 OCAK 1965 anlaşır YURTTA OLUP BİTENLER fener, karanlıklara doğru ilerliyoruz. Fener etrafi aydınlattıkça o Türkiye- nin dış politikasına yenilikler gele- cektir" demişti. Sovyet Parlâmento Heyetinin Türkiyeyi (o ziyaretinden çı karılaibllecek sonuç, artık ortalığın yavaş yavaş ışımağa başlamış (oldu? gudur.