15 Ocak 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 5

15 Ocak 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 5
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

HAFTANIN İÇİNDEN Komünist Partisi Niçin Olmaz? T ürkiyede bir komünist partinin kurulmasına müsaade edilmesi bugün serbestçe, isteyen tarafından talep olunmakta, bu husus yazılmakta, çizilmekte, tartışması yapılmaktadır. u, önce bir noktanın belirtilmesini gerektirir. Tür- kiyede ortam ne bundan beş yıl önceki ortamdır, ne de kendilerine "yasağın cazibesi"ni vermek isteyen solcu ka- lemlerin "bu fikirleri savunmaya cesaretle, ah bilseniz biz ne kahramanı yapıyoruz" edebiyatı bir ciddi temele dayanmaktadır. Türkiye konuların rahatça tartışıldığı bir memleket haline gelmiştir. Ama herkes istemektedir ki kendi fikirleri hiç bir mukabele me kanunlar, ken- di bahis mevzuu olduğu z emesin, "fakat savcılar karşı fikirlerin sahiplerinin kulağına yapışsın. İki büyük gazetenin ikinci sayfasında hergün sosyalist olma- yan herkes vatan hainliği, devrim düşmanlığı, insan sö- mürücülüğü ve bu çeşit bin türlü melanetle suçlanmakta, sonra bunu yapanlar hiç fütursuz "Bu memlekette hür- riyet mi var? Biraz Sol fikir söylesek bize komünist dam- gasını vuruyorlar" diye şikâyet etmektedirler. Buna mu- kabil bir başka çevre Türkiyenin Sovyetler Birliğiyle hay- i i bi i i teşebbüsünü ta, servet be- avunan ş demekten çe- kinmemekte, lâikliği zındıklık olarak görmekte, bu davra- nışta yerilmesini ise "Bu mlekette milli iğ) dindar insanlara hayat hakkı barakalımyor”" diye feryat sebebi addetmektedir. Ama aşırı sol da, aşırı sağ da kendisini hiç görme- mektedir. Şimdi, Türkiyede bir komünist partinin kurulmasına müsaade edilmesi, tabii gene "fikir hürriyeti" ve bilhassa solun yaşama imkânına kavuşturulması ve her solcunun komünistlikle damgalanmasının önlenmesi" uğruna is- tenmektedir. Bu fikir tartışması imkânına kavuşulmasıyla beraber Türkiyeye yağmaya başlayan demagoji yağmurunun bir yeni sağanağıdır. Türkiyede komünist partinin kurulma- sına müsaade etmek, yani komünizmi kanun dışı olmak- tan çıkarmak demek komünizm propagandasını serbest bırakmak demektir. Türkiyede komünizm, marksizm hakkında bilgi ve- rilmesi, Marx'ın kitaplarının elbette ki okutulabilmesi, Mala denilen uydurma adama yasak konmaya kalkışıl- mam: şhur 141. ve 142. maddelerin yeniden gözden eme bir şeydir, Türkiye'de komünist partinin kurul- masına müsaade etmek bir başka şeydir. Bunların birinci kısmı bugünkü türk toplumu için bir gerçek (ihtiyaçtır, ma bu öyle olduğu için elmalarla armutları karıştırma- ya kalkışanların karşısında her halde armut gibi davranı- lacak değildir. Fikir hürriyeti konusunda, bilhassa genç zihin ve ruh ların hoşlanacağı tarzda konuşmak çok kolaydır. Her fi- kir söylenebilmelidir. kim ne düşünüyorsa onu açığa vu- rabilmelidir, bundan dolayı kimse kınanmamalıdır. Çı- AKİS, 15 OCAK 1965 Metin TOKER karlarına karşı olduğu için hâkim zümrelerin bir takım fikirleri? koymuş bulundukları manialar, barajlar yıkıl- malı, adam komünist midir, onu da serbestçe savunabil- melidir. Peki ama, Türkiyede tabu olan ve tabu kalması ge- reken ana prensipler var mıdır, yok mudur? Bunların var olduğu, bugün işi Türkiyede bir komünist partinin kurul- masını talep edecek kadar ileri götürmüş bulunanların hergün yazıp haykırdıkları bir husustur. Bu grup demok- ratik sistemi, bugünkü idareyi, partiler rejimini Atatürk Devrimlerini iyi koruyamadığı gerekçesiyle reddetmekte- Atatürk Devrimleri, komünist partinin kurulmasıyla serbest bırakılacak komünizm propagandasının hücumla- rından nasıl tutulacaktır? Atatürk, Türkiyeye dünyanın ikinci Halk Cumhuriyeti olmak fırsatını kaçırt- tığından ve yeni Türkiyeyi kapitalist cumhuriyetler mo- deli üzerine kurduğundan dolayı komünistler için devril- mesi gereken bir puttur. Onun bugün aşırı solcular tara- fından paratoner gibi kullanılması ve bunların, Atatürkün 1921 nutuklarını dosyalardan çıkarmaları hiç kimseyi al- datmamahdır. Atatürk ondan sonra ne söylemiştir, ondan sonra ne yapmıştır? Bir komünist iktidarın İs iş de ilk icraatı Atatürkü Anıt-Kabirden kaldırıp atmak ve Çan- VW kızıl yıldızlı bayrağı çekmek olacaktır. ürk Devrimleri karşısında aşırı sol ile m sağın düşmanı duyguları arasında hiç bir fark yoktu! Sonra, komünist partinin kurulmasına müsaade ede- cek bir tir hürriyeti ortamı içinde sağı kim tutacaktır ve konunun belki en önemli yeri budur. Komünist diye- cektir ki: “Türkiye için ideal, bir sovyet cumhuriyeti ol- maktır". Peki, "Türkiye için ideal, bir müslüman cum- huriyet olmaktır" sözü nasıl yasak kalacaktır? Komünist diyecektir ki: “Türkiyede proleteryamıo diktatörlüğü ku- rulmalıdır." Aşırı sağın "Medi kanun derhal kaldırıl- malı ve eski harflerle tedrisat serbest olmalıdır" propa- mii yasak edilecek midir? Edilirse bu, "fikir hürriyeti" olmaz, aşırı solun ellerinin, elleri bağlı aşırı sağ karşısın- da çözülmesi olur. Edilmezse, bu çeşit propagandalardan memlekete bir hayır geleceği düşünülebilir mi? Klâsik komünist propagandasının marifeti bir gerçe- ği ele almak, ama onun üstüne sapık bir mantık bina et- mektir. Bugün Atatürk Devrimlerinin iyi korunup korun- madığı hususu tartışılabilir. Bugün sol fikirlere karşı halâ maddi ve manevi tedhiş usullerine başvurulmakta olduğu da, misaller bile gösterilerek iddia edilebilir. Bunlar el- tikleri onun için, eğer sosyalizm isteniliyorsa komünist partinin kurulması gerektiği memleketin hiç bir gerçeği ile bağdaşmayan, pek az ince bir demagojiden başka şey değildir. Ama bu teşebbüs bir, tartışma ortamımızın aslında ver diği imkânlar. iki, oynanan oyunun bazı hedefleri hak- kında bilhassa genç zihin ve ruhların gözünü açmak ba- kımından ibretle seyredilecek bir "vazıyet alma" olmuştur .

Bu sayıdan diğer sayfalar: