31 Temmuz 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

31 Temmuz 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER olan raporların okunmasına geçti. İ- nönü gecenin geç saatine kadar çalış- tı. Ama ertesi sabah, saat henüz on bile olmamışken gene (Beşiktaş İlçe Merkezinde ve toplantı masasının ba- şındaydı. "— Sıkı çalışmak lâzım. Bu, en önemli toplantımızdır" diyordu. Temel meseleler Parti Meclisinin bu, seçimden bir ön- ceki, toplantısıdır. Tabii arada ola- ganüstü toplantılara çağırılması dai- ma kabildir ama, aslında, bu toplan- tıda seçimlerin temel ve prensip mese- leleri' görüşülecek, ötekinde adayların üstünde durulacaktır. Fakat adaylar, bilhassa kontenjan adaylığı' toplantılarında da bahis konusu lecektir.: Bu Parti Meclisi hangi iller- larda ve kaçar tane Olarak gösteril- mesi gerektiğini karara, bağlayacaktır. Meselâ, denilecektir iki: "İstanbulda üç merkez kontenjanı adeti buluna- caktır ve bunlar 3., 4. ve 5 edeceklerdir." gözönünde tutularak kararlaştırılmak- tadır. Gelecek toplantıda Parti Mec- lisi, bu adayların isimlerini tesbit ede- cektir. Fakat Genel Merkezin milletvekili seçme yetkisi bu kontenjanla bitme- mektedir. Milli Bakiye, Genel Merkez lere bir hak daha tanımaktadır. Se- çimler yapılıp bittikten sonra, artık oylar Genel Merkezlere bir hak olarak verilmekte, bunlar da değerlendiril- mektedir. Artık oylar, bir milletvekili çıkarmaya yetmediği halde o partiye verilmiş bulunan oylardır. Bunlar Ge- nel Merkezlerin emrinde, birleştirile- rek milletvekilliğine, yeter sayıya göre tekrar bölünmektedir. Bu oylarla kim- lerin milletvekili (oolacağını da Genel Merkez tâyin etmektedir. Ancak o sı- nıf kontenjanın bir şartı vardır: Se- çilecek kimsenin listede bulunması şarttır. İnönünün tavsiyesi Bundan dolayıdır ki İsmet İnönü, ge- çenlerde bir Karadeniz şehrinde keşif gezisi yaptıktan sonra alafranga halleriyle her halde kendisinde fazla şans görmemiş bulunan bir eski Baka- nına, bu eski Bakan merkez kontenjan lığından pay istediğinde: "— Yoklamaya girip önce listeye dahil olmak lâzım. Hangi sırada bulu- nursa bulunsun" dedi. . havasıyla ilgili Gerçekten de milli temsil dolayısıyla âdeta kendilerinde hiç şans kalmamış liste sonlan men- suplarını kamçılayacak ve onları liste başıymış gibi çalışmaya sevkedecek bir dopingtir. Bir defa, liste ne kadar faz- la oy alırsa artık oyun da artması ih- timali o derece fazlalaşmaktadır. İkin- cisi, Genel Merkez tabii, bir ilde en fazla çalışmış olan liste mensubunu Oo ilin adaylığına -milli bakiye adaylığı- na- gösterecektir. Bu, "ben nasıl olsa seçilmem" tembelliğine karşı bir ilâç bakiye, nisbi Büyük başın olacaktır. Beşiktaştaki Oo çalışmalarda, en Zi- yade, temel meseleler üzerinde durul- du. Bunlar iki kısımdı: Seçim tekni- ğiyle ilgili olanlar ve seçimin umumi olanlar. Teknik mese- leler aday yoklamaları, propaganda gezilerinin programları, afişler, yayın yoluyla çalışmalardı. Seçimin umumi havası ise, H.P.'nin savunacağı fi- kirlerle belirecekti. Beşiktaş toplantı- larında bu bakımdın Partinin her za- mankinden şanslı bulunduğu neticesi C.H.P. lideri İnönü ve yardımcısı Satır büyük derdi AKİS ortaya çıktı. Bütün partiler içinde sa- dece CH.P. bir takım elle tutulur, gerçekçi tezleri halka (o bildirecekti. Bunların başında, tabii, Toprak Re- formu ile Petrol Kanunu geliyordu Devletçiliğin izahı bu iki ana konu- nun çerçevesini çizecekti. Beyanna- meye girecek devletçilik izahının ana hatlarını Turhan Feyzioğlu hazırladı. Devletçilik anlayışının izahı bu seçim- lerin bir bakıma ruhunu teşkil edeceği için üzerinde önemle duruldu. CHP-' olur nin devletçiliği ne o devletçiliği fiilen ortadan kaldıran ve aslında bir XIX. Asır liberalizmi mânasını taşıyan uydurma devletçilik olacaktı, ama ne de ancak otoriter ve totaliter siyasi sistemlerle yürütülebilen bir devletçi- liğin katılığına sahip bulunacaktı. Be- şiktaşta çalışanlar bu satırlar yazılır- ken düşündükleri (o devletçiliği en iyi ifade edecek formülün o peşindeydiler. Bu, hayatiyeti olan, dinamik, fakat cevval bir devletçilikti. 31 Temmuz 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: