31 Temmuz 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 15

31 Temmuz 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 15
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS İlyas Seçkin Dikkatli bir göz , miri depo eden tüccarlar kiloda en az 30 kuruş daha fazla para kazanmışlar dır. Hükümet ise ancak Temmuzda kendine gelebilmiş ve anlaşmalı mem- leketlerden 7 milyon dolarlık kütük demir ithalini kararlaştırmış ve tah- sisleri dağıtmıştır. Fakat bu demirin yurda girmesi iki-üç ayı o bulacaktır. İki-üç ay sonra hem piyasaya bol de- mir geleceği ve hem de inşaat sezonu biteceği için demir fiatları tekrar eski seviyesine düşecektir. Fakat bu müd- det içinde, yatırım faaliyetleri herhal- de parlak şekilde yürümiyecektir. De- mir fiyatlarının yükselmesi, inşaatla- rı derhal etkileyen bir olaydır. Bu yüzden birçok yatırım, ilk tahminlerin çok üzerinde bir meblâğla tamamla- nabilecek ve çok durumlarda bu yılki bütçeye konulan tahsisat, demir fiyat- ları sebebiyle bu yılki inşaat kısmının tamamlanamamasıyla sonuçlanacaktır. 31 Temmuz 1965 Üstelik, bu müddet içinde açıkgözler partiyi vurmuşlardır. Fiyat yükselmesi plâstik piyasasında da (görülmüştür. Ancak bu, 15. kotaya plâstik ham mad- desi konulmak suretiyle, vurguncula- rın cebine fazla para akmadan halle- dilmiştir. Kalay fiyatlarındaki yükselme, bir başka ilgi çekici belirtidir. £ Kalayın kilosu son zamanlarda 36 liradan 94 liraya fırlayıvermiştir. Bu alanda da büyük stoklara gidildiği ve bir süre sonra fiyatların daha da artacağı sa- nılmaktadır. Suni gübre fiyatları 40- 50 kuruş kadar yükselme göstermiştir. Çimento satışlarında bir buhrana de- lâlet eden tezahürler inşaatçıları hay- li korkutmaktadır. Eskiden satışlar yüzde 10 peşinle yürürken, son zaman- larda satıcılar yüzde yüz peşin iste- meğe başlamışlardır. Bu gelişmeleri çok yakından izleyenlerden CHP'li İl- yas Seçkin buna benzer örneklerin art tırılabileceğini ifade etmektedir, Gidişat nereye? Herhalde, bu gidişin sonu parlak de- ildir. On yıllık bir tahribattan sonra, Zorla canlandırılan bir ekonomi, müteahhit avanslarındaki Hükümet kararına benzer müdahalelerle de- vamlı surette altüst edilecek olursa, bazı ekonomik ( kurallar sonuçlarını çok çabuk ortaya koyacaklardır. Bu- nun sonu, stok eğiliminin artması, ka- raborsanın daha geniş sahalara yayıl- ması, fiyatların her sahada alabildiği- ne yükselmesi ve nihayet o enflâsyon- dur. Ankara ve İstanbul fiyat endeks- lerinde görülen (o yükselmeler, Maliye Bakanının, şimdiden, Bütçenin büyük bir açık vereceği yollu karamsar ha- berleri hiç iyi işaretler değildir. Baş- bakan Yardımcısı Demirelin olanları görmezlikten gelen iyimser beyanları ise tehlikeli gidişe revnak vermekte- dir. İşte tüccarın özlemini çektiği bu gibi olaylardır. Ancak, CHP devrinde kurulan idare ve dış ticarette uygula- nan kota sistemi ile geçim endeksleri- ne tesir edecek bir karaborsa yarat- maya imkân görülmemektedir. Diğer yandan, DP devrinin büyük işler çeviren mahir iş adamları Anka- rada karargâhlarını tekrar kurmuşlar- dır. Bunlar türlü kombinezonlarla, ba- zı büyük ihtiyaç mallarının ithalini tekellerinde tutmağa, dolayısiyle suni YURTTA OLUP BİTENLER fiyat artışları yaratmağa çalışmakta ve AP "iktidarındaki Ticaret ve Sa- nayi oBakanlıklarında daha oyunlar çevireceklerini oumdukların- dan bu partiyi şiddetle destekle- mektedirler. AP'yi tutan gazeteleri fi- nanse eden ve yaşamalarını sağlayan hep, bu gelecekten büyük kazançlar bekliyen iş adamlarıdır. İstanbulda çı- kan Haber gazetesinin finansmanını da eski DP milletvekillerinden ve İs- tanbul piyasasının çok iyi tanıdığı iş adamlarından Mıgırdıç Selefyan üze- rine almıştır. Selefyan şimdiye kadar bu gazete için 800 bin lirayı aşkın pa- ra sarfetmiştir. Bu çok zeki iş adamı için sarfedilen paranın her kuruşu muhakkak ki, geleck için bir yatırım olarak kabul edilmektedir. Ankarada kurulan karargâhlar ve iş çevirmek için çıkarılan gazeteler, hiç, Ni etkisiz değildir. Hele bir hükümet- en büyük ihaleleri dağıtan dairenin "Dsi nin- başındaki Enerji Bakanı ile devletin bütün iktisadi politikasına, el atmış Başbakan Yardımcısı eski birer müteahhit iseler, bu etkinin. hangi derecelere ulaşabileceğini tahmin güç değildir! Orhan Alp "..sirkatin söyler”

Bu sayıdan diğer sayfalar: