31 Temmuz 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 19

31 Temmuz 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 19
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS Türkiye Büyük Elçiliğine -caka için ilâve ediyordum: Adresi, Gertsena So- kağı, 43-a- alsın vizasını ve Türkiye- de gazetecilik yapsın.. İş mi, bu?" Sahiden iş değildi ve Türkiyede yok Pravdanın, yok izvestiyanın muhabir bulundurması gibi bir mesele, çok şü- kür, bizim için artık yoktu. Nitekim İzestiya bir muhabirini (geçenlerde Türkiyeye rahatça gönderdi ve adam Ürgüplüyle hemen konuştu. Ama, bilir misiniz ki Sovyetler Bir- bilgi sahibi herkes tahmin edebi- © azeieciler Birliğindeki ilk yemek böyle, tartışmalı ve soğuk geçti. Tabii, tercüme de ne derece doğruydu, onu ne ben anlayabildim, ne rus arkadaş- larım. Öğleden sonra gene boştuk. Gece, Kremlindeki meşhur Kongreler Salo- nunda Verdinin Don Karlos operasını seyredecektik. Benim asıl programım ertesi sabah o başlayacaktı. £ Pravdayı ziyaret edecek, ilgililerden petrol ko- nusunu öğrenecektim.Gün, günlük ve Moskova Üniversitesi ve öğrencileri Ser milletten komünist yetiştiriyor ligi için vardır? Sovyetler Birliği ba- tılı memleketlere arzuladığı kadar ga- zeteciyi (Sovyetler Birliği (o toprakları üzerinde bulundurmak hakkını verme- mektedir. Sonra, onlar da bunu sov- yet gazetecilerine (vermeyince ruslar bunu iç propagandalarında kullan- maktadırlar. Türkiyeyi, gazetecisiyle dahi rusların bir polis devleti olarak bilmelerindeki bir sebep budur. İkin- ci sebebin ne olduğunu ise bizim siya- si polisin faaliyetleri hakkında en u- 31 Temmuz 1965 güneşlikti. Moskova nehri üzerinde bir vapur gezintisi (yapmaya karar ver- dik. Tıpkı Paristeki Seine nehri üze- rinde olduğu gibi Moskova nehri üze- rinde de küçük vapurlar turistleri ve- ya Moskova halkını o gezdirmektedir. Kiev istasyonu iskelesinden beyaz, se- vimli, zarif tekneye bindik. Büyük bir tur attıktan sonra, Ustinski Most İs- kelesinde indik. Böylece, nehirden, Kremlin ve büyük sovyet idarecileri- nin ikametgâhları dahil, Sovyetler Bir- DIŞ GEZİLER liğinin başkentini seyretmek imkânını bulduk. Moskova nehri pis bir nehir. Sei- ne gibi. Buna rağmen halk Moskova nehrine giriyor. Seine'e girdiği gibi.. Turistik vapurda turistten fazla Sov- yetler Birliği halkı vardı. Zaten Mosko- vanın turistik sezonu Temmuz ve A- Şustos. O tarihlerde bile, öyle aman aman turist gelmiyor. Rusyaya turist ne diye gelsin? Akşamları saat onbir oldu mu, başlıyor lokantalardaki ışık- lar yanıp sönmeğe.. O saatte yatan adamdan turist olur mu? Bu, onbir hikâyesini anlatacağım. Moskova nehrinin kıyıları güzel. En güzel yerleri ise, Sovyetler Birliğinin idarecilerine ayrılmış. Ucuz demagojiy- le buna kusur bulunabilir. Ama adam koca Sovyetler ( Birliğinin (idarecisi, sorumlusu. O iyi bir yerde oturmazsa kim oturacak? Komşu memleketi gör- dükten sonra insan onlara ir iç bizim kriptolara kızıyor. Bunlar, - lete yutturacaklar.. * Sovyetler Birliği öyle bir cennetmiş ki herkes. feragat sahibi ve ancak büyük sanatkârlar, büyük edipler, büyük alimler lükse lâ- yık! Devlet adamları, hep feragat ör- neği,. Yooo! Lüks Çayka -martı- ara- baları devlet adamlarına mahsus. Üs- telik, bunlar perdeli. Bizde, perdeli makam otomobili olsa adamı tefe ko- yarlar. Rusyada öyle. Kimse de dönüp bakmıyor, yani yadırgamıyor. Devlet adamı üç tarafındaki perdeleri örtü- yor ve inanılmaz bir hususiyet içinde Başkent sokaklarında seyahat ediyor. Ama, insaf ile düşünmek lâzımdır, Sovyetler Birliğine kumanda etmek az virtüozluk mudur? Bundan dolayı- dır ki, insaflı düşünüldü mü, sovyet idarecilerinin iktidardayken oturduk- ları geniş parklı. Moskova nehrine bakan, girin ve yemyeşil kâşanelerine şaşmamak lâzım. o Vaktiyle bunların birinde Hrutçof oturuyormuş. Şimdi Brejnev, oKosigin oranın- sakinleri. Resmi malikânelerin kaderi, bu. Akşam, dinlenmeye fazla vakit kal- madı. Sovyetler Birliğinde hayat er- ken bittiği için erken başlıyor. Tiyat- roların saati 18 ile 19 arası. Kremlin- deki büyük Kongreler Salonuna Don Karlos operasını dinlemeye gittik. O- rada Başbakan Kosigini ilk defa ola- rak gördüm. Uzaktaki şeref locasın- daydı. Locanın bir kenarında Sovyet- ler Birliği, diger tarafında İsveç bay- rağı vardı, İsveç Başbakanı Erlander o sırada Sovyetler Birliğini ziyaret e- diyordu. Kosigin onu operaya getir- mişti. Kompleksi olmayan memleket- 25

Bu sayıdan diğer sayfalar: