9 Nisan 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

9 Nisan 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 20
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Umumi efkâr. usule -daha doğrusu usulsüz- lüğe- karşı büyük bir tepki gösterdi, Yapılan, doğrudan doğruya kârlı bir kaçakçılıktı. Ger- çekten de bir çok milletvekili arabasını yüksek fiyatla satıvermiş, farkı cebine indirmisti. Ba- sın da işin aleyhindeydi. D.P. o zaman bir giçabuklaj Yapı Bedel- siz tu dört misliydi. Ama ortalığa öyle bir hava al dı ki, kambur Muhalefetin sırtına bindi. İşte, hamiyet dersi veren C.H.P, buydu! Bunların, D.P.lilerden farkı var mıydı? Aslında bu, 1960'larda D.P.'nin ne kadar itibarsız hale geldiğini göstermektedir. Artık Adnan Menderesin çekici bir tarafı artık Menderesin -.P, diye bir şey kalmamıştı. Onun yaptıkları göze bile batmıyordu. Ama, C.H.P'nin de aynı sevi gelmesi demokratik rejimi çok Zedele- yecek ,ümitleri bütün bütün yitirecekti. Halbu- ki C.H.P.'nin millete, belki de her şeyden çok ümit vermesi lâzımdı. ismet Paşa o siralarda bir eski âdetine tek- rar başlamıştı. Ayten Sokaktaki evinde millet- vekili arkadaşlarına çaylar veriyordu. Bunu Cumhurbaşkanı bulunduğu sırada da yaparmış. O zaman muvafık - muhalif bütün Meclis üye- lerini çağırırmış. Ama 1960'larda tabii D.P.'li milletvekilleriyle bir temas bahis konusu de- “e Bu çaylarda İsmet Paşa arkadaşlarıyla aha serbest konuşuyor, arkadaşları da onü ya- ağn şalısıun diğer bütün hususların üstünde smm putlaştırılması gayretiydi. Bu, onun şöhretine fayda verdi. Fakat âkibetini kından ve özel hayatı içinde tanımak fırsatını buluyorlardı, Böyle bir çayda, bedelsiz ithalât- tan getirilen otomobiller konuşulmuş. İsmet Pa- şa meselenin ne olduğunu öğrenmek istemiş. Öyle bir anlatmışlar ki Genel Başkan bunda hiç bir sakınca görmemiş. Hatta işi “parti menfa- ati” ne bile bağlamışlar, Demişler ki; “ww Yarın, öbürgün seçim vâr, Bu İktids- rın hali mâlüm. Ne kadar devlet vasıtası varsa hepsini kullanacaklar. Ya biz ne yapacağız” Arkadaşlar bedelsiz ithalât fırsatından fayda- lanıp otomobil getirtsinler ki elimizde vasıta bulunsun.. Zaten bunu Teşkilât da istiyor”. Halbuki Teşkilât buna ateş püskürüyordu Çukurova en CHP'nin Hir kalesine dâlma hareketiydi. Bütün yasaklara rağmen her verde Menderes için gösteriler tertiplendi, büyük paralar sarfedildi. Bu seyahatin ilgi tutulması ve onun şah- değiştirmedi. ismet Paşa, asıl şunu öğrenmek istemiş: Bunda bir yolsuzluk var mı? Sade vatandaş da bu haktan böyle faydalanabilir mi? “Evet” de- mişler. Gerçekten de ayıp, kanuni değildi. Ma- n eviydi. İsmet Paşa o akşam yemeğe bize geldi, Ev- ler aynı bahçenin içinde olduğu için yemeklerde ya onlar bizde, ya biz onlardaydık, Ben bedelsiz ithalât usulüne karşıydım ve Akiste şiddetli kampanya açmıştık. Ötosever adını taktığımız C.H.P, milletvekillerini teşhir ediyorduk. Onlar da fena halde kiziyorlardı ve böyle hallerde da- ima olduğu gibi beni İsmet Paşaya şikâyet edi- yorlardı. İsmet Pasa: “— Ne varmış; bunda ?” dedi ve kendisine

Bu sayıdan diğer sayfalar: