9 Nisan 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 31

9 Nisan 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 31
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SOSYAL HAYAT Dernekler Gönüllü çalışmaları Ziyah saçlı, gözlüklü genç < kadın, > dinleyicilerine gülümseyerek bâks * , sonra: “ss Benimki biraz da tereciye te- re satmaya benziyor. Hepiniz “ayrı ayrı, yıllardanberi gönüllü çalışma- 'arında tecrübe kazanmış kimseler. siniz. Şimdi, gönüllü. faaliyetleri aakkında size bir konuşma yapmak oldukça. güç. Ama, bugüne Kadar vu alanda kazanılmış tecrübeler dünyada ne şekilde değerlendiril miştir? Eğer bunun üzerinde durur sak, Türkiyedeki çalışmalara da, «endi imkânlarımız içinde, bir yön vermek belki daha kolay olur” di- ve konuştu. Genç kadın bir an sustu, kendi sözlerini ingilizceye çevirdi. Olay, geride bıraktığımız hafta içinde, Kızılay binasının konferans salonunda ya Sevenler Derneği aylık otoplantısında geçti. Konuşmacı, Sosyal Hizmetler Aka- demisi öğretim üyelerinden Günse- li Kuntbay idi. Kuntbayın ayrıca güzel ingilizce konuştuğunu düşü. nen dernek yöneticileri, dernekteki yabancı üyelerin konuşmayı konuş- macıdan dinlemeleri sağlamak amacıyla, bu işi de kendisinin yap masını rica etmişlerdi. Halbuki bir insanın kendi kendisini tercüme etmesi bir hayli güç oluyordu. Nite- kim tercüman, zaman zaman öğret- meni aştı ve fikirlerini daha iyi be lirtimek kaygusu içinde ondan daha fazla konuştu. Ama o zaman, bunu > türkçeye çevirmeyi ihmal etme Gönüllünün tarifi (Günseli e tereciye tere sat: mak niyetinde değildi. Onun için “gönüllü”nün tarifi üzerinde uzun boylu durmadı. Kuntbaya göre, gö- nüllü, herşeyden * önce, toplum s0- runlarına karşı sorumluluk duyan ve biraraya gelerek bunu halletme çabasını gösteren kimsedir. Gerçi eriye düşünürler, gönüllünün, kendi- gel diğine inanmaktadır. Çünkü “ken, dini tatmin” ve “boş zamanı değer- lendirmek” için başka alanlar da mevcuttur. Sorumluluk oönplânda olmadıkça, gönüllü çalışması dü- * k pek mümkün değildir. Za- ten gönüllü çalışmalarına büyük de ğer kazandiran bir şey de bu so rümluluğun içten gelmesi, duyul imasıdıf. burada bir mesele e al daima (omümki Birçok kimseler, bir işe başladık: tan kısa bir süre sonra kendilerini çekmekte, o işe karşı isteksizlik göstermektedirler. Acaba bunna se- bebi, bir ilgi azalması mıdır? Araş- tırmalar göstermiştir ki, insanla- rin devamlı çalışabilmeleri aucak, yaptıkları işin yeteneklerine uygun düşmesine bağlıdır. Bir gönüllü, ça: lıştığı herhangi 'bir yerde, işte de yeteneklerini geliştirebilir ama bu, yapılan işle yeteneklerin ölçülü ve dengeli şekilde birbirine uyarak ge- liştirilmesine, birbirine. paralel vü- rütülmesine bağlıdır. Şu halde her gönüllü, çalıştığı yerde, yapabilece- ği işleri yapmalı ve yaptığını da kü. çümsememelidir. İnsanın tatmin © labilmesi de zaten, kendini orada faydalı bulmasına bağlıdır. Şu hal de, gönüllü. çalışmalarında işbölü. mü, gönüllü. çalışmalarının ba: sında en önemli rolü oynar. Bu iş bölümünü hiç şüphe yok ki yöneti. ciler, yönetim kurulları yapar ama, üyelerin de, teker teker, kendi ye (AKİS — 101) N ü çalış ka bir ilginç yönüdür. teneklerine göre, bunları bilerek, . bie büyük fayda var dır. Gönüllüler, işi küçümsemeden, yapabildikleri | işe talip oldukça ba şarı kazanırlar. Dikkat edilecek hususlar (Gönüllü çalışmalarında dikkat edi- lecek bir başka husus da, bir gönüllünün, başka bir işe geçerken, kendi yerine bir adam yetiştirme» sidir. Hiçbir iş tek bir insana bağlı olmamalıdır. e adam yetiştir» mek de göni malarının baş- Ayrıca, bir insanın devamlı bir şekilde ayni işi yapması da sonunda yorucu olabi- lir. Bu yeteneklere uygun olmak şartiyle, zaman zaman görev değiş- tirmekte fayda vardır. Gönüllü, ça- lışırken, derneğin amacına da çok uzak bırakılmamalı, derneğin ama“ cıyla bütün üyeler daima yakın bir irtibat kurabilmelidirler. Hâlbuki özellikle çok genişleyen dernekler- de bazen, bazı görevliler, bu amacı unutacak kadar dernekten uzak 'bu- lunmaktadırlar. Bu takdirde küçük çalışma grupları halinde amacı des- tekleyici kollar kurmak ve herkese sorumluluk vermek çok faydalı ©- lacaktır. Meselâ geniş bir kurum- da, resepsiyonda görev alan bir gö- nüllü düşünülsün. Bu gönüllü, bir kurumun r küçük ola- rak pa iy ve işe ilgisini. kay bedebilir. Bu görevlinin bir süre sonra amaca yakın bir yerde çalışması çok faydalı olmakla be- raber, onun birdenbire resepsiyon muşmaya me mur edilmesi de doğru değildir. Bir merhaleden metan atlamadan, sr ra ile geçmek ve bu geçiş sırasında yetenekleri Şiyinilide ünde bulundur. şarttır Bâkir alanlar Kar gönüllülerin hangi alan. larda hizmet yapabileceklerini bilimsel yönden kategorilere ayir- dığı zaman gönüllü çalışmaları da. ha da büyük bir'önem kazandı ve toplum kalkınmasındaki rolü de, lece, meydana çıktı. Gönüllüle- rin yapabilecekleri Tiyhök işlerden birkaçı şunlardır: Toplumun 506- runlarını meydana çıkarmak, bun. ları önlemek, halletmek için o müesseselere ya imc gi, meharet ve e ilgiye dayanan « doğ hizmetlerde bu doğruya Gla resmi veya gönüllü mali e nakları bulmak ve bunlatı hareke te getirmek; sosyal sorunları tanıt- mak ve kamuoyunun ilgisini çek- 9 Nisan 1966 31

Bu sayıdan diğer sayfalar: