Nokta 15 Ağustos 1983 sayfa 38 | Gaste Arşivi

15 Ağustos 1983 Tarihli Nokta Dergisi Sayfa 38

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YAYIN Sabancılar kitaplaştı Hacı Ömer'in yaşam öyküsünü yazan Sadun Tanju ““Sabancıları yazılmaya değer bulduğum için yazdım'” 6 çB en görevlendirilmiş bir ya- zar değilim. Benim şahsiye- tim açıkça ortada. Hiç kimse **Pa- rasını verdik, Sadun Tanju'ya iste- diğimizi yazdırırız”” demedi. Diye- miez düş Sadun Tanju, Önsöz'ünde debirAnadolu insanının p_ortresım çizdiğini”” belirttiği Hacı Ömer ad- li kitabı hakkında Nokta'nın sordu- ğu soruyu böyle yanıtladı. Tanju'- nun iki yıllık çalışmasının ürünü olan Hacı Ömer ülkemizde örnek- leri yeni yeni görülmeye başlayan bir “biyografik roman”'. Edebiya- tımıza, daha çok büyük iş adamla- rımızın katkıları ile yerleşmeye baş- layan bu türün ilk örneklerinden bi- rini, Vehbi Koç'un yaşam öyküsün- de görmüştük. Daha sonra devre- ye Nejat Eczacıbaşı'nın kitabı gir- di. Her iki kitabın da yazarları açıkça belirtilmemişti. Bu yüzden Sadun Tanju imzası ile çıkan Hacı Ömer kitabı ayrı bir özellik taşıyor- du. Üç büyük işadamına ilişkin bu uç biyografinin arka arkaya gelmesi bir rastlantı mı? Yoksa ““sanayimi- zin kaptanları - kendilerine bir kök mü arıyorlardı? Sadun Tanju bu sorunun cavabını şöyle yanıtladı: “Sanayicilerimiz ileri teknolojileri kullanmaya alıştıkça, ailelerinin geçmişlerini de düşünmeye başladı- lar. Çünkü artık hiçbirinde ailele- rimiz dağılacak; yaptıklarımız, ya- tırımlarımız heba olacak, düşüncesi yok. Kurulan müesseseler artık öyle büyük hacimlere ulaştı ki onları bölmek veparçalamakmümkün de- ğil. Artık sanayicilerimiz batıda ol- duğu gibi kendi köklerini belgele- mek istiyorlar. Birinci elden, sağ- lam belgeler bırakmak istiyorlar..”” eç 2 yillik emek. Sadun Tanju'ya, Hacı Ömer'in öyküsünü yazma tek- lifi 1981 yılında Sakıp Sabancı'dan gelmiş. O güne kadar daha çok po- litikacı ve bürokratların öyküleri ile ilgilenen Sadun Tanju, bir iş ada- mının öyküsünü yazması istenince bir süre düşünmüş ve “çalışmala- 38 rında bağımsız bırakılmak”” koşu- luyla teklifi kabul etmiş. İki yıla ya- kın bir süre Sabancı ailesinin yaşa- yan kişileriyle, yakınlarıyla, olay- larla doğrudan ilgisi olanlarla söy- leşiler araştırmalar yapmış ve so- nunda Hacı Ömer yayına hazır du- ruma gelmiş. Kitabı Sabancı ailesinin finanse ettiği düşünülünce, Sadun Tanju'- 150 bin lira kalmadı. Ama yine de, sadece reklamları için 2 günde 3 milyon harcanan, maliyeti 10 mil- yonu bulan böyle bir kitaptan, ya- zar 2 milyon lira bile alsa, kendi- ni şanslı görmeli. Bu tip işlerde hiç bir zaman, üreticinin payı /o 10-15'i geçmiyor.” Söyleşinin burasında Nokta, Sa- dun Tanju'ya bir çeşit görevlendi- rilmiş yazar olarak Hacı Ömer'in geçmişini araştırırken ne derece ta- rafsız kalabildiğini sordu. Tanju, “görevlendirilmiş yazar”” deyimine kesinlikle karşı çıktı ve kitaba baş- larkenkoyduğuilk koşulunkendine ““karışılmaması” olduğunu belirt- ti. Ama kitapta genellikle ““olumlu bir tip” olarak gösterilen Hacı Sadun Tanju: Hacı Ömer'i idealize etmedim nun profesyonel bir yazar olarak iki yıllık emeğinin karşılığında ne ka- zandığı sorusu akla geliyor. ““Ben çalışmalarımı şöyle değerlendiri- rim”” diye yanıtına başlıyor Sadun Tanju, “Benim durumumdaki bir insan, bir gazetede yazı işleri mü- dürü ya da birinci dereceden bir memur, ayda ne kadar kazanıyor..? Ben de yaptığım işten en az bu ka- dar para almalıyım. Ama bu defa düşündüğüm gibi olmadı. 6-7 ayda bitiririm diye düşündüğüm iş iki yı- la yaklaşınca, bana da ayda 100, Ömer'in hiç mi olumsuz yanı yok- tü? Yaratıcı ve üretken.Sadun Tanju, bu soruyu “Benim olumsuz tipler- le zaten işim yoktur”' diye yanıtla- dı, “Hacı Ömer'i özellikle öyle çiz- dim. Yoksa ticarette olumsuz bin türlü iş vardır. Ben Hacı Ömer'in olumlu yanlarını ele aldım. Onun olumlu bir tip olduğuna inanıyo- rum çünkü.. Oçalışma hayatında çevresindeki imkanları değerlendir- meye çalışan yaratıcı ve üretken bir tip. Ona nasıl haksızlık edebilir-

Bu sayıdan diğer sayfalar: