15 Ağustos 1983 Tarihli Nokta Dergisi Sayfa 46

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

EKONOMİ Ekonominin ateşi yüksek İhracat ve ithalat hedeflerinin gerilemesi ve enflasyon beklentisinin yükselmesi,ekonomideki tıkanık 6 CD urumumuz çok kötü de- meye dilim varmıyor, ama iyileşmede geçiktik.”” Devlet Plân- lama Teşkilatı Müsteşarı Yıldırım Aktürk'ün geçen hafta yaptığı bu açıklama, şaşkınlık yarattı. Aktürk, ““Hastanın ateşi yükseldi”” diyor ve ekonominin önündeki darboğazla- rı sıralıyordu. Şaşkınlığın en önemli nedeni, Aktürk'ün üstüne-çıkan kişi başına milli gelir de 1000 doların altına düşmüştü. Üstelik Türk lirasının dolar karşısın- da sürekli değer yitirmesiyle, milli gelirin daha da düşeceği açık seçik anlaşılır hale geliyordu. Yapılan he- saplara göre şu an için kişi başına milli gelir 911 dolarda kalıyordu. Yani 1979 yılından beri Türkiye lık göstergeleri olarak değerlendiriliyor planlanan hedeflere bile ulaşıla- mamıştı? Neden KİT'leri özel sek- töre devredelim denirken, özel sektör kuruluşları ardı ardına KİT”leştiriliyordu? Evdeki hesap? DIE tarafından yapılan açıklamaların en fazla ilgi uyandıranı enflasyon konusuyla il- gili anıydı. Kitleleri doğrudan ilgi- lendiren bir konuydu çok kısa bir süre ön- ce, “genelde son üç enflasyon. Program hedeflerinde yüzde 20 yıllık tatbikata baktı- ğımızda, büyüme hı- olarak belirtilen enf- lasyon oranı, yeni dü- zında, ihracatta, enf- lasyonun kontrolün- /4 zenlemeyle yüzde Va 24.2'ye çıkartılıyor- de yıllık programda verdiğimiz hedeflerin du. 4.2'lik bir artış, Yinede — oldukça iyi tarafında kaldık. Yeni hedefin ötesinde iyimser bulunuyor, TÜSİAD Başkanı Ali performans verdik”” Koçman yıl sonu iti- barıyle enflasyonun yollu bir açıklama yapmış olmasıydı. Cumhuriyet gazetesi köşe yazarlarından İlhan Selçuk bu çeliş- ki için “Ne oldu ya- yüzde 35'e yükselece- ğinden endişeleniyor- du (!) Maliye Bakanı Kafaoğlu ise, ““Enf- lasyonu yüzde 20'de hu?... Temmuz'dan Ağustos'a yaz gittide tutamıyacağımız an- laşıldı. Bu iş bir yer- kış mı geldi?” diye soruyor ve bu deme- A / den balon yaptı” di- yordu.Mevcut uygula- cin siyasette erbap olanlarcaMaliye Ba- malar ve yakın gele- ceğe ilişkin beklenti- kanı Kafaoğlu'na karşı Özal'ı destekle- V mek için verildiği şek- linde yorumlandığını lerise, — bu balonun bakanın tahminin- den çok daha önce patlayıp, uygulama- belirtiyordu. Kurtarma derken batıyor mu? Si- yasi düzlemdeki saflaşma bir yana Temmuz'dan Ağustos'abirdeğişiklik daha söz konusuydu. Devlet İsta- tistik Enstütüsü'nün ilk üç aylık ve- rilere göre yaptığı belirlemeler, 1983 yılı program tahminlerinin tutma- dığını ortaya koyuyordu. DİE'nin açıklaması, program hedeflerinde kalkınma hızı, ihracat ve ithalat he- defleri, enflasyon oranı ve işçi dö- vizleri konusunda oldukça iyimser davranıldığını ortaya koymaktaydı. Hedeflerdeki gerilemenin yanısıra, ilk kez 1977 yılında, 1000 doların 46 halkı zenginleşmiyor, yoksullaşı- yordu. Enflasyon devalüasyon he- le şimdi süreklisi kısır döngüsü için- de bu gelişimin tersine çevrilmesini beklemek de pek olası gözükmü- yordu. Ancak kurtarma operasyon- larıniın tozu dumanı içinde bu ko- nu biraz gümbürtüye gidiyor ve yet- kili resmi mercilerden bu açıklama gelmiyordu. Ne olmuştu 24 Ocak Kararları'na? Bu kararların kısa vadeli hedefi ve en büyük başarısı (!) enflasyonu düşürmek, ihracatı arttırmak değil miydi? İki yıllık bir uygulama sonucunda neden İarı ıskartaya çıkarta- bileceğini gösteriyordu. Banka ve şirket kurtarma operasyonları ne- deniyle açılan para muslukları bir yana, sön akaryakıt ve buna bağlı zincirleme zamlar enflasyonunun daha hızlanmasını kaçınılmaz kıl- maktaydı. Bunun yanısıra, müteah- hit ve üreticinin alacakları da göz- önünde bulundurulursa piyasaya para arzının daha da zorlanacağını kestirmek pek güç değildi. Bu borç- ların şimdiden 200 milyara yaklaş- tığı belirtiliyordu. Bu konuda görüşlerine başvur- duğumuz Boğaziçi Üniversitesi Öğ-

Bu sayıdan diğer sayfalar: