28 Mart 1940 Tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 19

28 Mart 1940 tarihli Servetifunun (Uyanış) Dergisi Sayfa 19
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SER'VETİFOİNUNUMN ELLİNCİ SENESİ 16 Mart 1940 Servetifünunun ellinci senesi... O kadar üldü ww? Sahi! Birden- bire, yarım asırlık koskoca bir sümüan meesilezi içide bütün ha- yatıiii darmadağınık oldu sanki!. İşt hayatım, benliğim, zannetti- gim şeyler... Bunlar o kadar mu. * hite karışıyor, başka hayatlarla, başka şahsiyetlerle o kadar birle- şiyor ki insan âdeta kendi varlı- ğından, ayrılığından ve yaljnızlı- ından şüpheye düşüyor. Bili sene içinde ne kadar çok insan, ahbab ve dost! Fakat hani onlar nerede * Öldü, diyorlar. Ts. nıdıklarımızın sevdiklerimizin hep- si ile beraber biz de bir parça ölmedik mit Her ölen dost ve âşina bizim de müşterek hayatı- mızdan hisseler koparıp götürme- diler mi? Servetifünun elli yaşında! Hani Fikret, hani Ranf, hani Cenab, hani Saffeti, hani Neaib, hani, hani.... Servetifününun ilk günlerini hatırlıyorum. Henüz bir idadistale- besiyim. Fakat elimde küçük bir teroüme, Ahmed İhsan Beye gidi- yorum... Sonra bir çalışma ve tahsil devresi ve nihayet Servetifünun edebiyat devresi... Hatıralar, ihti- saalar okadar birden, o kadar kar- makârışık, birden bücum ediy ki! İçimde duyduğum velvele İnna dinletmek, kendimi dinlemek jiri. kânını vermiyor, Geçti... O ışık, hülya ve ideal ile dolu günler geçti. Dostlar git- — 18 — tiler, yalnız bir hâtıra kalılı Ser vetifünun edebiyatı * () da herşey gibi geçti, edebiyat kürihisle kü- çük bir nokta gibi. Fakat modern Türk edebiyatının dönüm noktası- nı ortaya getiriyor ve içimizde bir memnuniyet bir iftihar bişsi... Kim bilir, belki kendi kendimizi aldatı- yoruz. Elli sene, hayatını Gervetifü. nuna haşrederek misli görülmemiş bir sebat ve muvaffakıyet rekoru kıran Ahmed İhsanın etrafında biz sağ kalanlar bugün gene top- landık. Onu tebrik ediyoruz, ger- çekten, kalbden. Sizler biraz da- ha geçecek ve biz birdaba buluş- mıyacağız. Baki kalan bu kubbe de bir hoş seda imişi Hüseyin Cabit YALÇIN Lİ Boyesii 13. MI, 1940 Üniversitede geç vakit çalışıyo- rum, Telefonum açıldı. Aşina ol- duğum hir ses, Ahthed İhsan Tok- gözün weşbli #esi. Bans haber ver- di ki bu Martın 27 sinde ellinci yılına basıyor, ve ilâ- ve etti: Bu nüshaya bir yazı gön- dermezmisniz? Masamın üzeri dopdolu. Oka» dar çok işim var ki, bir şey yaz” mıya benim için imkân yok. Fakat, Ahmed İhsanın ve eser- lerinin İformasyonum üzerindeki tesirini düşündüm ve ceab ver- dim: Yarına birşey yetiştiririm. # «a Ahmed İhsanı 20 yıldan beri tanıyorum. Fakat ismini ve eder- lerimi her halde en az kırk yıldan bert biliyorum,

Bu sayıdan diğer sayfalar: