10 Ağustos 1963 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 22

10 Ağustos 1963 tarihli Akis Dergisi Sayfa 22
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SOSYAL (oOHAYAT Profumo ve eşi Valerie Hobson tatilden dönüyorlal Her şey onunla başlamıştı. kızların kurbanı olan tek devlet ada- mı değildir. Kiralık Kızlar hikâyesi- ne bir takım casusluk olaylarını ka- rıştırmak mümkündür. Bu rivayetle- rin en ilgi "Çekicileri Stockholm ile Kahirede meydana çıktı ve New — York'takı Birleşmiş (Milletler Bina- sına da sirayet etti. İsveçli bazı memurlar, seks mese- lesinin, bir zamanlar, çok saygı değer bir albayın 15 yıl ruslara casusluk yapmasına sebebiyet verdiğini fisıl- dadılar. Bu saygıdeğer şahsın, tehdit altında, bir kıza yazmış olduğu mek- tuplar elde tutularak, nasıl kullanıl- dığını anlattılar. Rivayete göre, Bir- leşmiş Milletlerle ilgisi bulunan yir- mi bir yaşındaki kiralık kız Marie No- votny, komünist Çekoslâvakyadan A- merikaya iltica etmişti, fakat 1961 yılında, kendisine aracılık yapan te- levizyoncu Harry Towers ile Ameri kendisini sattığı, polis tarafından tes- pit edilmişti. Bu kız şimdi Londrada bir antikacı ile evliydi. Antikacı Ho- race Dibbe'nin ise Lord Astor'un Cli- venden'deki malikânesini sık sık ziya ret ettiği bilinmekteydi. Gine Birleşmiş Milletlere, Filipin Amerikan Haberler muhabiri olarak girmeye muvaffak olan otuzüç şındaki Evelyn Davies'in, erkeklerle para mukabili" münasebetler kurduğu tespit edilmişti. Evelyn Davies'in Bir km bir yerde bulunan apartıman dai- resi ise birçok bakımlardan "şüpheli" damgasını taşıyordu Amerika gazeteleri, bu arada, Profumo— Keeler skandaline bazı a- merikalı politikacıların da isminin karışacağını bildirdiler. Fakat tahki- kat sonunda bu husus, tahakkuk et- medi. er ne olunsa olsun, nüfuz sahibi, Kudretli kimselerin, bir süre, olup bi- tenlerden ders almaları obeklenmek- tedir. Çünkü Keeler felsefesine giren bir namus anlayışının yalnız İngilte- rede değil, dünyanın birçok yerlerin- de, birçok marifetler başardığı o söy- lenmektedir. o Bunun içindir ki Pro- fumo— Keder skandali dünyayı meş- gul etmiştir. Nükleer yasaklanma ve Macmillan arold Macmillan'ın ingiliz halk ef kârını seks ve skandal konusun- lan uzaklaştırmak için sarfettiği gayret, bir nükleer yasaklama ve zirve konferansı hakkında, Avam Kamarasında yaptığı parlak konuş- ma ile, bir kere daha meydana çık- mış durumdadır. İngiliz Başbakanı- nın böyle parlak bir konuşma yaptı- ğı uzun süredir görülmemişti. o Ko- nuşmasına çok iyi hazırlandığı oye bütün üyelerin sempatilerini çekmek istediği her halinden belli oluyordu. Bu arada rakiplerinin de ruhunu ok- şadı ve anların takdirlerini kazandı. Fakat ne yaparsa yapsın, hükümeti sarsan üç skandal, İngilterede, hâlen var kuvvetiyle kendisini oduyurmak- tadır. Birinci skandal, bilindiği gibi, Profumo—Keeler skandalidir. İkinci- si Old Bailey'de ruslara (o casusluk yapmakla suçlandırılan italyan nük- leer fizikçisi Giuseppe Enrico Mar- telü meselesidir. Gerçi Martelli | it- hamları reddetmiş ve aksine, kızıl ajan olmamak için yedi yıldır rusla- ra mukavemet ettiğini (o bildirmiştir ama, kendisinin yasak yerlerde suç- üstü yakalandığı bir gerçektir. Macmillan Hükümetini zayıf odü- şüren üçüncü skandal ise, Kim Philby skandalidir. Bir seks vs casusluk hi- kâyesini ihtiva eden bu skandal, es- ki hariciye memuru ve gazeteci Kim Philboy'nto Beyruttaki evinden O bir- denbire kaybolması ile meydana gel- miştir. Philby, .1951 yılında Rusyaya ka- çan Burgess Us Maclean'in arkadaşı- dır. Burgos ile Philoy Cambridge'i beraber bitirdiler ve 1950 yılında Washington'daki İngiliz Büyük Elçi- liğin'de, vazifeli olarak, tekrar bu- luştular. Bunges ile Maclean sırra ka- dem basınca, Philby'nin bunları, po- lisin bir şüphesinden haberdar etti- ği rivayetleri yayıldı. Fakat Macmil- lan, derhal, Philby'nin savunmasını şahsen üzerine aldı ve onun hakkın- da Avam Kamarasına garanti verdi. Buna rağmen o Hariciyeden uzaklaş- tırıldı, ancak Hariciyenin tavassutu ile Observer gazetesinde okendisine bir iş verildi. Beyrutta Orta Doğu muhabiri ola- rak, bulunan Kim Philby, geçenlerde birdenbire ortadan kayboldu vs bu- nun üzerine polis, onun bir rus ca- susu olduğuna dair ilginç bir açıkla- ma yaptı. Rusyadaki Burges ise, ken- disine Philby'nin nerede olduğunu so- ran basın mensuplarına, bu hususta birşey söylemedi. Ama sevincini de gizliyemedi. Ona göre, Philby gibi bir dürüst insanın skandaller memle- keti İngilterede yaşamasına elbette ki imkân yoktu. Rusyaya iltica et- mesi ise her an beklenebilirdi! Burges dünyada hiçbir şeyin ( İngilteredeki skandaller kadar kendisini eğlendi- remiyeceğini de sözlerine ekledi ve bol bol güldü. Rusyadaki skandalleri izliyemiyeceğine göre —çünkü bunla- rı anlatmak değil, görmek bile suç- tur—, Burges'in haklı olmadığı söy- lenemez. Çünkü insanların bir kısmı skandalleri yaşıyarak, büyük çoğun- luğu da onları birbirine (oanlatarak vakit geçirmektedir. Rusyada, o bir yerde, bir akıl hastahanesine okapa- tılan Rus Ticaret Ataşesi İvanovun ise, bütün bu olup bitenler hakkında ne düşündüğü maalesef öğrenileme- miştir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: