5 Şubat 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

5 Şubat 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SOSYAL HAYAT Yayınlar Türk toplumunda kadın Küçük kız, kara gözlerini yavaş ya- vaş yerden kaldırdı, kendisine uzatılan kitaba değil, kitabı uzatan başka bir küçük kıza, onun yumu- şak, dalgalı saçlarına, sveteri ile eş örgüden yapılmı: kırmızı ekoseli sıcacık çoraplarına hayranlıkla bak- tı. Öteki gülüyordu: " — Kitabı sana veriyorum, al" edi. Methiye Kızılırmak nihayet kita- bı aldı, ama bakmadı, hemen koltu- gunun altına sıkıştırıverdi. Gülme sırası bu defa Methiyenin annesi Halimeye ) i; ". üçük hanım, o fakir kızı- dır, kitaptan anlamaz. Ama, karde- şi okula gidiyor, ona verir" diye konuştu. "Küçük hanım" biraz bozulmuş tu ama, ısrar etti: "—bDers kitabı. e ki... leride sevmez Hikâye — Anlamaz.." "— Okula niye gitmiyor?" Kız çocuğu Oo... Fakirin kızı ölkaldü ne arasın? O okula giderse ben işteyken eve kim bakar, kar- deşlerine kim bakar, kim sobaya kö- mür kor, yemeği kaynatır Methiye, kitabı kapının önünde ki plâstik ayakkabıların üzerine bi- HERKES OKUYOR 5 Şubat 1966 rakıverdi. Anne ile kız, bezleri kovaya daldırıp işe koyul- dular Olay, geçtiğimiz hafta içinde Ye- nişehirde bir evde geçti. Halime, o gün gündeliğe giderken, yardım et- sin diye kızını da beraber getirmiş- ti. Küçük çocuk hastahanede yatı- yordu. Kocası da işsizdi, evi bekli- yordu. Methiye için bu, şanslı bir gündü. Çalışıyordu ama, bir yan- dan da sık sık gözlerini kaldırıp, ta- nımadığı, bilmediği, yepyeni şeyleri seyrediyordu. Bu, onun için değişik bir dünya idi: insanlarıyla, sofra- sıyla, köşede oturan kedisiyle... Bir broşürün anlattıkları Türkiyede üç kız çocuğundan biri okula gidememektedir. İşte Met- hiye Kızılırmak, Ankaranın töbe- ğinde yaşıyan, fakat okula gidemi yen üç kızdan biridir. Üdiyersiteli Kadınlar Derneği Ankara Şubesinin 22 Ekim 1965'te düzenlediği açık o- turumun küçük bir broşür halinde çıkan özeti, türk toplumunda kadı- nın durumunu o bütün çıplaklığıyla gözler önüne seren ilginç bir belge dir. Türkiyede ma-yazma bil- meyen kadınların sayısı, 1960 yılın- da 8 milyonu geçmekteydi. İşte Tür- kiyenin yarınını yapacak olan ço- m yetiştiren anneler, işte ka- n önünde erkeklerle eşit olan ka- dıe Derneğin yayınladığı bro- ür "Kadın Milletvekillerimizden Neler Bekliyoruz?" adını taşımakta- dır ve bu büyük dâvayı " yazma seferberliği" o"Kadın menlerin o yetiştirilmesi", hizmetler, aile plânlaması", kadım ve medeni haklar" olarak beş kısımda (o incelemektedir. o Aslında Türkiyenin sosyal, kültürel ve hat- tâ ekonomik büyük sorunlarının ta- bii bir ârazı olan bu facia, hiç şüp- he yok ki, yalnızca bu Yıl Millet Meclisine giren birkaç milletvekili kadınımızla (oSenatodaki üç kadın senatörümüz tarafından veya, soy- adı vârisçisi olarak, yıllardır Bü- yük Meclise demir atan ve hey- kel gibi kalmayı tercih eden bazı kadınlar otarafından o halledilecek nitelikte değildir. Derneğin istediği, kadın temsilcilerin dâvaya önayak olmasıdır. Türkiyenin ekonomik ve sosyal gelişimi toplum kalkınması yoluyla olacaksa, kadını eğitmeden, onu bu- gün içinde bulunduğu faciadan kurtarmadan toplum kalkınmasını başarmak mümkün değildir. Bro- şürde Lemis Akurgal, okul ve öğ- retmen yetersizliği yanında, hallet- meye Zorunlu bulunduğumuz bir sorun üzerinde daha durmuştur: Türkiyenin bir çok yerlerinde kız için okula ogönderilmemektedirler. Kuran dersleri, birçok yerlerde, on- lar için ilkokulun yerini almıştır. Genç kızların eşit eğitimden uzak o- lan şartları yalnızca nüfusumuzun çoğunluğunun yaşadığı köylerde de- gil, köylerden şehirlere akın eden nüfusun yaşadığı mahallerde, gece- kondularda da aynı orantıda devam etmektedir. Dernek, milletvekille- rinden okul ve öğretmen ihtiyacı- nı karşılayacak bir plânın uygulan- masına yardımcı olmalarını, birçok tedbirler yanında, yetişkinler de okuma-yazma kurslarının açıl- masını istemekte, bir milli eğitim seferberliğini kalkınmamızın O vaz- geçilmez unsuru olarak kabul et- mektedir. Ne yazık ki son Hükü- met Tasarısında Milli Eğitim büt- çesine eklemek şöyle dursun, indi- rim yapılmış, Komisyon bu indiri- mi de yeterli bulmayarak, âdeta "bu para ile ne yapalım? Düâvaları hallettik" dercesine indirimi daha da fazlalaştırmıştır. Kuran kursları (AKİS — 6) 29

Bu sayıdan diğer sayfalar: