DUNYADA OLUP BiTENLER Vietnam Her nabza ayrı şerbet Yapılacak, yapılmayacak, yapıl mak üzere, yapılıyor diye aylar- dır heyecanı çekilen, tartışması sü- rüp giden Güney Vietnam seçimleri, geride bıraktığımız Pazar günü ni- hayet yapılmıştır. Alınan haberler- den ânlaşıldığına göre, seçim yapı lan yerlerde hal tilma oranı oldukça yüksektir, hattâ büyük şe- hirlerde yüzde 70'in üzerine bile çıkmıştır. Seçimlerden önce yüzde 50'lik bir katılma oranının bile ken- disine karşı kullanılmış güven oyu sayılacağını ilân eden Başbakan Kao Ki'nin bu durumdan çok mem- nun olduğuna hiç şüphe yoktur. Ancak, bu yönde yapilacak bir yorum, Ki'yi Bundan sonra daha uz- laşmaz tutumlara itebileceği için, pek tehlikelidir: Bir kere, Güney Vietnam seçimlerinin ülkenin pek sınırlı bölümlerinde yapıldığı akıl dan çıkarılmamalıdir. Saygondâki askeri yönetim, Vietnam Kurtuluş Cephesinin, yani Vietkongun dene- timi altında bulunan yerlerde onur» la bir küvvet denemesine girmeye cesaret edememiş, bunun sonucu o- larak'da ülkenin e. yukarı üçte ikisinde “om yapılmamıştır. Pa- zar günü ıma ' gidenler, Pe Saygonun deneti altındaki büyük şehirlerle Vietkongun o sızamadığı birkaç bölgede yaşayanlardır. İkincisi, seçimlerden alınan s0 nuçlar Kao Ki yönetiminin başarısı değil, Vietkongun o başarısızlığıdır. Kâao Ki'nin Vietkong deneti altında- ki yerlerde onunla bir kuvvet dene- mesine girişmektenkaçınmasına karşılık, Vietkong, âsilerin deneti altında olmayan yerlerde yapılan seçimleri kendisi ile Kao Ki arasın- da t denemesi biçiminde almakla bülyük bir yanlış işlemiştir. Bir kere iş bu biçimde in ko- nunca, Kao Ki'ye pek bir vietnamlı bile, seçimlere siiek zorunluğunu duymuşlardır. Eğer katılmasalardı bu, Vietkongu 'des- tekledikleri anlamına gelecekti. Oy sa Kao Ki'nin bütün muhalifleri mutlaka Kurtuluş Cephesi mensu- bu ip Sa ve bunu, kendilerine böyle bir fırsat o verilince, açıkça yüğterindik istemişlerdir. Silâhların gölgesinde Urutulmaması gereken en önemli üçüncü nokta, a maal Vietnam - O gölgesinde li olduğudur. Gerçi Vietnamda bulunan lerin büyük çoğunluğu, ordunun — çim sırasında açıktan açığa hiçbir Söyleyene mi bakmalı. söyletene mi? bâskı yapmadığını o bildirmektedir ama, silâhların gölgesi hiç şüphesiz bütün kampanya boyunca seçmen- lerin, seçim . boyunca da sandıkla- rın üzerine düşmüştür. Üstelik bu ül kede yaşayanlarla orana vurulunca pek kabarık görünen Vietnam ordu- sundaki her subay ve erin de seçim- lerde oy kullandığı düşünülürse, katılmanın niçin yüksek olduğunu anlamak daha kolaylaşır. Nitekim Başbakan Kao Ki, ilk seçim sonuç İarı alındıktan sonra yaptığı bir ko- nuşmada,. bunların “Vietnam hal. kının ve silâhlı kuvvetlerinin bir ba- şarısı” olduğunu söylemiştir. Pazar günü yapılan seçimin Vietnam hal- kının başarısı olup olmadığını Zâ- man göstefecektir, fakat şimdilik silâhlı kuvvetlerin başarısı gibi gö- ründüğüne şüphe yoktur. Gene ge şe ear n büyük mağlüpları, bu- dist Tiderlerdir. Bilindiği gibi, Say- bu se- kaç tanesi de bu amaçla açlık grevi- ne başlamıştı. Görünüşe göre, budist rahiplerden gelen çağrılar pek fazla işe yaramamıştır. Ancak, “ konuda Semer) birşey söyleyebil iğ n erkendir. Çünkü, budistlerden önemli bir kis- mının, seçimlere tılmakla bera “Dr. Verwoerd'ün ölümü, hak Ti Hemen ; Güney Afrika Birliğinin ırk ayrr m geçinen Dr. Ver- niz? Tabii, Başkan Jolmson!.. Bey Tanrım, ba dlnyada kimin ağıdını kimler yazıyor?