17 Eylül 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 32

17 Eylül 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 32
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Si NN Festivaller Venedik: Sonuçlar Uluslararası Venedik Film Festi- valinin yirmiyedincisi sadece, çok değişik ülkelerin yarışmaiçi ve geçti. Olaylar dizisinin ilki, İsveçin gönderdiği “Nattlek - Gece oyunla- rı” ile başladı. Eski oyuncu, yeni vönetmen Mai Zetterling'in bazı a- çık sahneler o taşıdığı iddia edilen filminin festivale alınıp alınmıyaca: ğı tartışmalarını, filmin seyircilere mi, yoksa sadece basın mensupla- rina ve jüri üyelerine mi gösterile- ceği tartışmaları izledi. Sonunda, “Gece oyunları” bir jandarma yüz- başısının emrindeki altı jandarma- nın muhafaza altına aldığı festival sarayında yalnızca jüri üyelerinin ve bâsın mensuplarının karşısına çıktı. Ama, her ne hikmetse, festi- vale resmen kayıtlı gazeteci sayısı “Gece oyunları” gösterileceği gün 500'den 1500'e çıkmıştı! Gösteri olaysiz geçti, fakat gösteridişı © Jaylara yol açtı. Filmin oynatılışın- dan birkaç saat sonra katolik gaze- tecilere a demeç veren Venedik Patriği, d dan doğruya “Gece rı'ndan söz açmamakla bir- elem Siaterilen bazı usunda ahlâki kayıtlar” öne ame önceki yıllarda olduğu gibi bu yıl da “ahlâka açıkça aykırı tema, konu ve sahneler üzerinde 15- 'rarla durulmasından” duyduğu ü- oyunla ike, dan sonra Va organı osservatore Romana da film- Jerin uyan “tiksinti”den söz Giuseppe Volpi'nin oğlu Kont Gio- vanni Volpi'nin, en iyi oyunculara verilmekte olan kupalarını bu 2 M A kelerle Ga sebebiyet vermekle Memi bu yıl da “Cezayir savaşı” dh film yüzünden Fransa ile tat- sız olayların çıkması ihtimalini öne sürdü. Siyasi oyunlar Nİ festivalin son've en bü- olayı da, Kont Volpi'nin bu iin gerçekleşmesiyle ortaya çıktı, Festivalin büyük ödülünün hangi filme verileceği meselesi, bir sanat değerlendirmesi konusu ol maktan çıkıp, Prof. Chiarini'nin festival yöneticiliğinde okalıp kal- maması tartışmasına : döndü. Bu yüzden de sonuçların açıklanmasın- dan önceki birkaç saat her zaman- kinden daha heyecanla beklendi. Bu heyecan, bir yandan, büyük ödüle hemen hemen eşit ölçüde w- day olan iki film bulunmasından, bir yandan da iki filmden hangisi seçilirse seçilsin, jüri kararının siyasi bir davranış olarak nitelen- * mahküm olmasından doğu- (AKİS: 312) vordu. Büyük ödülün adayları ital. yan yöntmen Gillo Pontecorvo'nun festivale İtalya adına katılan ital - yan cezayir ortakyapımı “La bata- ille d'Alger - Cezayir savaşı” ile ün- lü fransız yönetmen Robert Bres- son'un fransız - isveç yaa olan “Au gele Balthazar”ıydı. Yedi kişilik iü ride dört üyenin Pontecorvo'nun filmini, üç üyenin de Bresson'un hari mini tuttuğu e cak “dörtler”, “Altın Aslan”ın “Ge zayir savaşına İlmek halinde bunun Fransa ile İtalya arasında bir olaya yol açmasından çekinmek: teydiler. Bu yüzden, son dakikada Prof. Chiarini jürinin toplantılarına çağrılarak, kendisinden bu konu- daki düşüncesi soruldu. Prof. Chia- rini, verilecek kararın yankıları ne olursa olsun, jüri üyelerinin oyları- m inandıkları gibi kullanmalarım tavsiye etti. Böylelikle Prof, Chiari- ni bir bakıma, kendisini festival yö- neticiliğinden uzaklaştırmak iste ven düşmanlarına meydan okumuş oluyordu. Ortaya acayip bir durum çıkmıştı: İtalyan Sosyalist Partisi- rün çok nüfuzlu bir üyesi olan Prof. Chiarini'yi başkanlıktan uzaklaştır- mak için Fransa ile bir olay çık- masını isteyen sağcı basın, görüşle- rine hiç uygun düşmediği halde, “Cezayir savaşı” filmini övmektey- di. “Cezayir savaşı” festivalde gös- terildiği vakit hazır bulunmıyan fransız heyeti, büyük ödülü; İ me verilmesi halinde, bunu “dosthu ğa aykırı bir davranış” sayıp, buna göre hareket edeceğini bildirince, sağcı basın, Pontecorvo'nun filmini daha çok övmeye başlamıştı. An. cak jüri de, Prof. Chiarini de bu manevralara aldırmadılar ve “Al tm Aslan”ı “Cezayir savaşı” kazan: dı. Fransiz heyeti de bunun üzerine ödüllerin dağıtılma törenine katıl madan festivalden ayrıldı. “Cezayir savaşı” enedik festivalinin bu yılki gali: bi “Cezayir savaşı”, dokuz yıl sü- ren kanlı sömürge savaşının 1957. 60 arasındaki üç yıllık dönemini ele almaktaydı. Eleştirmeciler, Poönte- corvo'nun “bir ulusun doğuşunun hikâyesi” diye nitelediği bu filmin, cezayirlilerin bağımsızlık mücadele- sini büyük bir tarafsızlık ve soğuk- anlılıkla, âdeta bir haber filmi üs- linin de ustaca kullanıldığını belirt- mektedirler. Pontecorvo, oyuncula- rmı da, çoğu filmdeki olayları yaşa 17 Eylül 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: