17 Eylül 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 4

17 Eylül 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 4
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİ Cilt: KXXVI 5 KTUALİTE MECMUASI YURTTA OLUP Millet Boş kalan çekirdek üleyman Demirelin son Ege pro paganda turnesinde söylediği sözleri, biraz ciddi bir kimsenin te çarem Mr ası ve en imkânı yı AP Genel Başkanı bu zelil Pk eririilindö nn iki seş- memleketin ve dünyanın bütün meselelerini hKalle- diveren vatandaşlarımıza pek ben- zemektedir. Bu vatandaşlar nasıl “Alırsın caponu, arkadan moskofa saldırtırsın, “önden de yürütürsün alamanı, amerikan da bastı mı hö- vadan atomu, haydi yallah, komü- nistlik belâşm gömersin toprağa” “iye barışın yolunu, “Dünyada bi- kadar büyük nehirleri olan var mı? Eloğlu nasıl zengin oluyor? Bütün nehirlere, göllere doldu- rursun balık Tohumunu.. Bir tohum verir yirmi balık. Bir senede dağ taş oldu mu balık?, Alamanı, fransı- Zı bayılıyor balığa. Ver balığı herif. lere, al onların altınlarını, makine lerini, fabrikalarını.” diye milli re- fahın yolunu gösterirlerse Süley- man Demirel de aym minval üzre nutuklar çekmektedir. Salı günü Hürriyetin haberine başlık olan şu cümlesi şüphesiz cid- diyet sahiplerini pek keyiflendire- Mi “Türk milletini dünyanın ettiği bir seviyeye getirece- Sizi Her halde, eee balık t0- humu atarak, Aynı o Demirel şunu da belirtmektedir: “Herkes şunu bilmelidir ki büyük türk milletinin ne hakkına, ne haysiyetine ve ne de hürriyetine dokunulabilir. Bize çok büyük bir emanet teslim edilmiştir ve hiç bir zaman bu emanetten kıl kadar kimseye bir şey vermeyiz!” Bu da, her halde, devlet parasıyla yapılan pipe-line'ları özel sektör ö- dı altında şirketlere satmak sure- tivle olacaktır.. Bütün bir gezi esnasında sad bu tarz lâflar ek halkı ida Süleyman Demirel Lâfla peynir gemisi yürüse... re etmek eğer idarecilik sanatıysa, Süleyman Demirel şimdiye kadar Türkiyeye gelmemiş büyüklükte bir idarecidir. Zira Başbakan, Türkiye- nin meselelerine ;. gerçekten nüfuz etiği intibamı verecek -evet, imti- baını bile verecek» bir tek beyanda, şimdiye kadar bulunmamıştır. Es- nafa' söylediği “Evet, çalışacaksınız ve Kazanacaksınız. Zengin olacaksi- nız. Bu sizin hakkınızdır. İktidarı mız bunu size sağlayacaktır” terti- bi lâflar bu edebiyatın şaheserleri Sayı: 689 17 Eylül 1966 BiTENLER arasındadır. İnsanı güldüren başka bir nokta “Türkiyenin dünya kadar meselesi olduğu”nu söyleyen bir Başbaka- nın, Ankarada oturup ciddiyetle bu meselelerin halline çalışacak yerde ilçe ilçe dolaşıp incir çekirdeğini doldurmayan böyle lâflar etmekle günler öldürmesidir. Ama her şey göstermektedir ki Demirelin çapı udur ve Demirel ciddi bir mesai- den sıkılmakta, lâf kalabalığı ile halk kalabalığını tercih etmektedir. Demirel “Bugün memleketimizde huzur var, sükün var” demektedir ki bu doğrudur. Demirel bir nokta- yı unutmaktadır. O da “Fakat ciddi bir iktidar maalesef yok” diye söz- lerini bağlamaktır. Bunun olmama- sı, gelişmeye ziyadesiyle muhtaç ve kaybedilecek zamanı bulunmamak gereken Türkiyeyi bir bitkisel ha- yat şartları içine itmektedir ve tü Ehsiz Türkiye, lâf ebelerinin elinde kalmanın bedelini ilerde daha ağır şekilde ödemeye mecbur kalacaktır. Başbakanın Ege turnesi, bu haf- ta çok kimseye bu acı gerçeği bir defa daha hatırlatmıştır ve pers- pektifi biraz geniş olanlar önlerin- de hiç de iç açıcı olmayan bir man- zara görerek ürpermişlerdir. Basin Kim vurdu? Yataktaki yaralının karşısındaki sandalyede oturan iri yapılı, av- dınlık yüzlü zat, -ki eski bir Bakan- dır. anlatılanları dinledikten sonrü bir süre düşündü ve kesin bir ifa- deyle önce bir otomobilin, sonra da üç kişinin, en ufak ayrıntılara varın- caya kadar, tarifini yaptı. Konuş- mayı dikkatle dinleyen yaralı, hafı- zasının bütün gücünü seferber © derek hatırkıyabildiklerini, aydınlık yüzlü zatin anlattıklarıyla karşılaş- tırdı ve, “— Tamam” dedi. Bu konuşmadan bir gün sonra, 4 17 Eylül 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: