1 Eylül 1933 Tarihli Kadro Dergisi Sayfa 44

1 Eylül 1933 tarihli Kadro Dergisi Sayfa 44
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İvini çözdü, kaytabanın hozalilı, kara koçun kişnetti, dün katlı, göçtü, (?1) Yedi gün, yedi kece yürüttü; Oğuzun serhaddinc çıklı; çadır dikti Kanduralı eyder: : Heyv kırk eşin, kırk yoldaşını, Kurban olsun size menim başım MHak taalâ yel verdi: Vardım, ol uç cunarvarı öldürdüm; sarı donlu Selcan Hatunu uldım, geldim. Haber eylen: Babam mana karşu gelsün. Dedi. Kanduralı baktı, gördü: Bu konduğu yerde kuğu kuşları, turnalar, taraç- lar, keklikler uçarlar. Souk souk sular, Çayırlar. Çimenler (22) Selcan Hatun bu yeri görklü gördü, beğendil. Düşlüler (23), işrete mesgul oldular, yediler, ictiler, Ol zamanda Oğuz yiğitlerine ne kaza gelse uyhudun gelirdi. Kanduralının uyhusu goldi, uyudu. Uyurken kız eyder: — Menim muhiplerim çoktur. Nagâh ılgarla gelmesin Tutuben yiğidim üldürmesinler. Ağça yüzlü men gelini tutup âtam anam ivine iletmesin- ler. Dedi. Kanduralının afımı için tultu. Giydirdi. Kendi dahi için tuttu, giyindi. Süğü- sün eline aldı. Bir yüksek yere çıktı. Güzledi. (25) Meğer, Hanım, Tekür peşlman oldu. — Üç canavar öldürdüğüyçün bir kızcağızımı aldı, gitti, Dedi, İçin kara donlu gök dâmirli altıyüz kâfir seçli. Geco gündüz yürüllüler Nigâhından yetüller. Kız hazır idi. Baktı, gördü: Ilgar yetti. Kanduralmın üzerine geldi. Süyle- miş. Görelim, Hanımı, ne söylemiş. Eyder: Gafil olma, kara başın kaldır, yişit! Ala kıyma görklü gözün açgıl, yizit! —U 0 A A (20) İv çözmek, şatlırlarını kaldırmak; Kaytaban bozaltlınak, eşyasım kal- dırip yüklemek; kara kaç kişnetmek, hayvanların: yola çıkarmak demek olacak. Dün kabıp güçmez, gece vakti yolu eıkmak manasına geliyor. (22) Bu description cok dixzkat çeker: Gürülüyor ki halk diline yaklaşan yazıda tasvirler Ziilsiz olarak yapılıyor. Konuşurkan her samanı yaplığımız ve pek güzel düşüncemizi anlattığımız cümle sistemlerini yazıdan diş tut - mak, eski yazı dilimizin mgünlere kadar sürmüş kotü bir alışkanlığıdır. (33) Düşmek, şimdiki manasında değil, orada oturup kalmak demektir. (24) Ilgâar etmek, ıilgarla gelmek, baskın yapmak, süratle beklenmedik za- manda gelip çatmak demektir. (25) Burada laza gelinin bir önceden duyusu (his kablelvuku) varz Ne ola- cağını olmasdan önce seziyor. İçin tutmak, giydirmek, giyinmek sözleri bu- rada hazır bulundurmak, gemini takmak, silâhlarımak manalarına geliyor. Süğü şimdiki süngüdür. Umumiyetle harp silâhıi demek. Güdlemok etralı ta- rasstt fikrini ne güzel anllıyor. tk

Bu sayıdan diğer sayfalar: