1 Şubat 1938 Tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 22

1 Şubat 1938 tarihli Yarım Ay Dergisi Sayfa 22
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ISTIRANCA ETEKLERİ — Başı 7 inci sayfda — Genç kadın ikisine de ürkek bakışlarla uzun uzun baktı, Çağırıldıkları zaman iki kanatlı ila ae eşiğinde Cevat ka- rısına yer verd Onlar, yeni bir hayata doğru yürümek için beraberce bir eşikten daha geçtiler. Biraz geride kalan yüzbaşının arkadan çok aci bir görünüşü vardı, Hele küçük kadın.. siyah tayyörleri içinde büsbülün inceleşen vücudu, sz ke- narlı siyah şapkasının çerçevelediği yü- zünde ürkek bakışları, soluk dudakları ve şakaklarında titreşen ipek gibi yumuşak, dağınık saçları ile ne kadar li pârça- layan 2 görünüşle geçip gitm an kapı arkasında N ile Nesrin yalnız kaldılar. Bir tahta kanapeye yanyana oturdular, hiç konuşmuyorlardı, Gözleri kapıya dikilmiş, nihayetsiz bir üzüntü içinde içerde geçen şeyleri düşünüyorlardı. Kim olduğunu bilmedikleri genç bir Li cigarısını yakmak bahanesi İle ya ca yanlarına sokuldu; şimdi içerden tamamen anlaşmış olarak çıkacaklar. Çünkü buraya işi düşenlerin çoğu böyle oldu. Hâkimin sözlerinde insanın aklını başına getiren bir tesir vardir Nahit genç e cevapsız bırakma- mak için birşeyler söyledi Nesrin içinden biziz türlü fena duy- gunun due geldiğini duyuyor; AN mak,. haksızlığa, Kalpsizliğe, vicdar şeyin çiğnenip geçmişine isyan alemi için kendini zor tutuyordu. — Be'ki di si» Hâkim, resmi elbisesinin önünü kavuş- turarak yerine geçmiş Karşısında, tam iki yide görüp beğen- diği, en üst ve en güzel bir kadın diye düşündüğü Berrine baklı. Yüzinşı Ceva dın yanında bu küçük kadının duruşu öyle hazin bir şeydi ki,. Öesk penbe yüz sol. akışlı gözler e canlı omuzları darlaşmış ve 'aşı; o her mağrur, müzaller bir kada ım ihtişamı ile kendisini e üslünde gösteren güzel başı eğilmişti Berrinin çekiklerini anlamak için yü- züne bir kere bakmak yeterdi. Bir türlü görlerini takıldığı yerden alamıyor; ne yanındaki adama., yakın gün- lere kadar dünyada en güvendiği kocası- a, me de hâkimin sözlerini dinlerken züne bakabiliyordu. Hâkim, sararmış yüzünde iki canlı dua gibi fitriyen gözlerini ikisine dikmiş, hazin, işe dokunan 'bir 'sesle; yuvadan, anlaşmış 20 ni yüz Binicilik Okulu — Başı 5 inci sayfada — Gru p talim gören genç subay» lar, li eelmenİ-riin direktifi da» atıyorlar. fötağratanesi sa“ hiplerinden bay Vabit Kutsal cesarete gelmiş, mütemadiyen öesiesler çekiyor» du. > Talim bitmişti ge yl nes şesinden istifad nek arzusiyle, on ların misafir Salanunı sirdim Strafımı saran gençlere ilk sualim şu oldu. arbiyeden ayrıldıktan sonraki heyacanlarımızdan biraz bahseder misis Diz Hepsinin gözlerinde bitmez tüken- mez bir neşe, sağlık fışkıran yarsır baylar yede süvari sınıfına ayrılı şattığımız mal derslerini görüs yoruz. le a meslek oku- . gı mesleğe sahip oldukları gibi, ! n haralarında yetişmiş ara da malik olacakları Kabak ktı ie kulun kiymetli müdürüne, öğret menlerine ve genç subaylarına veda gdrrek bu sumimi mesai bavasından ayrılılıra. insanların yarattıkları sandet erden, yavru- lardan, birşeye bağlılığın üstün zevkinden bahsediyordu. — Çok yaşadım, birçok yer gezdim, iyordu. Zaman zaman sizin gibi birçok gence öğütler verdim. Fakat inanınız ki, hiçtir gün yüreğimin böyle parçalandığını hissetmedim Sizki... İkiniz de biribirine yakışan, Mini kuvetle bağlanmış, yuvatızda herkesi imrendiren bir ve yaratmış, yavrular yetiştirmiş iki insansı Bazı yaz akşamları kırlarda da alym zı karımla görürdük. Çocuğumuz olmadı Biz sessiz bir ömrü, yine Sessiz ln iki ihtiyarız. İnsanların arasına çok karış- mış değiliz. Sizi uzaktan seyrederken göz- yi tatlı tatlı yaşlar dökülürdü. m kızımıza kendi On biricik e gibi bir gözle bakar; onun kocasının kolunda bütün kaygıları geriye atmaktan gelen bir saadet içinde gülü söy'ediğini görür; bizde onun sandeti ile mesut olurduk. Yuvanızdaki fırtına, bizim de durgun hayatımızı dalgalandırdı, karıştırdı çocuk- lar. Yapmayın! yazıktır, günahtır. Vazge- Hılkatın Esrarı Anlaşıldı — Başı 3 üncü sayfada — nanın da erkek çocuk doğumu — lan olur. Çünkü böyle kadınlar, gebe liği kendileri için bir suç saydıkların- dan kendilerine iyi bakamazlar. Musevi kadınlarda da erkek doğu” munun kız ar fazla olduğu göze çarpar. Bunun da sebebi gebe musevi kadınların kendilerine daha iyi bakmalarında aranabilir. alnız şurasına dikkat etmelidir ki, bu yazdıklarimızın müstesnaları da var" dır. Fen burada büyük ihtimallere da yanarak hareket etmiştir. Makaleyi bitirmezden evvwsl çok me- raklı bir suale de cevap verelim: Mademki erkek çocukları hasıl & den (Y) işaretli tohumlardır, Fen das ha ileri gidip te (X) ve (YO) işaretli tos bhumları ayıramaz mı?. Bu suretle iste nildiği zaman kız, arzu edildiği zaman oğlan çocuğa sahip olmak mümkün © İamaz mı?. Buna verilecek cevap «evet dir. Bu- gün lâboratuvarlarda bu yolda tecrübe ler yapılıyor ve bu tecrübelerin muvaf- fakıvetle neticeleneceği de anlaşılıyor. Demekki yakında ısmarlama çocu» ğa sahip olmak ta mümkün olacaktır. çin boş heveslerden yavrularım. Dünyada aşktan üstün kuvve de vardır. Yavrü- larınıza dönün. Eski sıcak yuvanızda bülün emellerinizi onların başlarına bağlayın. Göreceksinir, herşey unutulacak. Tabiatta Iduğ ların bu esişle sararıp solmamalarina imkân > Fakat biz insanlar, bir anda kaderi- yle irademizle değiştirmeğe ka- dir yali İkiside ön'erine bakarak dinliyorlardı. Berrinin gözleri yaşlarla dolmuştu.Neler işitiyordu? Temeli çöken bir yuvanın ye- niden kurulmasına hiç imkân kalmamışmı idi? Cevat öyle şeyler yapmıştıki.. arala- nl kapı iks kapanmış; bu kıpıyı hareket en el Ke bir şekilde ali parçalan “akat yine genç kadın anl titriye tiriye, utana utana düşünüyordu: «Cevat elle Sie sarılır; gözyaşları için- kası var

Bu sayıdan diğer sayfalar: