23 Nisan 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

23 Nisan 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER Görüldüğü gibi, Sükan için işler bukadar basittir. Böylece durumu- mu- korumuş ve üst kademede kal- miştir. Partisi muhalefetteyken Sü- kanın ilgilendiği, diş konulardır. arına, Dışişleri Bakanı Ol- mak istediğini söylemiştir. Bu sıra- larda Amerika Dışişleri Bakanlığı bu adamın istikbalinin parlak oldu- Şunu sezerek iki aylık bir dâvette bulunmuştur. Bu dâvet Sükanı çok etkilemiştir. Amerikalıların, bir ar- şiv odasında gösterdikleri mücize, Sükanin aklını başından almıştır. Olay şudur: Amerikahlar kendisini bir arşiv odasına sokmuşlar ve bir çekmeceden çıkardıkları fişte Süka- na, kimliğini, özelliklerini, zevkle- rini, “özel “hayatıyla ilgili bir sürü teferruatı okutmuşlardır. Sükan, Türkiyeye döndükten sonra . bunu son başarıları bilinmektedir. Mese- lâ, Sağlık Bakanlığındaki son de. rece partizanca tutum ve tayinler, seçim işlerinden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olarak 10 Ekim 1965 seçimlerini AP'ye mahsus usul» lerle -ve büyük bir başarıyla. yü- rütmesi gibi... Sükan İçişleri Bakanı olduktan sonra ilk iş olarak bazı ilgi çekici toplantılar yapmıştır.. Elâzığda -17 valinin katıldığı bir toplantıda şöv- le demiştir: “- Ben zulme ve partizanlığa o kadar karşıyım' ki, bana zulüm ya: pan, karıma: ve çocuklarıma haka- ret eden insana dahi bir şey vapmı- vacağım Sükanın “bana zulüm yapan” de- diği şahıs, 27 Mayısta Ereğli Kay- makamısolan Orhan Zaimdir. Zaim, T.C.. İçişleri Bakanlığı Kadersiz bina bir sohbette -anlatmış' ve şöyle de. miştir: — Kardeşim, bu ne adamlar! Herifler nasıl yorlar, görseniz!” Kader, Sükanı bu Usulü uygulü- vabileceği bir makâma getirmiş bu- Tünmaktadır. Ancak Hükümete ilk girişi, “Sağlık Bakanlığının kapısın- dan olmuştur. Sağlık Bakanlığında nütus plânlaması çalışmalarını en: gelliverek, hastahane baştabip, ve doktorların hallaç pamuğu gibi ata- rak tipik bir. çalışma gösterdikten soura ise İçişleri Bakanlığı” koltu: guna a ta k tli bir İçişleri Bakanı” Şükanın Demirel tarafından niçin bu makama oturtulduğu kesin olarak bilinmemektedir. Ama 'Sü- kanın bu makama gelmeden önceki amerikalılar çahışi- Sükan: bu sözleri söylediği" sırada Ankara Emniyet Müdürü idi, .Sü- kan, Elâzığdaki toplantidâ o teype geçen bu sözlerine rağmen, ilk ©- larak Orhan Zaimin -merkeze alın- ması ve Kemal Avgünün polislerin- den Muzaffer Çağların Ankara Emr- niyet Müdürlüğüne tayinine dâir kararnamevi, imzalamıştır. «Sonra bu Turva devam 'etmiştir. AP'den önseçimlere/ giren “Enver Saatcigil Samsun, 1961 seçimlerinde AP Nev- şehir adayı olan Nâfi Tamet Zon- guldak, eski Uşak DP adâvlarından Ali Akarsu Erzürum, yine AP aday- larından Naci Çerezci Gaziantep va- liliklerine atanmışlardır. Kış: -kıya- mette 400 rakamını bulan bu tayin- lerde Sükanın en yakin müşaviri, Kemal Aygün olmuştur. İçişleri Ba- kanlığında, Tetkik Kurulunda ve AKİS diğer yerlerde ogörevlendirilenlerle birlikte 70'e yakın vali bulunmakta- dır. Bu eski yöneticilerin çalışma veri olarak tensip edilen odalarda dörder-beşer masa vardır. Bazı va- liler iskemlede oturtulmaktadırlar. Nitekim Türk İdareciler Derneğinin da, türk kuşların hayatına imrendirecek” du- ruma Ssokuldüğu ifade * edilmiştir. Bu tayinler furyasında usülsüz dâvranışlar da kendini göstermiştir. Meselâ, onbeş gün kadar önce, Em- niyet Genel Müdürlüğü emrinde. Ça: lışmakta olan bir eski valinin, . ka- rarnamesiz olarak İstanbul Emni- vet Müdürlüğünde çak üzere tayini bunun örneğidi Sükan, AKIS mahal ile vap tığı görüşmede bu konuyla ilgili bir soruya: “— Demokratik her memlekette hükümetler, kilit noktalarına kendi politikalarını uygulayacak eleman ları getirmektedirler. Hattâ Demi! perde memleketlerinde bile bu bövledir!” diye cevap vermiştir. Burada Sükanın unuttuğu, türk âmme ve idare hukukunun, ne Baş kanlık. sisteminin vürürlükte oldu gu Amerikava ve ne de dikta siste minin yürüdüğü Demirperde ülkele rine benzediğidir!.. Türk idare hu kukuna göre idareci tarafsız ola cak ve hükümetler kadar, hattâ da ha da fazla kanımların enirinde bu lunacaktır. Sükanın icraatı sadece (o parti- zanlıktan ibaret de değildir. Sükan “Türkiyede - komünizm tehlikesi' türküsü tutturarak baskı . yolüna sapmış olanları gölgede bırakacak bir hizla kendini bu icraata kaptır mıştır. Çoluk çocuğun tevkifi, açık oturumlarda davak olavları, kitap ve plâk toplatılması, hararetlenen bir komünizm »edebivatı ve başlafı- lan “MeCarthv”cilik hep'onun hima- vesindedir. Genclik üzerinde de oyun ovnan mak istehmektedir; Emniyet kadru- larından maaşa bağlanan sağcı öğ renciler, İçişleri Bakanlığının ma kam odasına kapı çalmadan giren AP Gençlik Kolları Başkanları hep, ilgi çekici belirtilerdir. Öğrenci del neklerinin. kapatılması için uvgula- nan usul de, bir zamanlar -27 Ma ws öncesinde- oynanan oyunlara, öğ renci derneği başkanlarının cebine bıçak er olaylarına benze- mektedir. Üstelik (İçişleri Bakan, 10 23 Nisan 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: