23 Nisan 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

ç Kilmesi üzerine büyük bir tazyikle yüklendi. Menderes, yanında Medeni Berk ve iş adamlarının ilgilen- diği Bakanlıkların Bakanları olduğu halde İs- tanbula gitti. İktidarın teklifi basitti: Vatan zg giren kazanacaktı! D.P. ne yapacak edecek, seçimleri alacaktı. Kaybetse de gitme- yecekti. Var mıydı bir.diyeceği olan? Bu pro- pagandayı kulaklara, bilhassa Kemal Aygün ile Ahmet Dallı fısıldıyorlardı. atörler, sanayiciler, tüccar Mendere- sin İstanbulu bu ziyareti sırasında. kendisine ziyafetler, kokteyller tertiplediler. Çoğu, kütle halinde V.C.'ye geçtiler. Martın 13'ünde Anka- rada Parti Meclisi vardı. İsmet Paşa o toplan- tıdan eve döndüğünde söyledi: Vehbi Kocun C.H.P.den istifası gelmiş! Bunlar hep, radyolardan memlekete ilân olunuyordu. Şimdi, İsmet Paşanın tâbiriyle bir “sade vatandaş”ı düşününüz. Her gün, şu “ün- lü vatandaşın, bu “ünlü vatandaş”ın C.H.P.- den ayrıldığı, V.C.'ye girdiği, Menderese met- hiye okuduğu ilân ediliyordu. D.P.'nin kuvve- ti, kudreti söyleniyor. “Sade vatandaş” ım yüre- ginde bir eziklik doğmaz mı? işte İsmet Paşa, kendi finişinde bunun mücadelesini UN Bir gün, güzel bir tâbir kullandı. “Tıpış tıpış: gideceklerdir” dedi. Bu, çok tuttu. “Ünlü vatandaş”ların Menderes et- yaptıkları gövde gösterisine karşı ise rafın “halk ve en çok gençler İsmet dr nerede Bunların görseler tezahürata arasına daima tniformah m karışıyor- du. O erin birinde, bir akşam raya git- tik. “Salome” oynanıyordu. Biz çıkarken seyir- ciler İsmet Paşaya bir alkış tuttular ki orada bulünan Tevfik İleri sapsarı kesildi. Üniforma- Lu subaylar selâma d la. yetinmediler, İs- met Paşanın ellerini öptüler, Finiş gittikçe heyecanlanıyo Gene bu sıralarda Hukuk emi Tale- be Cemiyetinin kongresinde ilgi çekici bir ha- dise cereyan etti. D.P, bu cemiyetlerde bir avuç “taraftarıyla İktidar lehinde havalar yaratma- a çalışıyordu. Hukuk Kongresinde, başlarında p Yardımcı diye Celal Yardımcının bir-ak- yaba bülünan bu grup bir takrir verdi. Men- i derese bağlılık telgrafı gönderilmesini istiyor- Yardı. Salon dolduran iki bin hukuklu vive İstanbuldaki Spor ve Sergi Sarayında yapılı- yordu, kongre başkanı Tarık Zafer Ti “Tunaya idi- hiç bir tepki <p saşe Başkan, önergeyi oya ağn Lehinde sadece altı: kişi parmak kaldır- e ila bir tek oy çıkmadı. Önerge kabul nra, Başkanlık Divanına ikin- “ei miri Siörge aye 1 Deni Paşaya, irticaa karşı giristiği mücadeleden dolavı tebrik telgrafı çe- isteniliyordu. Daha Tunaya “İnönü” 210 se çekilen telgrafı okudu, lâfını bitirmemişti ki bütün salon ayağa kalktı ve eşine rastlanmayan bir tezahürat başladı. Sivil polisler: takriri verenlerin isimlerini tes- bite çalışırlarken Hükümet Komiseri ileri fır- ladı, bağıra çağıra “Bu telgraf gönderilemez, siyasidir” diyerek müdahalede bulundu. Tuna- ya “Başbakana çekilen telgraf siyasi sayılmaz da, İnönüye çekilen telgraf mı siyasi sayılır?” diye Komiserin ağızını tıkadı. O önergeyi oyla- dı, Altı kişi hariç bütün salon, alkışlarla kabul etti. Gençler iyi bir oyun oynamışlardı. Ama tabii radyo o akşam sadece Mendere- ötekinden bahset- medi bile ismet Paşa Ankaradaki Amerikan Büyük Elçisi Fletcher Warren ile eşini, eve öğle ye- meğine böyle bir hava içinde davet etti. O sı- ralarda Mecliste Bütçe görüşmeleri vardı. İs- met Paşanın niyeti Dışişleri Bütçesi vesilesiy- le bir konuşma yapmak, bilhassa Amerikayla münasebetler üzerinde durmaktı. Bundan ev- vel Amerika Büyük Elçisini evinde misafir et- mek ve onunla özel konuşmak istedi. Bü Elçi, yanında müsteşarı Mr, Cow- les'ile eşini de getireceğini söyledi. Bizden, Ak- sallar ve biz bulunacaktık. ismet Paşalar he- nüz Ayten Sokaktaki küçük evde oturuyor- lardı. Yemeği ayakta yapmaya karar verdik. ismet Paşa Büyük Elçiyle, Aksal müsteşarıyla uzun uzadıya konuştular. Ben Büyük Elçiyle ismet Paşaya tercümanlık yaptım. Hem İsmet Paşa, hem Aksal Warren'e ve müsteşarına C.H.P.nin “Amerika Politikası'nı anlattılar. Bunun, İktidar tarafından C.H.P.'ye maledilen Amerika düşmanlığıyla hiç bir ilgisi bulunma- diğımı bildirdiler Fleteher Warren'in fazla bir şey anladığı- nı sanmam. Misafirler gittikten sonra ismet Paşa ba- na, dış politika konuşmasına sıcağı sıcağına çalışmak istediğini söyledi. Bizim evin kütüp- hanesine geçtik. Orada İsmet Paşa, Büyük El- çiye bildirdiklerini yazılı hale soktu. Bunu bir hafta sonra, Mecliste dış politika nutku olarak söyledi. İsmet Paşa Amerika hakkında şöyle di- yordu: *-—— Bizim kanaatimizce Birleşik Amerika dostluğunun temelini hükümetten hükümete bir münasebet manzarasının ötesinde, millet- ten millete münasebet kaidesinde sağlam ola- rak muhafaza etmek lâzımdır. Amerikayla münasebetlerin sağlam tutulmasına zarar ve- recek tek unsur, bu münasebetlerin: milletten millete olduğu hakikatini zedelemektir, böyle biv hatadan dikkatle sakınmak lâzımdır, Her iki memlekette iktidarda bulunan siyasi parti- ler gelip gidecek, fakat bu dostluğun temeli ve vürüyüşü mahfuz kalacaktır. Amerikayla mü- nasebetlerimiz karşılıklı emniyet ve menfaat