23 Nisan 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 34

SPOR Teşkilât Hızlı bir Bakan Spor işlerini tedvirle görevli Dev- let Bakanı vira Ocak, son be- yanatında, “1966 yılı, sporumuz için kalkınma yılı olacaktır” diyordu. Ocağın, bu kalkınma için ilk hı- zı, kendilerini zorla dâvet ettirdik- leri Moskovadan almış olduğu an- laşılmaktadır. Bakan Ocak, bu O: cak ayında gittiği Rusyada spor iş lerinin nasil yürüdüğünü görmüş, Ankâraya dönüşünde bir de bizim spor işlerimize bakmış ve herhalde, ondan sonra bu hükme varmış ola- caktır, Kâmil Ocak, DP devrinde Güney Anadoluda -kendisi anteplidir. yap- tığı nakliyat işlerinde şirketini kısa zamanda kalkındırmış bir kimsedir. Herhalde, gerek bu tecrübesi ve ge- rekse sovyetlere yaptığı kısa gezi- , sinden edindiği bilgisiyle türk spo- runu da böyle, kısa zamanda kal kındıracağını tahmin ediyordu. Oy- sa ki Ocak, gençlik sorunları, boş zamanın değerlendirilmesi, tesis po- litikası, sporun eğitici dâvası, teş kilâtlanma, kitle sporu . yapılması, klüplerin . kalkındırılması gibi ana konularda ortaya bir plân, bir gö rüş koyamamış, spor politikasını yuvarlak lâflarla vürütmeğe çalış- mıştır. Teşkilâtına dinamizm getire- memiş, aksine, uyuyan teşkilâtın horultusu “kendisini de sarıp, gev- şetmiştir. Eğer Ocak, hem de ken- di partisinden, koltuğuna dikilen gözlerdeki ihtiras ışığının farkına varmış, teşkilâtının: kendisini ele geçirmesine müsaade etmemiş, türk spor efkârına müsbet bir görüş ge- tirmiş olsaydı, böyle “huzuru kaç- mıyacak, daha rabat, daha uzun ça- lışma imkânına kavuşacaktı. Ocak bugün, Kabinede değiştirilecek i- simler arasında bulunmaktadır. Ya Genel Müdür? Seyahat .meraklısı Genel Müdür mr. ise, koltuğa yerleştiği AK ü i, Batı un Plân”ina” özenerek bir “Gümüş Spor Plânı” ilân etti. Ama bir sene- yan f l Mu- avinini virlerini, Tesisler Da- iresi personelini, doktorlarını, Ge- nel Müdürlükteki, İstişare Heyetin- Gün İ ZARA ; Köşeden ARAR ARĞNAÜK ARAKAN AAA ver rank EY yünün AA ANMA Aa Z BAŞLARKEN Değerli AKİS okuyucularına bu köşeden seslenmeye başlarken, türk gençliğine, aydın türk sporseverine tekrar hizmet etmenin huzur ve heyecanını duyuyorum. Bu köşeden gerçekleri yazacak, gençlik dâvasının spor ve beden eğitimi yönünü kovuşturacak, iyiye iyi, kötüye kötü diyecek; sporu- muzun sorunlarının nedenlerini, perde arkası oyunları, aktüel olay ve haberlerin eleştirisini, bunların nedenlerini belirtmeye çalışacağım. Yan sütunlarda ise bütün.spor teşkilâtının yâkın geçmişteki du- rumunu özetliyecek, AKİS okuyucularını spor yaşantımızın içine $o- kacak, onları her hafta en önemli olay ve konuların eleştirisiyle ilgi: lendirmeye gayret edeceğim. por basınımız, genellikle bıkkınlık, umursamazlık, hareketsiz- lik içindedir ve fikirlere, görüşlere yer vermiyen, aktüel spor haber- lerini yayan bir kalıba girmiş bulunmaktadır. oSporseverler, haklı olarak, “Neden?” diye sormakta ve cevap beklemektedirler. Yakın gelecekte yurdumuzun yönetimini ellerine iekepeğimiz türk gençlerinin bedenen, moralman iyi yetiştirilmesi, en az, mem leketin öteki sorunları kadar önemlidir. Bunun nedenini ben ve ie nim gibi dâvaya inanmış yöneticiler, spor yazarları yakında açıkla. mağa, anlatmağa başlıyacaklardır. Genç bir insan, enerjisini sarfetmek zorundadır. Bu enerjiyi genç- liğine uygun bir şekilde sarfedemezse, bu yönden eğitilmezse, soka- ga, kahvehanelere, içkievlerine, oyun salonlarına, zamansız cinsel ilgilere yönelir. Maalesef gidiş budur ve Teşkilât, kendisine düşen gençlik sorunlarından haberdar dahi değildir. Aile ve okul kontrolü kalkmış, yarım öğretimli okullarımız çocuk- larımızı sokağa düşürmüştür. Okullarda haftada bir saatlik. ve sade- ce sınıf geçmek için yapılan jimnastik, malzemesiz, tesissiz, öğret- mensiz, spor sağlıksız yapılan spor, kahve köşelerine sığınmış, bavul İçinde taşınan klüpler ve bu sorunlara eğilmeyen, görmek istemiyen Spor Teşkilâtının sorumlu gözleri... Milli Eğitim Bakanlığı ile işbirliği yapılmamaktadır. Spor okulla- ra, üniversitelere sokulmamakta, klüpler teşkilâtlandırılmamakta, spor sağlığı fantezi sayılmakta, semt spor tesisleri yapılmamakta, eği- tici yetiştirilmemekte, kütle sporu yerine profesyonel! spor teşvik edil- mekte, antrenman sahasız, yolsuz, plânsız 60 bin kişilik gösterişli te- sislere heves edilmektedir. Spor politikaya âlet edilmekte, koltukta oturabilme çareleri birinci plânda gelmektedir. İşte Spor Teşkilâtı- mızın genel manzarası budur! Spor-Totodan gelen milyonlara rağmen gayesiz insanların yönet- tiği Teşkilât, bilinçsiz bir a içindedir. Gençliğe, kaybedilen za- man La paraya yazık olmakta u hovardalı m. çekizektir de... e deki bütün yakınlarını tetkik gezi. lerine çıkartıp, “Altın Plân”â uygun “şekilde, kilolarca altın sarfetti. Oysa, iki sene önce yapılan An- kara Yüzme Havuzunun suyu hâlâ akmamaktadır. Yıkılan Sergi Sü- rayı ve bunun için müteahhide kap- tırlan paradan hiç bir ses soluk mevcut değildir. İflâs durumundaki Cebeci Stadı müteahhidine, Dör- düncü Koalisyon Bakani Şekip İn&- ın zoruyla yeniden kaptırılan yüz- binlerden sonra müteahhit dahi ele gın acısını ii türk ulusu çekmektedir ve böyle gi- Muhterem ÖZYURT geçirilememiştir. Anadolu Hisarındaki Spor Oku- lunun 1964'de yapılacağı ilân edilen temel atma töreni önce 1965 baha- rına, sonra sonbahara, şimdi de bu bahara bırakılmıştır. Bütün yurtta, yüzbinlerce genci spor yapma imkânından mahrum eden 655 sayılı kanun çıkarken Ge- nel Müdür, Futbol Federasyonu Baş- kanı ile birlikte Erdekte, Beden Terbiyesi kampında güneş banyosu yapıyordu. 3 23 Nisan 1966