DUNYADA OLUP BiTENLER Irak Gitti Arif, geldi Arif Jraktaki 1958 Temmuz 'ihtilâlinden bu yana ülkede en çok adı duyu- lan insan, hiç şüphesiz, Abdüsselâm Arifti. Bilindiği - gibi, Arif,-14 Tem- muz (1958'de Krallık Sarayına yönel- tilen ve Kral . Faysal ile Veliahd Prens oAbdülillahın öldürüldüğü baskın hareketinin başında bulunu- yordu. Bu ibtilâlden 1963 Şubatına kadar Irakm kaderini elinde tutan General Abdülkerim Kasım komu- tasındaki yavas Bağdata gir kurulması için: kendiliğinden adım- lar atmava başlamıştır. İhtilâlden birkaç gün sonra o zamanlar Mısır ile birlik halinde olan Suriyenin başkenti Şama giden Nâsır ile gö- rüşmek üzere o da Şama gitmiş ve veni, kurulan Irak Cumhuriyeti ile Birleşik Arap Cumhuriyeti arasın- da sıkı bir birliğin temellerini at- mak istemiştir. Mısır hava kuvvet- lerinden birkaç birliğin Iraka gele- rek Bağdat yakınlarındaki Habba- niyede bir üs kurması; bu görüş- melerderi sonradır. General Kasım, vardımcısı' Ari- Abdüsselâm Arif ve Kasım Yel üfürdü, su götürdü mesini 've' krallık “yönetimini 'devir- mesini, o zaman kırkına yeni yak- laşmaâkta olan genç albay Abdüsse- lâm Arifin ve birliğinin gösterdiği başarı sağlamıştır. © Nitekim Arit, gösterdiği bu başarının . karşılığın da, iktidarı, Başbakan yardımcısı sıfatıyla, General Kasım ile pavlaş mıştır. İbtilâlin ilk günlerinde Arif ko- vu bir Nâsır taraflısı olarak tanını- vordu. Gesçekten, General Kasım, Nâsır karşısında daha ihtiyâtl' bir politika izlerken, Arif, Birleşik A: rap Cumhuriyeti ile yakın ilişkiler fin teşebbüsü bu'şekilde ele alma sından büyük bir memnunsuzluk duymuştur. Abdüsselâm Arif Bağ- data döndükten sonra iki asker a- vasinda şiddetli bir tartışma geç miş ve Arif, bu tartışma sırasında, tabancasına davranıp Kasımı vur- mene istemiştir. Arifin elindeki ta banca Kasımın adamları in. dan alihi e Arif, Irakın Bonn Büyükelçiliği göreviyle ülkeden w- zaklaştırılmıştır. Arif Bonn'da fazla ki tır. Kısa bir süre sonra gizlice Bağdata dönmüş “ve Kasımı devirmek için çalışmaya başlamıştır. Fakat bu çalışmalar Kasım tarafından duvu- lunca yakalânıp meşhur Albay Fa. zl Eİ Mahdavinin başkanlık ettiği bir halk mahkemesinde “halkın sa- dık lideri Abdülkerim Kasıma si ikast. hazırlamak” suçuyla gizli o- larak yargılanmıştır. Ondan daha beş ay öncesinde Saraya karşı giri: şilen hücumun kahramanı, 1958 A ralığında, Bağdat hapishanesindeki hücresinde, hakkındaki yargının uygulanmasını bekleyen bir idam mahkümundan başka birşev değil- di. Yardımcılıktan Başkanlığa rası muhakkak ki, 1958 Temmu- zunda Albay Arif kendisini Baş- yan yardımcılığından çok ' Başkan- lığa uygun görüyor, General Kasr- mı, kuvvetin büyük kısmını elinde tutan insan olarak, işine geldiği sü- rece kullanmak istiyordu. Fakat ih tilâlden sonra attığı yanlış adımlar, işlerin tersine (gelişmesiyle, Kası- ının Arifi harcaması şeklinde sonuç- larımıştır. Arifin bu olup bitenler- den büyük dersler aldığına şüphe yoktur. Çünkü, 1963 yılında iktidar yolu kendisine yeniden açıldıktan sonra, eskisinden daha ibtiyatlı dav ranmaya, ülkedeki çeşitli siyasal kuvvetleri yoklamadan çabuk ka- rarlar almamaya başlamıştır. Eğer General Kasım Arifin gü- nün birinde kendisini iktidardan in- direceğini bilseydi, hiç şüphesiz, E| Mahdavi omahkemesinin ölüm ce- zasina çarptırdığı yardımcısını alf- tetmeden önce çok düşünürdü. Fa- kat geleceği sezemeyen Kasım, bir- kaç ay sonra Arifi affetmiş ve ceza- sını müebbet hapse çevirmiştir. Üç yıl sonra da, yeni bir af kararıyla, eski arkadaşı ve yardımcısı Arifi hapishaneden çıkarmış ve Bağdat- taki evinde göz hapsi altında otur- maâsma karar vermiştir. Kasımı 1963 Şubatında deviren Arif değil, Baas Partisidir. Fakat 1- rak halkına kabul ettirebilecekleri bir lider bulmak gerektiğinden Ari- fin adını kullanmak zorunda kal mışlar ve ihtilâlin başkanlığını ona Memenin Nitekim, geçen hafta bir kum fırtınasına tutulan uçağı- nın Basra Körfezine düşmesi so- nunda KE e aimeri Gi de hayata gözlerini yumunca, iktidarı birden- bire ae bulan geridekiler, gene onun adını kullanmak zorunda kal 2 23 Nisan 1966