1 Ocak 1989 Tarihli Commodore Gazetesi Sayfa 18

1 Ocak 1989 tarihli Commodore Gazetesi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

BİLGİSAYARLARIN DEĞİŞTİRECEK YE Bugün, teknoloji sürekli bir değişme içinde ve günlük ya- şantımız bu değişmeden gün geçtikçe artarak etkileniyor. Bu artış pek çok nedenden kaynaklanıyor: Daha çok sayı- da uzman, belli araştırma ko- nusu problemlere harcanan büyük paralar, yeni sorunları ortaya çıkaran daha büyük bil- gi kaynakları ve diğerleri. Ancak teknolojik değişim- deki hızlanmayı meydana ge- tiren zorunlu öğelerden birisi de bilgisayar. Bilgisayarlar, araştırmacıların yeteneklerini genişleterek araştırmanın ilk aşamalarında daha büyük ve karmaşık teorik taslaklara ve araştırma ürünü dönüştürül- düğünde daha etkili dizayn ve tasarımlara olanak sağlıyorlar. Bu taslak yapma olayının bugün büyük bir kısmı bilgisa- yarın kendisi üzerinde odak- laşmış durumda. Bilgisayarın geçen 20 yıldaki evrimi hayret uyandırıcı, Önümüzdeki iki on yıllık süre daha da şaşırtıcı ge- lişmeler vaat ediyor. Bu yazıda, geride bıraktığı- mız 1988 yılı içinde açıklanan veya bugün sabırsızlıkla bekle- nen ilerlemelerin olduğu altı farklı alandan söz edeceğiz. Bu alanlardan bazıları -hypertext, süperiletkenler- bir süredir en azından teorik olarak bilini- yorlar. Diğerleri -optik disk depolama, çağırma sistemleri ve süperçipler- şimdiden büyü- yen dev endüstriler. Paralel iş- lem çoktan bilgisayar pazarın- da yerini bulmak üzere; sinir- sel bilgi ağlarının geliştirilme- si ise hâlâ laboratuvarlarda ilk aşamasında gerçekleştirilebili- yor. Düz ekran sadece bilgisa- yarları değil teknolojinin en yaygın şekli olan televizyonu da değiştirecek bir ilerleme. Altı heyecan verici teknolo- jJi; bu sayı kolaylıkla altmış ve- ya altıyüz de olabilir. Gelin, değişen teknolojiniN bilgisa- yarları ve yaşantımızı nasıl de- giştirdiğine bir bakalım. 1. GÖREN, DÜSÜNEN BİLGİSAYARLAR Hesap yapmak amacıyla tüp ve kablolarla büyük salonları dolduran aletlere düşünen makine anlamında elektronik beyin denmişti. Kırk yıl önce de insanlar bilgisayarın ne za- man kendileri gibi düşünebilecekleri- ni merak ediyorlardı. 18 O makinelerle başlayan yol, yani dijital bilginin analog aletlerde elek- tronik olarak işlenmesi, bizi bugünün bilgi devrimine getirdi. Bugün de, şımdıi dijital makinelerde işlenen di- jital bilgiyi kullanmaktayız ve günü- müzün bilgisayarları beynimizin ya- pabildiğinden çok daha büyük hızlar- la işlem yapabiliyorlar. Ancak gerçek anlamda düşünen veya bilgiyi beynimizin yaptığı gibi iş- leyen bir makine henüz yapılmadı. Ve beynimizin özelliğinden kaynaklanan önemsemediğimiz ve olmuş varsaydı- ğimız bazı şeyler var ki, en basitin- den bunları bilgisayarlar yapamıyor- lar. Görme Üzerine Yapılmış Araştırmalar Görme buna iyi bir örnek. Milyar- larca dolar harcanarak yıllardır üze- rinde araşlırmalar yapılmasına rağ- men, yapay görme daha bebeklik ça- Bında, En iyi teknoloaji ili üretilmiş yapay gözlerle donatılan bilgisayarlı robotlar sadece dikkatle ve özel ola- rak yapılmış alanlarda saatte bir ve- yaiki millik hızlarla hareket edebili- yorlar, ancak daha önce karşılaşma- dıkları bir şey görür görmez duruve- riyorlar. Biz insan olarak bir şey gördüğü- müzde, yapılan iş, gözlerimizle veri nin alınmasını, bu verinin sinir hüc- releriyle beyne iletilmesini, bilginin beyinde çevrilmesini ve daha önce gördüklerimizi saklayan bellek depo- muzdaki -hepsi sadece bir anlık de- Bil aynı zamanda sürekli meydana ge- len ilişki ve tepkilerin toplanmış bir envanteri- verilerle benzeşen görsel şekillerin tanınmasına dayanan bir yorumlama ve yanıtlama işlemidir. Bilgisayarlar da bilgiyi beyin gibi işleyip sıralarken pek çok bilgisayar" bir defada yalnızca bir bilgi parçası üzcrinde çalışabiliyor. Bilgi yükleni- yor, Üzerinde çalışılıp saklanıyor ve işlemci başka bir bilgi parçası üzerin- de çalışmaya koyuluyor. Beynimizdeki nöronlar, bununla birlikte, bilgiyi beyin içinde ortakla- şa kullanarak binlerce aksona bağlı diğer nöronlarla ilişki halinde birer iş- lemci olarak düşünülebilir. Bu akson- ların kümelenmeleri sonucunda dent- rit denilen lifler meydana geliyor ve bu lifler uzayıp dallanarak bir ağacın dolaşık köklerine benzer bir ağ görü- nümü alıyorlar. Beynimizde milyar-

Bu sayıdan diğer sayfalar: