2 Mart 1986 Tarihli Nokta Dergisi Sayfa 14

gerekçe de, silah kaçakçılığının as- gariye indirilmesiydi. Silah kaçak- Çılığı, her yıl milyarlarca liranın döndüğü bir pazardı. Bu pazarı de- netlemek, vergi kapsamına almak, kaçakçılığı büyük çapta önlemek için yeni bir yasa gerekliydi. Bu ya- sa ile kaçakçının cebine giren mil- yarlar devletin hazinesine akacak- ti. Üçüncü madde ise ““Doğu olay- ları esnasında kısmen yapıldığı gi- bi, tedhişçilere karşı vatandaşları ruhsatlı silahlarla teçhiz etme poli- tikasının gereği” ola- rak açıklanmaktaydı. “Yeni Beretta'mı gördünüz mü?”' Kapı- daki yasa taslağında Özal'ın deyişiyle ““İn- sanların birbirlerini vurmamaları ”” için, iki unsura güveniliyordu. Silah fiyatlarının çok yüksek tutulması ve ruhsatsız silah bulun- duranlara çok ağır ce- zalar verilmesi. Ustelik herkes öyle silahını ku- şanıp sokağa çıkama- yacaktı. Çünkü evde silah bulundurmak bü- yük ölçüde serbest ola- caktı ama “üstte taşı- mak”' izni sınırlı tutu- veadım İTacaktı. Ancak, bir emniyet yetki- lisinin dediği gibi “Yasal olarak si- lah alan bir insan, bunu yasal bi- çimde kullanmak isteyecek”'ti. Yetkili şöyle diyordu: ““İnsanlara silah alım izn! verip ateşleme izni verilmediği takdirde otomobil alıp binmeme, kadın alıp dokunmama tarzı bir garabet ortaya çıkar. Bu- nun giderilmesi için sivil poligonla- rın çoğaltılması, Avcılık-Atıcılık Federasyonu'nun yeniden örgütlen- mesi gerekir. İnsanlara, silahı al ama evinde büfene koy, süs gibi dursun demek olmaz.” İstanbul Emniyet Müdürlüğü'n- den bir yetkili de bir başka soruna parmak basıyordu: ““Türkiye'de balistik uzmanı yok denecek kadar az. Bugün yollanan silahın balistik raporu en erken 2-3 ay sonra geli- yor. Yasal yoldan satılan silahların izini kovalamak için balistik örgüt- lenmesinin mükemmelleştirilmesi ve ülke çapında yayılması şart. Doğrusu bu da öyle bir yıl içinde yapılacak iş değil.”” Sokaktaki adam. ANAP'”'ın yasa taslağına göre, sabıkalıların ve “tedhişçilerin” dışında her isteyen yani “sokaktaki vatandaş” silah sahibi olabilecek. Peki sokaktaki insanın silah konusundaki tutumu ne? Nokta'nın İstanbul'da 700 ki- şi arasında yaptığı “silah anketi”” ilginç sonuçlar veriyor. ““At, avrat, silah''la bütünleştirilen erkeklerin yüzde 66'sı silahın serbest satışına “hayır”” diyor. Ve böyle bir yasa çıksa bile erkeklerin yarısından ço- ğu silah almamakta kararlı. Kadın- larda serbest silah satışına ““hayır”” diyenlerin oranı daha da yüksek. Kadınların yüzde 77'si yasaya kar- şı. “Yasa çıksa bile silah almam” diyen kadınların oranı da yüzde 71. Silah konusundaki yasaların ha- reket noktası genellikle “kişinin Cezmi Kartay (SHP Genel Başkan Yardımcısı) B u tutumu doğru bulmuyo- rum. Silah bir hatıra olarak düşünülür, bir süs olarak düşünü- lür ama, güvenlik için bir ülke içersinde silahın devlet bilgisi ve müsaadesidahilinde satışını ben uygun görmem. Çünkü bu devle- tin görevidir. Vatandaşlar kendi güvenliğini silahlı olarak kendileri sağlama mevkiinde kalmamalıdır. Kontrollü de olsa bir silah satışı- nı serbestlik içersinde düşünmek, devletin temel görevi ile, benim Siyasiler karşı çıkıyor düşüncem doğrultusunda bağdaş- maz. Şener Battal (MSP eski yöneticisi) u iyi bir yol değil. ANAP”'ın tavrı, önleyemediği hukuk dı- şı kötü olguları meşrulaştırmak gibi bir yanlış mantık. Nitekim Marlboro kaçakçılığı ile mücade- le etmek yerine Marlboro'yu ben satarım mantığına kendilerini kaptırmışlardır. Devlet yasağı meşrulaştırmaz. Ağırlığını koya- rak mücadele eder. Silah konu- sunda da olaya ekonomik bak- mak Türkiye'nin sosyal yapısına ve devletin etkinlik ilkesine aykı- rıdır. Devlet güçlüdür. Gücünü otoritesinden alır. Teslimiyet dev- lete yakışmaz. Silah yapımında devlet ciddi kontrol mekanizmasıyla üretim merkezlerini'denetleyerek teşvik etmelidir. Mesela Huğlu tüfekle- ri gibi. Ama bu imalat dışa - ihracata dönük olarak program- lanmalıdır. Devletin kontrolünde isteyenin silah alabilmesine itira- zım yok. Ruhsat kontrol sistemi mükemmelleştirilmelidir. Köşeba- şı bakkallarında silah satımı gibi tehlikeli ciddiyetsizliklere yol açı- lacağından endişe ederim. İbrahim Dönmez (MÇP Genel Başkan Yardımcısı) B u tutumu Türkiye şartlarında uygun bir durum olarak gör- meyiz. İktidarın büyük — badire- den geçmiş Türkiye için daha dik- 14 NOKTA 2 MART 1986