1 Ocak 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

de varlığını devam ettirmeye karar vermiştir. ük Kongresinden sonra yelkenleri (osuya yaklaştırmayan o tek parti, Bölükbaşının MP 'si olmuştur. Politikanın Oo profesyoneli Bölükbaşı, AP 'nin küçük partiler aleyhine al- dığı mesafeyi görünce bir Oo dakika bile beklememiş, soluğu Anadoluda almıştır. Şimdi hazret, soğan ekmek latarak, seçmenlerden "birde MP "yi denemelerini" İstemekle meşguldür"! Ancak bütün bu dalgalanmaların zararları Parlamento faaliyetlerine ol- muştur. Kulislerde ve parti gene merkezlerindeki Oo ateşli politika Oove seçim tartışmaları devam ederken, Meclis ve komisyon çalışmaları maa- lesef felce uğramış durumdadır. Mec- lis 10-15 milletvekili ile toplantılar yapmakta, komisyon toplantıları de- falarca ilin edildiği halde, işler rümemektedir. Bu da de de, seçim denilince bütün işlerin bir yana bırakıldığını en güzel şekilde göstermektedir. Aristo mantığı Büyük Kongresinin tesiriyle bir sü- re öncesine kadar politikanın baş- lıca götürücüsü durumuna geçen A ise şimdi yine düşünceli ve sancılı bir devreye girmek üzeredir. Büyük Kong- re sonrasında apışıp kalan YIP ve CKMP üzerinde bazı oyunlar o çevir- meye kalkan AP kurmayları, bu ça- lışmalarında tam başarıya ulaşacak ve tek muhalefet partisi haline gelecek- ketmeleri ve üstelik bu partiye cephe almaları, Dimyata ii giderken evdeki bulgurdan olm hikayesine benzemektedir. AP ileri son günler- de Milli Bakiye usulüne büyük bir ö f - keyle saldırmalarının bir sebebi de budur. Şimdi AP 'yi düşündüren. Hü kümet tasarısı karşısında ne yapaca- gıdır. AP Genel Başkam Süleyman De- mirel, haftanın başında salı günü görüştüğü AKİS'çiye verdiği cevaplar da, içinde bulunduğu tereddüdü or- taya koymuştur. Genel Başkan, Milli Bakiye usu- lünün AP' nin iktidarına engel olmı- yacağmı söyleyen ve bunun oneticesiz kal ahkum bir CHP oyunu olduğunu iddia eden diğer AP “lilerin fikirlerini tekrarlamamış, hatta aksi- ne şö öyle demiştir: — Hükümet tasarısını (o bilmiyo- rum. Bu bakımdan şimdiden bir şey söylenemez. Fakat Milli Bakiye siste- AKİS, 1 OCAK 1965 minin esas mekanizmasına göre ar- kadaşlarımın yaptıkları hesaplar, böy- kümetidir! le bir değişiklik halinde bizim 12-13, HP' ni bedeceğidir. Bu da 20-25 milletvekil- (Ode liğinin küçük partilere gitmesine ve yıdır ki küçük partilerin hayatiyetle- istikrarlı bir hükümetin kurulamama- ri elzem görülmüş ve bu sebeple Milli sına sebep olacaktır." sisteminin hü et istikra gel olacağı görüşüne katılım mış o. maktadır. Genel lilerle birleştiği nokta, nılarak kurulan hükümet olduğu- hale getirildiğinde şu husus ortaya çıkmaktadır: Türkiyede istikrarı sağlı- yacak kuvvetli hükümet, kuvvetli bir YURTTA OLUP BİTENLER Meclis çoğunluğuna dayanan AP hü- Bu fikir, memleketin temel mü- esseseleri, sağlam kuvvetleri üzerin- mizahi bir tesir yaptığından dola- 10-11 milletvekili (o kay- Bakiyeler sistemi düşünülmüştür. Oysa AP ve onun kuracağı büyük ço gunluğa dayalı ohükümetin CHP ik- tidarına alternatif (o teşkil (o etmesini, demokrasiye taraftar olan herkes el- bette istemektedir. Ancak bir o şeyin sadece istemekle oolmıyacağı da, lafla peynir gemisinin yürümiyeceği kadar açık bir gerçektir. Bu sözü ile Demirel, Di Bale kü Başkanın diğer AP' istikrarlı hü- etin, büyük bir çoğunluğa daya- Bu fikir biraz daha müşahhas İlgi çekici bir konuşma "Buna rağmen AP'liler memleketin kaderini ellerine almaya ehil ve ha- “7, 90'ın paylaşılması "Bizde partiler her seçimden önce, kendi kendilerine "Büyük Zafer" ilan ederler. Bunda bütün rekorları kıran A.P. dir. Şimdiye kadar A.P. her seçime "Oyların" 95 80'i"ni alacağını ilan ederek girmiştir ve bir tek defa daha bunun aşağısına tenezzül etmemiştir. Seçimlerin olduğu gün A.P. bunu & 60'a düşürmüştür. Ama hiç bir seferinde X 49'u dahi aşamamıştır. mdi, 1985 seçimleri konuşulurken A.P. gene "kahir ekseriyet"ten bah- setmektedir. Bilgiç zamanından gelen bu alışkanlıktan Demirelin A.P.'yi kurtarıp kurtarmayacağı meçhuldür. Meçhul olmayan nokta © 50'nin üs- tünde bir nisbetin iki büyük partiden birine gitmesinin son derece Zor ol- duğudur. Hele, Milli Bakiyeler Kanunu çıktıktan sonra.. Bizde son secimler, hep göstermektedir ki oyların 96 10'u bağımsızlar ile küçük partiler arasında, mutlaka paylaşılmaktadır ve bu nisbetin daha aşağıya düşmesi bahis konusu bile değildir. O halde geriye, iki parti için 9 90 kalmaktadır. Bu A.P.'nin nişangahsız tüfek kullanan atıcılarının 96 80'lerini, ii 78" lerini, 96 60'larını bir defa peşinen saf dışı etmektedir. Bir gerçek, manlardaki hemen bütün mahalli seçimleri, hem de en umulmaz TEKEREK mahalli seçimleri kazanmakta olan C.H.P.'nin 96 40'ın altına düşmesinin pek beklenmemesi gerektiğidir. Son senato kısmi seçimlerinde C.H.P. oyları && 42'yi bulmuştur. Büyük seçimlere Ç.H.P. İktidar Partisi olarak girmek- tedir ve küçük partilere gidecek oylar daha ziyade AP.'den kesilecektir. C.H.P. bakımından biraz oy kaptırması muhtemel tek küçük partiT.İ.P.de, kafa seviyesinde C.H.P. den kapacağı oy miktarında ayak seviyesinde A.P. den oy kaçıracaktır. Tabii, partilerin seçim çalışmalarında gösterecekleri başarı ve o günün şartları, nisbetleri 99 1-2 oynatabilecektir. Ama bu hep, A.P. ile C.H.P, oy- ların 9 45'i civarında dolaşacaklardır demektir. Her halde. C.H.P.'ye karşı bir baraj lüzumu bulunmadığına göre bir "oy heyelanı" A.P. lehinde pek nin 26 45'e üst taraftan, C.H.P.'nin alt taraftan yaklaşmalarının şim- dilik en makul tahmini teşkil ettiğidir. alde, nişangahsız tüfekle atış talimleri moral takviyesi bakımın- dan dahi pi yararlı olmayacaktır. Zira, hesap pek ortadadır