29 Ocak 1965 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 18

29 Ocak 1965 tarihli Akis Dergisi Sayfa 18
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER ingiltere Bir devir kapandı Geride (o bıraktığımız Pazar sabahı, Th s ırmağının üzerine kalın bir sis inmişti. Londra sokaklarına ince, fakat insanın kemiklerine işleyen bir yağmur yağıyordu. O sabah erken uyananların çoğu, evlerinde, bir yan- dan kahvaltılarını yerken, diğer yan- dan da ingiliz radyosunun sabah prog ramını dinliyorlar; (ouyanır uyanmaz soluğu birahanelerde alan erkenciler ise, biralarını yudumlarken göz ucuyla da televizyona bakıyorlardı. e Kısaca, bütün İngiltere tipik bir kış Pazarı zun mücadelede yenilmişti. nn sekizi biraz geçerken, radyo- a, televizyonun da yayını birden kesiliverdi. Radyoda duyulan titrek bir ses, televizyonda beliren a bir konuşmacı, aynı zamanda, ingiliz hal- kına acı bir haber vereceklerini bil- dirdiler. O zaman bütün ingilizler bir haftayı aşkın bir süredir bekledikleri acıklı olayın nihayet başlarına geldi- ğini hemen anladılar. Doksanlık Sir Winston Churchill, ölümle yaptığı u- zun mücadeleden yenik çıkmıştı. Kötü haber tez duyulur, derler. Da ha ingiliz radyosu bu haberi bildirip Beethoven'in Beşinci Senfonisinin ilk nağmelerini çalarken, bütün dünya m in yasını tutmağa başlamış Bilindiği gibi, bu nağmeler, İkinci Dünya Savaşı sırasında BBC'nin nazi işgali altındaki ülkelere yaptığı kısa dalga yayınların başlangıç sinyaliydi. Bu sinyal, bütün savaş boyunca, Churchill'in ünlü purosu ve sağ eli- nin "V" biçiminde açılan iki parma- ğıyla birlikte, nazizmin o karşısındaki insanların en büyük ümit sembolü ol- muştur. Ölüler hayırla anılır Churchill'in ölümü, bir haftadır bek- lenen bir olay olmakla beraber, bütün dünyada büyük bir üzüntü yaratmış- tır. Çok fırtınalı geçen hayatı boyunca politikanın bütün cilveleriyle karşıla- şan, kiminin sevgisini, kiminin hidde- tini kazanan bir insan için, dünyaya gözlerini kapadıktan sonra çeşitli söz- olağandır. o Nitekim arkasından da birikmiş kızgınlıkları dışarı vuranlar çıkmadı değil. Meselâ ölüm haberini veren Pravda, eski İngiliz Başbakanının Sov yetler Birliğine karşı açılan soğuk sa vaşın başlıca sorumlusu olduğunu ek- lemeyi de unutmadı. Pekin radyosu haberi hiçbir yorum yapmadan verdi. Bununla beraber, dünyanın hemen her 18 yönünde, Churchili'i öven sözler söy- lendi, yazılar yazıldı. Churchill'e yapılan oövgülerin en dikkati çekeni General De Gaulle'den geldi. Son yıllarda yazdığı hatıraların da eski İngiliz Başbakanına olan kır- gınlıklarını gizlemeğe lüzum bile gör- meyen De Gaulle, Kraliçe Elizabeth'e yolladığı mesajda, Fransanm İngiltere nin içinde bulunduğu matemi en de- rin şekilde duyduğunu bildirdi. Fran- sız Devlet Başkanı, Bayan Churchill'e gönderdiği mesajda da bu büyük in- sanın şahsında bir savaş arkadaşını ve dostunu kaybettiğini söyledi. Ni- hayet, bir gün sonra bir açıklama ya- parak Churchill'in cenaze töreninde Winston Churchill Bir rüzgârdı, geldi geçti.. bulunmak üzere bizzat Londraya gide- ceğini duyurdu. Churchill'in eski dost larından Türkiye Başbakanı İsmet İ- nönü de, bir mesaj yayınladı ve "İn- giltere Sir Winston Churchill'in şah- sında, bu asrın ve her zamanın büyük devlet adamlarından mümtaz bir ev- lâdını kaybetmiştir. Sönmesinden derin üzüntü duyuyoruz" dedi Churchill'in arkasından övgüde bu- lunanlar yalnız De Gaulle ile İnönü değildi. Başkan Johnson da İngiltere- nin yasına ilk katılanların arasına i. Eski Amerikan Başkanlarından ruman, Şek, Minder Dükü, Avareli Harriman ve daha nice tanınmış kimseler Londra- ya telgraflar yağdırdılar. Belçika Kra lı Boudouin cenazeye katılmak çin Londraya gideceğini açıkladı, Belçika Dışişleri Bakanı Paul Henry Spaak da eski bir dostun arkasından yaşlı göz- lerle konuştu. Hattâ Sovyet Başba- kanı Kosigin bile, Churchill'in yaptı- ğı işlerin büyüklüğünü ( belirtmekten endini alamadı. Şu satırların yazıldı- ğı sırada Sovyet hükümeti, Churchill" in cenaze töreni için Londraya önemli bir kişi yollamayı düşünüyordu. Krallara lâyık bir tören ene şu satırların o yazıldığı sırada yüzbinlerce ingiliz, geçmişi bin. yıla yaklaşan Westminster Hall'de Sir Winston Churchill'e son saygı göste- risinde (oObulunmağa (hazırlanıyordu. Churchill'in naaşı burada üç gün ka- larak halk tarafından ziyaret edilecek ve Cumartesi günü Saint Paul Kaced- ralinde Kraliçe ei in, krallık ailesinin ve dünyanın her tarafından gelecek devlet adamlarının katılacağı bir törenden sonra toprağa verilecek- tir. Bu törene üçbini aşkın insanın ka- tılacağı söylenmektedir. Churchill'in naaşının bekletileceği Westminster Hail, bundan on yıl ön- ce, yine Winston Churchill'in sekse- ninci doğum gününü kutlayanların se- vinç haykırışlarıyla dolmuştu. Oysa, bu Cumartesi günü, şimdiye kadar gö- rülmüş cenaze törenlerinin en muhte- şemine tanıklık edecektir. Kraliçe Eli- zabeth, hükümet ve Churchill'in aile- siyle birlikte eski Başbakana milli ce- naze töreni düzenlenmesi kararını al- bir paye vermiştir. İngiliz tarihini iyi bilenlerin hatırlattıklarına göre, şim diye kadar yalnız Wellington Dükü - Napoleon'un yenilgisinde en büyük rolü oynayan kumandandır— ve ünlü Başbakan Gladstone -bu önemli kişi de Osmanlı İmparatorluğunun yıkılışı m hazırlayanlardandır- böyle bir tö- renle gömülmüşlerdir. Bu iki tören gözönüne alınınca, Churchill'in cena- ze töreninin de uzun ve ince bir ha- zırlık devresi geçireceği anlaşılmakta- dır. Gerçekten, 14 Eylül 1852'de ölen ellington Dükü, toprağa ancak 17 Kasımda verilebilmişti.. Gladstone'un ölümüyle gömülmesi arasında geçen süre ise, dokuz gündür Hazırlanan programa göre, Churc- hill'in naaşı Saint Paul kilisesinden a- lındıktan sonra bir nehir taşıtıyla Thames nehrini geçecek, Waterloo İs- tasyonuna, oradan da demiryolu ile Blenheim sarayına götürülecektir. Bu AKİS, 29 OCAK 1965

Bu sayıdan diğer sayfalar: