28 Mayıs 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28

Mühalle muhtarı İle kütükler meselesini okonuşu- Senato seçimlerine çevresindeki halkın yeter derecede ilgi göstermediğinden şikâyet etti. de genel seçim- lere göre, ak çok kimse bu defa oyunu kullanamı- yacaktı. Bu, Ankaranın Yenişehir semtinin kalabalık ve aydın bir çevresinde cereyan eden bir olaydır. Muh- tarın sözlerini doğrulayan birçok haber, bu defa kü- tüklerde büyük eksiklikler olduğunu göstermektedir. Memleket meseleleriyle: yakından ilgili pek çok ta- nidığın da, zamanında, ihmal yüzünden, - kütükleri kontrole gitmediklerine ben tanığım. Bunlar bugün sistemi kötülemekte, nüfus cüzdanı ile oy kullanma ylıklar üzerinde nutuklar atmaktadırlar ama, iş işten geçmiştir ve birçokları bu seçimlerde de oylarını kullanamıyacaklardır. Oysa ki, bizim gibi eğitim görmemiş geniş halk kitlelerinin oy sahibi ol duğu demokratik ülkelerde aydının oyunun büyük önemi vardır. Bu bakımdan, memleketinin yarını üze- rine titreyen her aydının, kendi oyuna, en az, ışığın, okulun, yolun girmediği köy halkı kadar sahip çık- ması gerekir. Ne yazık ki böyle olmamış, büyük şe- hirlerin merkezlerindeki bu şehrin etrafım sa- ispatıyamamıştır. 5 Ha- Ziran gelip çattığında, korkarım ki, bu ilgisizlik vim oranda merkezlerde kendini gösterecek, bü defa da sandık başıma gitmeye üşenen veya sandıklarının ye- rini kolaylıkla bulamıyan aydin seçmenler -emleke- tin kaderi üzerinde söz söyleme hektanüdan bile bi- le feragat edeceklerdir, Aydın için seçimlerde oy kullanmamanm başka bir gerekçesi daha vardır: Siyasi pa şikâvetçi- dirler!.. Hiçbirisinin kendilerini tatmin etmediğini, edemediğini, hayal kırıklığına uğradıklarını o söyle- mekte ve sandık başına gitmeyerek, siyasi partileri çe dl — Kullanamadığımız Oylar — cezalandırdıklarını sanmaktadırlar. Oysa ki cezalan- dırdıkları kendi kendileridir, türk milletidir!.. 10 Ekim 1965 seçimlerinde kullanılmayan oylar, Türkiyenin bugün içinde bulunduğu keşmekeşe - se- bep olan oylardır. Eğer bu oylar kullanılmış olsav- dı, belki bugün her yurtseveri endişelendiren Siyasi ortam dana gelmiyecek, irtica, kaba kuvvet ve Atatürk düşmanı zihniyet bu derece cüret bulamıya- caktı. Türk aydınının, siyasi partileri topyekün mah- küm etmeden bir kıyaslama yapması ve er İyiyi ter- cih edip, Türkiyeyi Atatürk öncesine götürmek iste- yen kara kuvvetin içinde barındığı AP'ye vargücüyle karşi koyması, oylarıyla konuşması ve görevini yeri- ne getirmesi şarttır. Elbette ki diğer siyasi partilerin de pek çok hataları vardır ve zaman zaman aydının hayal kırıklığına sebep olmaktadırlar. Ama aydının bir görevi de, deneme döneminde bulunduğumuz de- mokratik hayatta başarının sağlanabilmesi için mü- cadeleye katılması, beğenmediğini düzeltmesidir. Oy kullanmak için bile parmağını kıpırdatmıyan bir va- tandaşın siyasi teşekküllerden tam bir mükemmeli- yet beklemesi mantıksızlık olur. Demokrasilerde fertlere düşen görevler vardır. Fertler bu görevleri. ni yerine getirmedikçe, kendilerine düşeni yapmadık- ça sorumluluktan Kaçıyorlar demektir. Şu halde, suç- lular arasındadırlar, Bu seçimler, iktidar değişikliği yapamıyacağı icin 10 Ekim seçimleri kadar önemli sayılmayabilir. Fa. kat iktidardaki partinin tutumunu değerlendirmek bakımından âdeta bir referandum mahiyeti o taşıya- caktır. Ancak, şunu da unutmamak lâzımdır ki, his- si ve geleneksel bir takım etkilerin istismarı ile oy kullanan büyük halk kitleleri, kısa süre içinde oyla- rını değiştirmezler. Bu defa seçimleri değerlendire- cek olan şev, daha çok, 10 Ekim 1965 seçimlerinde kullanılmayan oylardır. Eğer, bunlar bu defa oy san- dığına girecek olursa, geçen seçimlerin “Sürpriz At". ımı yola getirmek belki mümkün olacaktır. Jale CANDAN de kullanılmıştır. Derneğin .bir ö. ,gardrobu ile bütün gençkizların (o hetti. Dizden bir karış o vükardaki zelliği de sanat ( hayatına atılan; ve gençkiz ânnelerinin kalbini fet. (SEK renkli elbiseler, döpiyesler, ge yenç sanatçıları çevreye © tanıtmak ce elbiseleri gerçekten ilginçti ve ve'gelişmelerine yardımcı olmaktır. HERKES “Gel”, “Serseri”, “Pisi pisi", “Tülün volu”, “Bitmeyen Yol", “Yarasa”, Butik Demet “Trafik” gibi çok anlamlı isimler taşıyordu. - Mankenler Mine, Gül, Mevsimin modasına uygun ve o de e ucuz gümüş aksesu- a yn Demetin genç manken dim ettikleri çok genç ie daha da meydana çı kıyor, misafirler tarafından şiddet le alkışlanıyordu. Başkenti ziyarete gelen Butik Demete gelince, o, bir- kaç gün içinde hazırladığı şirin OKUYOR Nur ve Belma, elbiseleri zarif bir şekilde takdim ettiler ve defile so nunda Türk El Sanatları Derneği nin zengin bir gümüş işi satış yap- masını sağladılar. Fakat günün en şanslı kadını muhakkak ki Nilüfer Berkem idi. Türk El) Sanatları Der- neğinin en şık ve zengin kolyesini piyangoda o çekti. 28 Mayıs 1966