5 Kasım 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 14

YURTTA OLUP BİTENLER kük saçlı adama, âdeta tehdit eder- cesine, Bana baksana!.. Ben hayatta Gllukzi sana sendikacılık yaptır- mıyacağım! Seninle mücadele ede- ceğim! Beni her zaman ve her yer- de karşında bulacaksın. Şunu da söyliyeyim ki, Demirsoyu destekli- yeceğim, Türk- İşe girmene engel o- lacağım. Bunu bilmiş oll" dedi. İlk bakışta, bu iki kişinin, kozla- rını paylaşmaya hazırlandıkları ha- vasım veren olay, geçtiğimiz hafta- nın başındaki Pazar günü, saat 15.30 sıralarında, Beşiktaş PTT bina- sının altındaki Çam Düğün Salo- nunda geçti. Düz siyah saçlı adam, Türkiyenin en güçlü -12 milyon lira bütçeli- sendikalarından (Petrol-İş Sendikasının Başkanı Ziya Hepbir- di. Sert suçlamalara hedef olan eli bastonlu, beli korseli, dökük beyaz saçlı adam ise, 28-29 Nisan 1900 olay- larından sonra ve 27 Mayıs Devri- minden sadece 16 gün imce Mende- rese "100 bin işçimle arkanızdayım. Emrediniz, sokaklarda dolaşan ça- pulcu alayım darmadağın edeyim" şeklinde bağlılık telgrafı çekmiş o- Nuri Beşer idi. Henüz sekiz ylık Zonguldak milletvekili iken, Anadolu 'Kiübünde Türk Or- Nuri Beşer "Hatırla mâziyi..." dusuna hakaretten, önce, eski bir subay olan Selâhattin Babüroğlu- nun yumruğunu suratına yiyen, son- ra da, milletvekilliğinden kovulup, Ankara Cezaevinde hapis, Tatvanda sürgün cezasına çarptırılan Nuri Be- şer, elbette ki geçmişten ders alacak bir insan olamazdı. Birşeyler yapa- cak, olaylardan almış olduğu ters yönlü tecrübelerden faydalanacaktı. Alicengiz oyunu Nitekim, Ziya Hepbirin suçlamala- rına hedef Di in bir gün önce Likat-İşe -Türkiye Liman Kara Tahmil Tahliye İşçileri Send kası- üye olan Nuri Beşer, o gün, sendikanın genel kongresinde, ri deki bütün kurtlan dökmek firsatı- nı buldu. Uzun süredenberi ismi et- rafında dolaşan söylentileri de bu kongrede açığa vuran Beşer, açık a- çık, Türk-İş yöneticilerine savaş aç- tığını ilân etti. Ziya Hepbiri, ye dörtbir tarafından gelmiş olan 88 delegeye, âdeta kendisinin bir 'çö- mez'i gibi göstermeye çalıştığı için Hepbir tarafından azarlanan Beşer saatlerin 14.05 gösterdiği bir sırada, mikrofon başına geçerek: — Ben Türk-İşin tapusunu ver- me Sadece bir nöbet devrettim. Şimdi bu nöbete talibim ve dönece- ğim. Türk-İş öm iğına namzet oluyorum" Dört ane, her türlü mede- ni hakları elinden alınmış olan Be- şer, "Cevdet Sunayın 5 Ağustos ge- cesi imza ettiği Af Kanunu ile Nu- ri Beşer 1960 yılına dönmüştür" di- yerek başladığı bu konuşmasında, Edirneden Hakkâriye kadar bir ge- Zi yapacağını, bu gezinin masrafla- rım da sendikalardan alacağım söy- ledi! Salondaki delegelerin çoğun- luğunu tesir altına almakta da ge- cikmedi ve Türk-İşe dönebilmenin ilk adımı olan delegelik şansını da, bir gün soma seçilmek suretiyle el- de etti! Hiç yer! yokken. 28-29 Nisan o- laylarını tasvip etmediğini, fakat 27 Mayısın münakaşasını yapmak iste- mediğine de konuşmasında belirten Nuri Beşerin, aslında, türk işçisine alicengiz oyunu oynamağa başladı- gım, birkaç uyanık sendikacının ö- tesinde, kimse fark etmedi. Yaklaşan fe: Nuri Başlı Mİ sanbulda üç ay- danberi fasılasız olarak sendika- larla yaptığı temaslar dikkati çek- mekteydi. Eski Genel Sekreteri AKİS Mehmet Ali Sarının Likat-İş Sendi- kasında Türk-İş Kongresine delege seçildiğine göre, Mart ayında yapı- lan Türk-İş Kongresini, daha önce- den, olağanüstü kongreye götürmek için, İstanbuldaki büyük sendikala- rı kandırmaya çalıştığı obilinmek- teydi. Seyfi o Demirsoy Amerikada gezide -Beşerin deyimiyle "Miamide keyfinde"- iken, Türk-İşi ele geçir- mek istiyordu. Ama, evdeki hesap çarşıya uymadı. Onun bu oyununu sezen ve bir zamanlar en yakın dos- tu olarak bilinen Petrol-İş Başkanı, kendisine cephe aldı. Türk-İş ile hiç geçinemiyen Müskirat Sendikası bi- le Beşere rest çekti. Nuri Beşer, özlemini çektiği DP devrini işçiler arasında geri getir- mek ve eski İkbal günlerine dönmek sevdasından VAZESGŞ değildir. O, lediği gibi- umudu sendikalara bağlamıştır. Pek yalan- da "vefa borcunu ödeme" maskesi altında, Anadolu sendikalarını geze- cek ve "onları Türk-İş aleyhine kış- kırtacaktır. Üç ay önce, Liman-Dok Sendikasında, mubayaa işlerine bak- makta olduğu görevden esrarengiz bir şekilde uzaklaştırılan Nuri Be- şer, Türk-İşin ensesinde bir çıban olma yolundadır. Türk- İş yönetitile- rinin -Genel Sekreter hariç- €ri- kada oluşu, şimdilik, Beşerin en bü- yük avantajıdır! Ziya Hepbir "Dinsizin hakkından.." 5 Kasım 1966