5 Kasım 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 8

5 Kasım 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 8
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER def, Kurultayın işaret ettiği gibi, li- derimiz İnönünün izinde ve Teşkilâ- ta inmek olacaktır. Sanırım ki bu rilmesi olmuştur. İtidal isteyen dönem sayın arkadaşlarımız, tevdi edilen önemli Bu gelişme, sürtüşmelere yol aça- bilir. CHP'li parlamenterler, öf- kelerini tatmin hevesini üzerlerin- kendilerine görevi büyük Bu berberden bu traş.. Çürük malzemeden iyi malın çıkmayacağı gerçeği, bugün Türkiyede, radyo dinleyen milyonlarca insanın önünde hergün dört posta doğ- rulanmaktadır. Modern radyoların cam mesabesindeki Haberler Bül- teni, şimdi bir de "Hem İsayı, hem Musayı darıltmamak" gayreti ek- lendiğinden, büsbütün tadsız, anlamsız ve ruhsuz olmağa başlamıştır. "Özerk Radyo" sanki bir protokol cetvelidir. Bir ara, haberler değer- lerine göre sıralanırken, şimdi habere konu teşkil eden zâtın proto- koldeki yeri, haberin sırasını tâyin etmektedir. Meselâ, Cumhurbaş- kanı Sunay bir diploma töreninde bulundu, Başbakan bir hastahane açtı, Genel Kurmay Başkam birlik denetledi, Dışişleri Bakam "üç gün sonra Kıbrısa müdahale edeceğimizi" söyledi, değil mi? Bu ö- nemli haberi işitebilmek için. baştaki bütün o yaveleri dinlemek mec- buriyeti vardır. Buna, radyo dilinde "habercilik" değil, olsa olsa, argoda yağcılık" derler. "Özerk Radyo", şimdi her akşam, tıpkı eski zaman radyosu gibi, "Bakanların tetkik seyahati" ni, hiç bir anlam taşımadıkları, hele haber değerleri sıfır olduğu halde, uzun uzun vermektedir. Bari bunu da doğru dürüst yapsa... Hayır!.. Haberler Bülteni, Bakanların adlarını bile şaşırmaktadır. Bültencilerin elinde, Bayındırlık Bakanı Tarım Bakanlığına, Tarım Bakanı İmar Bakanlığına kolaylıkla otu- ruvermektedir. Özerk Radyo" nun ne halde bulunduğunu anlamak için, bir ak- şam bültenini ertesi sabahki gazetelerle şöyle bir karşılaştırmak lâ- zımdır. Ciddi gazetelerin önemli gördükleri haberlerden hemen hiç biri radyodan verilmemiştir. Buna karşılık, gazete sekreterlerinin se- pete attıkları haberler, Haberler Bülteninin incileridir. Bir "Özerk Radyo", itibarını işte böyle yitirir. T.R.T'ye yapılan saldırılar, bu saldırıların maksatları ve mahiyetleri çok iyi bilindiği için; bütün bir ilerici cephe tarafından def edilmiştir. Ama T.R.T. buna lâyık olmaktan her geçen gün biraz daha uzaklaşırsa, habercilik gö- revini dahi yapamaz, âdeta bir devlet bülteni haline gelir, kişisel arzular bültenleri etkiler, hattâ bir takım yılışıklıklar rol oynamağa başlarsa, dinleyici de, radyonun tarafsızlığının savunucuları da on- dan yüz çevirir, omuz silkmeğe başlarlar. Fakat, Radyonun bu durumunda şaşılacak bir yön bulunmaması gerekir. Radyonun haber servislerine bakanlar, değerlilerin yanında, basının en değersiz ve hiç bir yerde dikiş tutturamamış elemanlarını da orada âdeta kümelenmiş bulacaklardır. Eh, bu berberden de ancak bu traş çıkar. Ama, bizim başımıza da yazık değil mi? bir başarı ve tesanüt havası içinde yürüteceklerdir.' Sonuç hem Senato Grupunda ve hem de Meclis Grupunda Kurul- tay öfkelerinin bir galibiyetle gide- 8 den atamamışa benzemektedirler. Hele Feyzioğlu, kendi kendini yiyip bitirmek için kesin kararlı görün- mektedir. Ama, Grup yöneticiliğine seçilenlerin, intikamdan hiç vazgeç- AKİS meseler bile, çelmelerden Çünkü çizilmiş ve en yetkili organ tarafından tasvip edilmiş bir politi- kadan sapmak onlar için mümkün değildir. Bu yol ise ne kendileri, ne de parti için yararlıdır. Ama kısa süre içinde hislerini ozapteder ve bulutları dağıtırlarsa, partinin ba- şarısında payları olacaktır. Üstelik, seçilenlerin başarısını çelmelerle ke- sin olarak engellemek de ellerinde değildir. Nitekim bu sonuç, Ecevit ekibi için sürpriz sayılmamıştır. Ku- rultaydan başarıyla çıkan ekip, el- bette, karşı grupun harekete geçece- ğini tahmin ediyordu. Pazartesi ak- şamı Genel Başkan ile temas eden Merkez Yönetim Kurulunun hiç bir aday ileri sürmemek karan biraz da bu tahminden ileri geliyordu. Genel Başkan, Grup ve Genel Mer- kez ilişkilerinin tam bir tesanüt ha- vası içinde olmasını o ârzuluyordu. Genel Merkez takımı, bu arzuya uy- gun hareket etti. Kaçak yine, Feyzi- oğlu geriliminden geldi. Bunu Orta- nın Solu mücahitlerinden Fikret Gündoğan şöyle dile getirmektedir: yapabilecekleri, gizli ileri geçemiyecektir. — Onlar suni usüllerle salon çi- çeği ri istiyorlar. Biz ise, tohumlarımızı kırlara serpmişiz!" Olayların , akışına engel olmak, Teşkilât taralından da benimsen- miş bir politikayı tersine döndür- mek isteyenler, birgün elbette ki muallâkta kalacaklardır. Zararları kendilerine çok, partiye ise az ola- caktır. Ana muhalefet partisindeki bu mesele herhalde halledilecektir. İç meselelerini mümkün olduğu kadar çabuk halletmiş bir CHP de, Mecli- sin bu kritik dönemi için elzem- dir. Salı günü Meclis, bu şarılar içinde çalışmalarına başladı. CHP bir kurultaydan geçmiş ve bunun normal meselelerini yaşamıştır. İk- tidar partisi ise kısa süre içinde bir büyük kongreden geçecektir. Temen- ni edilen, iç meselelerin rejimi ya- ralayacak şekle osokulmamasıdır. Meselâ Demirelin Seçim Kanunu ü- zerindeki mutedil faali, sadece, mü- il geçireceği büyük kongre ön- cesinde Muhalefetle ikinci bir cep- he açmamak için takınılmış geçici bir tutum ise, son ümitler de boşu- na demektir. 5 Kasım 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: