5 Kasım 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 32

5 Kasım 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 32
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TİYATRO Ankara “Ecinniler" başladı Devlet Tiyatrosu, mevsim başının en önemli oyunlarından birini Büyük Tiyatroda temsile başladı: "Ecinniler". Dostoyevskinin ünlü romanını, Nobel Edebiyat Ödülünü kazandık- tan pek az sonra, henüz genç dene- cek bir yaşta -bir otomobil kaza- sında- ölen fransız düşünürü Albert Camus tiyatroya kazandırmıştın Camus'nün dünya görüşü ile Dosto- yevski kişilerinin dünyası arasında- ki yakınlığı bilenler, şimdiye kadar kimsenin cesaret edemediği bu güç işi -"Ecinniler"i sahneye çıkarma işini- onun göze almış -ve başarmış olmasına pek şaşmıyacaklardır. Ahmet Muhip Dranâsın dilimize çevirdiği "Ecinniler"i Mahir Canova sahneye koymuştur. Refik ve Hâle Erenin dekor ve kostümleri içinde oynanan oyun -tam dört saat sür- düğü halde- genellikle beğenilmiş, bellibaşlı orollerde Macide Tanır, Muammer Esi, Suat Taşer, Nihat Aybars, Saim Alpago ve Işık Yener- sunun başarılı icraları geniş bir ilgi uyandırmıştır. Kayseri Tiyatrosu açıldı Bir süredenberi hazırlıkları yapıl- makta olan Kayseri Tiyatrosu, geçtiğimiz hafta Cuma akşamı, Dev- let Tiyatrosu sanatçılarının verdik- leri "Kral Oidipus" o tragedyasıyla açıldı. Tiyatro, Kayseri halkından yardımlarla I milyon 300 bin liraya malolmuştur. İzmir, Bursa ve Adanadan son- ra, dördüncü bölge tiyatrosu olarak Devlet Tiyatrosunun yönetimine ve- rilen Kayseri (o Tiyatrosunda, açılış gecesi şerefine bir defa için oyna- nan "Kral Oidipus"u Jean Anou- ilh'un -mevsim başında İzmirde çı- karılmış olan- "Papatya Falı" izledi. Cahit Külebinin dilimize çevirdiği, Ragıp Haykırın sahneye koyduğu -ve baş rolünü oynadığı- bu nükte ve hiciv komedisi Kayseride bir sü- re oynanacak, sonra -büyük bir ih- timalle Eskişehir Tiyatrosunun sah- nesine ilk oyun olarak geçerek- baş- ka bir eserle yer değiştirecektir. 32 Oyun: "Kaktüs Çiçeği" ("Fleur de Cactus"); Komedi, 2 perde Yazanlar: Barillet ve Greay. Çeviren: Asude Zeybekoğlu. Tiyatro: Devlet Tiyatrosu ÇÜsüncü Tiyatro). Sahneye koyan: Şahap Akal Dekor-Kostüm: (Hüseyin Mumcu. Konu: Çoğu bulvar komedileri gibi "Kaktüs Çiçeği" de bir çapkın- lık hikâyesini işliyor: genç, yakışıklı ve bekâr bir dişçinin çapkınlık hikâyesi... Bu hikâyeyi ilginç kılan -ve yatak vodvillerinden ayıran-, iş- lenişindeki sadelik ve zarifliktir. Kendinden çok genç bir kıza gönlünü kaptıran -bir "emniyet" supabı olarak da onu evli ve çocuklu olduğu- na inandırmış olan- donjuan dişçi, müşterilerinden sevgililerine kadar her şeyi ile ilgilenen, karşılaştığı güçlükleri yenmesine yardım eden ve, belki farkında olmadan, kendisini en gerçek sevgiyle seven sekreteri- nin meziyetlerini -özellikle bu gösterişsiz, mütevazı kızın sade giyinişi ve gözlükleri altında saklı kalan- güzelliğini ofarkedememiştir. Ama "Kaktüs" de birgün çiçek açacak ve ona, yanıbaşındaki mutluluğu pek uzaklarda aramıya kalktığını anlatmakta gecikmiyecektir. Oynayanlar: Zeliha Berksoy (Antonina), Raik Almaçık (Igor), Ay- ten Gökçer (Mm. Stephane), Kerim Afşar (Julien), İlkay Saran (Mm. Benchol), Erol Kardeseci (Cochet), Melek Tartan (Boticelli'nin İlkba- harı) v.s. Beğendiğim: Hüseyin Mumcunun havalı dekorları içinde Şahap A- kalının ağırbaşlı olduğu kadar tempolu, akıcı sahne düzeni. Zeliha Berksoyun -belki gerektiği kadar "rahat" görünmemekle beraber- tatlı, Kerim Afşarın -yer yer "Kahvede Şenlik Var"daki oyununu hatırlat- makla beraber- sıcak ve inandırıcı oyunları. Raik Alnıaçığın, İlkay Sa- ranın, Melek Tartanın ve Erol Kardesecinin çizdikleri güzel tipler. Ama asıl, Ayten Gökçerin, yumuşaklığı içinde çok ölçülü, ifadeli ve değişik- liği içinde çekici kompozisyonu. Beğenemediğim: Eserin, yazıldığı çağın özelliklerini, rengini olsun yansıtan "kalıcı" bir yönü olmayışı. Sonuç: Alelâdeliğe düşmeden -gözleri ve kulakları incitmeden- gül- düren, zevkle seyredilen, ahenkli bir oyun. Naciye FEVZİ Üçüncü Tiyatroda "Kaktüs Çiçeği" Oyuna söz yok! 5 Kasım 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: