23 Temmuz 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28

23 Temmuz 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 28
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Tüliden haberler Ihtilâller eskiyor Temmuz, bir bakıma ihtilâl ayıdır. Onun için, Temmuz ayında bir- çok memleket, ihtilâllerle değişen rejimlerinin bayramını kutluyor. Geçtiğimiz hafta, Fransanın ulusal bayramıyla Irak ihtilâlinin yıldö- nümü aynı güne rastladı. Fransa- nın güzel sefiresi kokteyl saatinde, ıraklılar da akşam yemeğiyle misa- firlerini ağırladılar, tebrikleri ka- bul ettiler. Fransız Büyük Elçiliği- nin güzel bahçesinde başkent sos- yetesinden politik diplomatik, sos- yetik bir kokteyl dalgalandı. O gün Mecliste Yassıadalıların, örtülü ö- denek borçlarının affi çıkmıştı. Bir- çok politikacının yüzünde bu affin yankıları vardı. Kiminin gözünün i- çi gülüyor, kimi kürsüde o söyliye- mediklerini Oo kokteylde o anlatıyor, kimi de akşam saatinde Atatürk Bulvarında yürüyüş yapan Mehter Takımıyla “Tanrı Türkü Korusun" pankartını taşıyanların yorumunu yapıyordu. Bu politika konuşmala- rı olmasa, doğrusu, kokteyller çok daha sıkıcı olacak. Fransız Büyük Elciliğindeki ka- dınlar birbirinden şıktı. Hepsi şi- fonlar, emprimeler içindeydi. oKi- mi şapkalı, kimi şapkasızdı. Yalnız, Dışişleri ailesinin kadınları bi- raz yorgun ve şaşkın görünüyor lardı. Durmadan misafir ağırla- mak 'kolay değil, denilecek ama, sebep bu değildi. Şaşkınlığın sebe- bi, İhsan Sabri Çağlayangilin, baş- kâtip ve müsteşarlarla ilgili (Oka- rarnamede yaptığı değişiklikti. Ge- nel müdürler, bir süre sonra çıka- cak elçiler kararnamesinde başla- rna geleceği düşünerek, arpacı kumrusuna dönmüşlerdi. Irak Bü- yük Elçiliğinde de gecenin başlıca konusu buydu. Tanışma çayı Bişi ailesinin 1 numaralı kadı- nl. yangil, 2 numaralı kadini Necla Kuneralp şerefine bir çay verdi. Bakanlığın bütün kadın- ları bu çayda yer alarak, yeni Sek- reterin eşini tanıdılar. Necla Ku- neralp çok güzel de değil, çok şık da 28 değil. Hattâ, moda ile pek ilgisi ol- madığı da söylenebilir. Fakat hoş kadın. Samimi, kendine güvenen, yerini dolduran bir hali var. Koca- sı Kuneralp de öyle. Elinde basto- nu, kokteyllerde, yemeklerde ayağı hafifçe aksayan bir Genel Sekreter. Fakat kafası hiç aksamıyor. Basto- nuna dayansa da, rahat, dimdik bir adam, çetin ceviz cinsinden bir dip- lomat. Tanışma çayı münasebetiyle, Ha- riciye Köşkünün terasında başkent sosyetesinin en güzel kalabalığı top- landı ve çay boyunca son kararna- letvekilleri ve senatörleri de çok methediyorlar. Bu balomdan, değiş- mesi o kadar kolay görünmüyor. Çünkü elçilik bekliyen çok olsa bi- le, elçi niteliğini taşıyabilenler o a- zınlıkta ve Bonn Büyük Elçiliğine a- day bulmak da hayli güç. Ah bu övünmeler! İstanbul sosyetesinin şimdi koyu 'li olan kadınlarından, eski bir Bakan eşi, bugünkü Başbaka- kan, vaktiyle kocasının maiyetinde çalıştığını söylemekle pek övünüyor. Hattâ, övünmekle de kalmayıp, Necla Kuneralp, Dişi bir üçgen... menin dedikodusu yapıldı. Gönüllerde yatanlar Alman Dışişleri Bakam Schröder ile gelen Bonn Büyük Elçimiz Ziya Müezzinoğlunu görenler he- men bazı sorulara takıldılar: Mü- ezzinoğlu acaba Bonn'a dönecek mi, yoksa yerinde mi kalacak? De- gişirse, yerine kim gidecek? Dışiş- leri Bakanlığının yıldız diye tanı- nan genel müdürleri arasında gön- lünde Bonn Elçiliği yatanları tanı- mayan yok. Fakat Ziya Müezzinoğ- lunu Bonn'dan yolu geçen AP mil- Yasemin Bankaya ve Lâle Kura AP'nin başıyla bazı çevreler arasın- da bir köprü kurmağa çalışıyor. A- ma, köprülerin altından seller geç- miş. Bazı çevreler bu gayrete fena halde kızmışlar. Eski Bakan eşi İ- sayı da, Musayı da memnun edeme- MİŞ, müthiş sinirliymiş, diyorlar. İs- mim yazmağa lüzum var mı aca- ba? Gönül kimi severse Gölbaşında yapılan bir otel baskı- nı, diplomatik çevrelerin doğulu kanadım biraz karıştırdı. Kavaklı- derede görevli bir başkomiserin es- 23 Temmuz 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: