8 Ekim 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 16

8 Ekim 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 16
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

ni yapıyordu, o sıralarda yabancı gazeteciler Türkiyeyi doldurmuş olduğundan kendisiyle sık-sık görüşüyorduk ve genç kadın Atatürk Bulvarının tam üstünde oturuyordu. "— Ben Leylâ Çambel, Metin bey.." dedik- ten sonra yarı ingilizce, yarı fransızca konuş- maya başladı. Biraz evvel evinin önünden tank- lar Çankayaya doğru çıkmışlardı. Cumhurbaş- kanının durumunu bilmiyordu. Fakat Koralta- nın tevkif edildiği muhakkaktı. Bayarın da ele geçtiğini birisi telefonla bildirmişti. Demokrat iktidar her halde devrilmişti. Leylâ Çambel sözlerini tekrar türkçe bağladı: "— Mutlu olsun.. Kutlu olsun.." Telefon kapandıktan sonra bir süre öyle kaldım. Uykum tamamile geçmişti. Gerçi, De- mokrat İktidar devrilmişse Leylâ Çambel ni- çin ihtilâl haberini yarı fransızca, yarı ingiliz ce vermişti ? Ama genç kadının öyle bazı tuhaf huylarının bulunduğunu da biliyordum. Hem, telefonları dinleyen İktidar söylenen ingilizce- ye fransızca sözleri mi anlamayacaktı? Yatağımdan kalktım ve pencereden soka- ğa baktım. Gün ağarmak üzereydi. Telefonlar- da verilen haber doğruydu: Hem İsmet Paşa- nın evi, hem bizim ev süngülü askerler tarafın- dan kordon altına alınmıştı. Kaldırımın üstün- de bir general ile bir yarbay dolaşıyorlardı. Ya- rım dakika içinde sırtıma bir gömlek, ayağıma bir pantalon ve ayakkabı geçirerek aşağıya in- dim, mutfak kapısından bahçeye çıktım. İki ev arasında, bahçeden geçen bir yol bulunuyordu. Fakat dışarıya adımımı atmıştım ki genç bir Harbiyelinin makineli tabancasıyla burun bu- runa geldim. Harbiyeli “Gir içeri!. Yasak.." di- ye bağırdı. Sonra yüzüme dikkatle baktı, ta bancasını indirerek: "— Affedersiniz, tanıyamadım. Buyrun.." dedi. Bu sırada general -bir Tuğgeneraldi- beni görmüştü. Bahçeye girdi ve yanıma geldi. "— Hayrola Paşam " diye sordum. General kendisini takdim etti. Tuğgeneral Gani Güvenerdi. Ordu idareyi ele almıştı. Ken- 27 Mayıs günü Ankarada 1 numaralı ev, İsmet Paşanın Ayten Sokaktaki eviydi. O gün, halkın İsmet Paşadan başka kimseden haberi yoktu. İhtilâli yapanlar bilinmiyordu. Cemal anl meçhulüydü. Üstelik, onların bulunduk! dolayı, hemen bütün arı yer sıkı n Sokağa geldi ve İsmet Paşaya emsali az görülen bir teza- Gürsel ise, henüz küt- güvenlik kordonlarının ortasındaydı. hürat yaptı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: