8 Ekim 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 29

8 Ekim 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 29
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS m zamanda da medeniyet! O da, ga- liba sizde yok.." Kadro tamam değil Melih Caculi, Polo Kulübü açtı. Fa- kat açılış kadrosu tamam değil- di. Çünkü İstanbul sosyetesi turizm devrini yaşıyor. Yazlıktan dönenler, havaalanında buluşup, Avrupanın büyük şehirlerine gidiyorlar. Kimi çocuğunu okula yerleştirmeğe, kimi de valizini yerleştirmeğe... Nur Kır- can ve Nuşin Sadıkoğlu kardeşler birkaç gün önce döndüler. Doğrusu, ikisi de birbirinden şık. Fakat İstan- bul, henüz şık mevsime girmedi. Polo Kulübünün açılışında da bü- yük bir şıklık yoktu ama, herkes birbirini özlemiş olacak, gece iyi geçti Bıldırcın bolluğu Atiye ve Adnan Demirci, gümüş yıldönümlerini, biraz geç de ol- sa, kutladılar. Fakat Anadolu Kulü- bünde değil de, Süreyyanın Bebek- teki restoranında... Demirci çifti, dostlarını iyi ağırlayabilmek için restoranı kapatmışlardı. o Misafirle- rini önce barda ve küçük salonda kabul ettiler, sonra içeriye, masala- ra geçildi. Atiye Demirci siyahlar giymişti ve sanki "gümüş" değil, “altın gecesi"tideydi. Doğrusu, Sü- reyya da, gümüş yıldönümüne uy- gun bir dekor hazırlamıştı. Mehta- bin güzelliğini verebilmek için kar- sıdaki lâmbaları bile söndürmüştü. Büyükadadan büyük bir grup, Min İpekçiler, Sarperler, Emine lu, Reşiha Vali, Adnan Tüfekçi ve eşi, Tunç Tüfekçi ve eşi, Orhan Di- rik, Erdem İlmen grupları, gümüş yıldönümünü bıldırcınlarla kutladı- lar. Çünkü İstanbul bugünlerde bıl- dırcın devrim de yaşıyor. Hattâ, bıl- dırcın yüzünden bazı partilerin da- vetlileri 'de özür diliyor, avcılığı ter- cih ediyorlar. Ercüment acan, Refik Erduvan ve Sırrı Hitay, son zamanlarda hiç bir yerde görünmü- yorlar. Küçükçekmecede kiraladık- ları av evinden, her allahın günü, bıldırcın vurmağa çıkıyorlar. Perdelerin önü-arkası Geçtiğimiz hafta İstanbul tiyatro- ları perdelerini açtılar. Arena- dan soma Dormen Tiyatrosu, sonra da Kent Oyuncuları, tiyatroseverleri salonlarında topladılar. İstanbul ti- 8 Ekim 1966 yatroları arasında şıklık rekorunu Dormen kırıyor. Herhalde, sahibesi kostümcü ve dekoratörleri ise sos- yetede şıklıklarıyla tanınmış kadın- lar olduğu içindir. "Buğun git, ya- rın gel" oyununda da Güler Eren- yol gecenin en şık kadınıydı. Fakat Güler Erenyolun şıklığı gardrobu- nun zenginliğinden ileri ogelmiyor. Aynı elbiseyi veya tayyörü uzun Za- man, aksesuarım değiştirerek, bü- yük bir zerafetle taşıyabiliyor. Aynı şeyi Muzaffer Erenus için de söyle- ii mümkün. Yanık teni, güzel to- uzu, kırmızı elbisesiyle Erenusun değişmeyen bir şıklığı ve güzelliği evla Süren, dekorlarla uğraş- maktan kış mevsimine dönememiş, beyazlar giymişti. Bu mevsimi mor açan, Nişanta- şında Melda Butiğin açılışında da mor modasını destekliyen Gülriz Sürüri de prömiyer gecesi siyaha dönmüştü. Kent Oyuncularının ilk oyununda Yıldız Kenter bulunama- dı. Galiba, bir müzikal ooynamağa (AKİS: 341) TÜLİDEN HABERLER hazırlanıyormuş. "Pembe Kadın"da sesini duyurmaktan çok yorulan hançeresinin tedavisi için Londraya gitmiş. Kent Oyuncularının oyunundan çıkanlar, Hakkının Yerinde buluş- tular. Böylece, yaz sonunda uykuya yatan İstanbul iyice canlandı Bu haftanın başında Fikret Hakan da Vali Konağındaki evinde büyük bir parti verdi. Her çeşit insanın bulun- duğu bir kalabalık, yakışıklı aktö- rün yeni dekorladığı salonlarda e laştı, Fikret Hakanın eski, yeni v müstakbel sevgilileri birbirleriyle heyecanlı bir yarışa girdiler. Göç başladı Yaz tatilini Yeniköyde, Avni Meser- retçinin evinde geçiren Suudi A- rabistan Kraliçesi, geçtiğimiz hafta İstanbuldan ayrıldı. e Prenses Esra Bereket de bir hafta önce Hindista- na uçtu. Büyük şehrin misafirleri yavaş yavaş gidiyorlar, ama güzel prensesler henüz Parise dönmediler. e, ara sıra Hiltonun rotise- risinde ve Bebekteki Süreyyada gö- rünüyor. Yanında, oğlu Prens Ah- met var. Güzel Prensesi görenler, hâlâ seyrine doyamıyorlar. Fakat, ne de olsa, İstanbulun güzel deko- runda eskimiş sayılıyor ve artık, es- ki ilgiyi uyandırmıyor. Eğlenceli kongreler Milli Tıp Kongresindeki o çalışma- ları gazetelerden izlemiş olanlar, herhalde bir hayli oeğlenmişlerdir. Doktorlarımız, akla gelmedik cev- herler ortaya attılar. Meselâ, genç- liklerinde flört eden kadınların bu- namadıklarından doğum kontrolü- nün amerikan icadı olduğuna kadar çeşitli iddialar, çeşitli oyorumlar... Bu arada, kongre üyeleri de İzmir- de iyi vakit geçirdiler. Efes Oteli sa- lonlarındaki okokteyller (o birbirini kovaladı. Yalnız, otel (o yöneticileri güç duruma düştüler. Çünkü, otelin muhteşem havuzuna atılan bardak, tabak ve şişelerin tabak ve bardak sıkıntısına sebep olması bir yana, havuzda yüzen yabancı turistler de rahatsız olduklarını söylediler. Otel idaresi havuzu temizletince, beşyüz kadar tabak ve bardak çıktı. Eh, tu- ristlerin de hakkı yok değil. Havuz diye, tabak ve bardak deposunda üzmek, doğrusu pek de hevesleni- lecek bir şey olmasa gerek. 29

Bu sayıdan diğer sayfalar: