4 Mart 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 9

4 Mart 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 9
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Milleti Direnecektir bunların aracılığı ile gerçekleşebilir. Çünkü bugünkü İktidar esas bakımından, toplu- mun gelişme sgüdüsünün ve ihtiyacının hacmidir. Bu; r, toplumun, geleneksel ear kad- rosunu aşmasını "istemez . Binaenaleyh buna yol aça- cak olan kişi hürriyetlerinin de -buna yol açacak bi- çimde- kullanılmasını istemez. Bugünki İktidar, kişisel hürriyetlerin, kişi ego- izmlerini aşarak -ve binaenaleyh kişi hürriyetlerinin toplum yararına; kullanılarak- toplumu uyarma yö- nünde kullanılmasına, böylece bir toplumsal hare- ketlenme yaratılmasına karşıdır. Bugünkü İktidarın bir ideolojisi vardır. Bu, kişi- yi uyanmamışlık içinde tutmıya sevkeden bir az ge- lişmiş ülke sn mar ir (az mii ülkelerdeki endividüalizim, hiç bir şeye sahip olmıyan kişiyi ken- di başına bırakarak onu, derin emmi | içinde tutma sonucunu verir). Bu ideoloji aynı zamanda, en , Sosyetenin dürtücü, harekete geçiri- ci i gücü olmasını da önlemek üzere, toplumsal yapıda eri istemeyen, geride ş kurumlara ül durgunluk, duruculuk, tutuculuktur. İşte bugünkü İktidar, böyle bir ideolojinin itişi ile, Türkiyede sınıflar, zümreler bir edebiyat, bir fik- riyat bir Eğ e istemez. Var olan düze- nin İçindel eki sınıflar ve zümreler dengesini olduğu gibi tutmak li Onun i için de bu son tasarı ile, me- rak edici, tecessüs duyucu ve araştırıcı zekânın sınıf- lar ve zümreler üzerinde durmasını, bilgisini geniş- letmesini, bu sınıflardan bazılarının geliştirilmesi prensiplerini araştırmasını ve bulduklarını uygula- maya sürmesini önlemek ister. İşte bu tasarı ile getirilmek istenen sınırlamaların ve cezalam: gerçek nedeni budur. Böylece, bu tasarı ile, sınıflar ve zümreler sos- yo - politiğine, sosyo - ekonomiğine değinen konular- da uyanma istidatları gösteren türk toplumunu uya- racak hak ve hürriyetlerin -üniversiteler içinde bile- kullanılması yasaklanmıştır. Bu vak ar tümdür. Normal bir ame ea aşmıştır. Sınıfların ve zümrelerin; kişi yal adalet ilkeleri ile bağikişımayıni şimdiki ik iktisadi ve sosyal bakımdan engelli durumunu kavramaya ve bu durumu engellerden kurtarmaya imkân verecek bütün hak ve hürriyetleri kapsamaya kadar gitmiştir. i Anayasamız, tanı tersine, mevcut sınıfla rm, zümrelerin, kişi huzuru ve sosyal adalet ilkeleri ile bağlamaya pe yü sosyal, hattâ siyasal engel- lerini e mreder Bu bu konulardaki hürriyetleri tam kul- kanma ŞE yerine gelebilir. TI — Tasarının hukuksal durumu: Tasarı, sosyal gir mili bütünlüğü, u düzenini ve milli güvenliği s. ve korumanın yolunu, sınıflar ve zümreler arasındaki ilişkileri olduğu gibi tutmada görüyor. Tasarıya güre Türkiyede bazı sınıflar ve zümre- ler vardır. Bunların elde ettikleri yerler, üstünlükler, imti vardır. dır işte, tasarıya göre bunlar olduğu gibi kalmalı- 4 Mart 1967 Prof. Bahri SAVCI Bunun için de bu sınıf ve zümreler birbirine dü- şürülmemelidir, eza e Bi Bine düşmemelidir. Birbirlerini kötülememelidir. lerinin üstünlüklerini bölücü faaliyetlere SİLİNME lidirler. Sonra tasarı, toplumsal düzenimizi komünizme karşı korumak bahanesiyle bazı fiil ve faaliyetleri de komünizmi benimsetmeğe, beyendirmeğe matuf fül- ler sayma tehlikesini de getirmiştir. Burada komünizm üzerine bir spekülâsyon yap- madan Ortaya çıkan durumun muhakemesi şudur: Bizim yasamızda mevsuf bir durum içinde mevcut olan bir komünizm teşhisi yapılmamıştır. Bi- naenaleyh somut olarak bir komünizm suçunu tavsif edip ortaya çıkarmada kanun koyucular, hukukçular, hâkimler pek büyük zorluk çekerler. Hele müphem ve şâmil terimlerle yapılmış m formülasyon içinde hâkimleri komünizm takibatına zorlamak, işi yokuşa sürmek sonucunu verir. Bu, tüm hürriyetlerin kısıldı- ğı bir faşizmi arayış olur. Bu karanlığa rağmen, bizim sistemimizde yine de bir aydınlık vardır. O da şudur: Anayasamız, her hal- de özünde mahfuz tutulması emri ile mülkiyet, mi- ras, CE çok parti rekabetine dayalı genel seçim ve muhalefet unsurlarına Eye bir hukuk ve sosyal d devlet eğimini Aramış şte bizde korunması gereken, bu unsurlarıyla Girili bir hukuk devleti, bir sosyal devlettir. Yola somut bir tavsifi mevcut olmıyan bir komünizm suçu ihdas edip siyasal - - - sosyal - ekonomik yapının eleşti- risini yapac: etme sonucunu ge- tirecek formülâsyonlara gidilemez. Buna gidildiği tak- dirde, tavsifi Anayasada mevcut olmıyan bir kavram, özel kanunlarla, bir iktidar oligarşisinin iradesine gö- re, sübjektif yolda develope edilmiş olacaktır. Bu da, düşünsel ve sosyal inşaları önleyecektir, Sosyal dev- letin gelmesi için gerekli iktisadi - sosyal engellerin sı mümkün olmıyacaktır. Yapılabilecek olan; Anayasanın mahfuz tuttuğu unsurları -ki yukarda gös- terdik- op ceza mevzuatı formülâsyonlarına gitmektir. IV — Sonuç: Fakat bu yola gidilmiyecektir. Gidilmemektedir. Ya pılmakta olan ve yapılacakları > göstermek mümkündür. — Devlet ve kalkınma ” masraflarım, yukarda söylediğimiz ideoloji dolayısıyle alt sınıfların omuz- larma yükliyerek, onlasın ekonomik gücünü yitirte- ame ve böylece, onları, egemen sınıflara daha tâbi du- sokacak bir iktisadi gidiş. b — Buna direnme bilincini verecek bütün dü- şünsel akımları reaksiyon gelişmelerini davet edici hak ve hürriyet tatbikatları e de yasaya ay- kırı ceza mevzuatı yoluyla c — Ve fakat bütün MM da Türk ulusunun önce yargıçları yoluyla, sonra da, kendi derin deni- zindeki potansiyel güçleriyle direnmesi. Bu sebeple türk halkının demokrasisini koruma içgüdüsü bu kanuna da direnmesini getirecektir: Türk ulusu bu kanun ile toplum arasında bir değer- ler ve duygu intibaksızlığı yaratacak, onu ölü hüküm haline getirecektir.

Bu sayıdan diğer sayfalar: