22 Ekim 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 31

22 Ekim 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 31
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS ten Süreyya Ağaoğlu hiç bir zaman iyi bir hatip olamamıştır. Hanımlar toplantısının erkek hatibi de Prof. Cihat Abaoğluydu. Tıp Fakültesi De- kanı emrivaki karşısında konuştu ama, hatipliğine doğrusu söz yok- tu. Fakülte öğrencilerinin kitap me- selesini anlatırken bütün kadınla- rın yüreği sızladı!. Dernek üyeleri, bu meseleyi hale-yola koymak üze- re olduklarını müjdeliyorlar. oKa- sın» kampanyası iyi sonuç verirse, başka müjdeler de olacak, hastaha- neler o acıklı durumdan kurtula- cakmış. Hiltondaki toplantının güzellik ve şıklık dekoru da eksik değildi. Mehire Çizmeci, Aysel Madra, Gün- seli Başar, Ayseli Birol, Melike Öz- bek, Yüksel Behlil, Nükhet Erenyol, triko tayyörleriyle göze çarpan ka- dınlardı. Paris yolcuları Paris elçiliği kesinleşen Nurettin ergin, eşi ve kızı, yol hazırlıkla- rım hızlandırdılar, kararnamenin imzalanmasını bekliyorlar. o Bakan- luk Özel Kalem Müdürü Nazmi Ata- manın kararnamesi çoktan imzalan- dı, fakat Akıman, uzun zaman, Pa- ris yolunu tutamadı. Araya Ameri- ei Iran, Pakistan yolculukları gir- Şimdi arkadaşları sıraya girip, Ml ve İleri Akıman şerefine veda partileri veriyorlar. Kaya Toperinin manın partisi vardı. Bakanlık ileri gelenleri ile bazı elçiler geçitresmi yaptılar. Bağdata tâyin olunan Berin ve Yalçın Kurtbay çifti de, gözleri yol- da, Türkiye - Irak sınırının açılma- sını bekliyorlar. Hemen yola çıka- caklar. Sonrada, tabii, yeni elçilerin ve- da töreni başlıyor. Agremanlar ama kimlerin dışarı çıkacağını her- kes biliyor. Hâmit Batu uzun zaman- dır İstanbuldaydı. Yılık (tatiliyle balayını birleştirdi. Geçtiğimiz haf- tada Ankaraya geldi. Fakat Kültü- rel Münasebetler Dairesinin başına değil... O daireyi Adile Aydaya bı- rakmış, kararnamesini bekliyor. 22 Ekim 1966 Şinşillalı güneş banyosu Vaktiyle dünya sosyetesinde (o Tür- kiyeden bir rüzgâr estiren gü- zellerden biri, Belkıs Söylemezoğluy- du. Benli Belkıs diye tanılan Belkıs Söylemezoğlunun şimdi, vücut çiz- gileri değilse bile, yüzü biraz değiş- miş, fakat hâlâ beğenilen bir kadın. Akşamları (oOHiltonun Lobby'sinde oturarak eski ye yeni hikâyelerini anlatıyor, herkesi (o neşelendiriyor. Yanında da yetmişlik bir (kadın var: şimdi bir amerikalıyla evli olan, vaktiyle de "Siyah İnci" diye anılan Nermin Meals.. Nermin Meals artık genç, hattâ orta yaşlı bile sa- yılmaz ama, bacakları hâlâ güzel, sırtında da nefis bir mink manto. Fakat, Mrs. Meals bu mantodan bık- mış, uçakta kaybolan valizleri yü- zünden başka elbise ogiyemediğine de ziyadesiyle üzgün. Belkıs Söyle- mezoğlu, arkadaşını büyük bir dik- katle dinliyor ve şöyle teselli edi- "—Senin gibi bir mink mantosu olan kadın başka elbise düşünmez. Benim bir şinşillam olsa, denize bi- le onunla e ki yok... Belkıs Söyle- mezoğlunun güzel vücudunu hay- ranları sonra nasıl seyrederlerdi !... Nereden nereye.. Atatürkün yakın çevresinde yaşa- yan Kılıç Ali, hatıra yazmaya TÜLİDEN HABERLER çok meraklıdır. Şimdi yazacak ha- tırası kalmamış, Atatürkten duydu- ğu vecizeleri bir kitap halinde ya- yınlamağa hazırlanıyor. o Atatürkle geçen yıllarda tuttuğu notlar ara- sından, vecize değeri (o taşıyanları eliyormuş. Bu haberi duyanlar, "Bursa Nutkuna benzemez inşallah" diyorlar. Hani, Kılıç Ali, geçende, bir AP organına, Bursa Nutkuyla il- gili garip bir beyanat verdi de... Mamafih bu, günün havasına ve mo- dasına uygun bir beyanat. Üstelik Kılıç Ali, artık, Atatürkün çevresin- de yaşamakla hatırlanmıyor, Celâl bayarın yakın çevresinden o sayılı- yor... Cenevreye giden gelin. Dışişlerinden Üner Kırdar, Kafta- aşında Berna Bensan ile evlendi. Cenevreye balayı (o havasın- da gidecekler. Önce Türkocağı Ev- lendirme Dairesinde nikâh, sonra Kazanda Dışişlerinden, Kırdar ve Bensan ailelerinden bü- yük bir grup, yeni evlilere mutlu- luklar diledi, bir yandan da yeni ge- linin güzelliğini konuştu. Berna Kır- dar, Dışişleri Bakanlığının çok be- genilen bir sekreteriydi, şahane bir in oldu. ner Kırdara gelin- Dışişlerinin çok sevilen gehçlerinden biri. Bu bakımdan, Ce- nevreye tayini de sürpriz yaratma- dı.

Bu sayıdan diğer sayfalar: