24 Aralık 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 32

24 Aralık 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 32
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

TIiYATRO Londra Genç bir sanatçının başarısı yn haftanın Tiyatromuz mından önemli olaylarından biri, ee bir türk aktörünün Lon- drada kazandığı büyük başarı oldu. Londradaki "Kraliyet Akademisi" "Royal Academy" Tiyatro Yüksek Okulunun giriş imtihanlarını, ilk defa, bir türk genci kazandı ve ge- ne Kraliyet Akademisinin tarihinde ilk defa, ingiliz tabiiyetinde olmıyan bir genç, Kraliçenin sanat müşavi- rinin tasvibiyle, bir istisna olarak, bu ünlü tiyatro okuluna esas öğren- ci olarak kabul edildi. Bu başarıyı gösteren türk genci, tanınmış tiyatro (oadamlarımızdan dekoratör Tarık Leventoğlunun oğ- lu Ahmet Leventoğludur. e Başarist- nın önemi de imtihana giren ve iç- lerinde Amerikadan, eski ingiliz do- minyonlarından kalkıp gelmiş bir- çok genç bulunan 830 adaydan ele- ne elene seçilen sadece 18 kişi ara- sında yer almış, üstün sahne kabi- liyeti ve mükemmel ingilizcesiyle dikkati çekmiş olmasıdır. Ahmet Leventoğlu 1945 doğumlu- dur. Robert College'i bitirmiş, bu kolejde Tiyatro Bölümünün yöneti- cisi olarak verimli çalışmalar yap- mış, son sınıfta iken oynadığı "Sa- tıcının ölümü" piyesindeki rolüyle "yılın en iyi aktörü" seçilmiş, aynı yıl Kolej Oyuncularını Fransada, Nancy'de düzenlenen Uluslararası Üniversite Tiyatroları (oFestivaline götürmüştür. Daha sonra ilk profes- yonel çalışmalarına İstanbul da Gen- Ar topluluğunda başlamış, burada ve Ankarada Meydan Sahnesinde oynadığı rollerdeki (o başarıları ilgi uyandırmıştır. Leventoğlular, ailece tiyatrocu- durlar. Ahmet Leventoğlunun kar- deşi Hasan Leventoğlu da, Koleji bitirdikten sonra, Devlet Konserva- tuvarına girmiş, oradan Ankara U- niversitesinin Tiyatro Enstitüsüne geçmiştir. Daha çok reji ve drama- türji ile ilgilenen ve çok iyi italyan- ca da biten Hasan Leventoğlunun Paolo Levy'den çevirdiği "Savunma" adlı oyun Devlet Tiyatrosunda oy- nanmıştır. Aldo Nicolai'den çevirdi- $i "Akvaryum" adlı oyun da yakın- da Meydan Sahnesinde oynanacak- tır. 32 Altındağ Tiyatrosunda "Papatya Falı" Aşkın gözyaşları Oyun: "Papatya Falı" ("Ardele ou la Marguerite"); Fars, 1 perde. Yazan: Jean Anouilh. Ceviren: Cahit Külebi. Tiyatro: Devlet A Kg a. Sahneye koyan: Ragıp Dekor-Kostüm: Hüseyin “Mumcu, Konu: Bu eserde Anouilh'un bize sunduğu, tek kelimeyle ifade et- mek gerekirse, bir "aşk anatomisi"dir. ."Toreadorlar Valsi"nden çok iyi tanıdığımız emekli General Saint-Pe, yarı deli yarı yatalak karısı, eteklerinin altını oyoklamaktan vazgeçemediği o hizmetçileri, ortanca oğlunu severken büyük oğluyla evlenmiş gelini, kuzeni ile şimdiden "evcilik oyunu" oynamıya başlamış küçük oğlu Toto, onun kambur la- tince öğretmenine âşık olan kambur ve yaşlı kızkardeşi Ardele hala ite oturduğu şatoda bir aile konseyi toplar. Kocası, âşığı ve kocasının görünmeyen metresiyle bu toplantıya gelen kontes kızkardeşinin ta- mamladığı bu ikili, üçlü, dörtlü, traji komik aşk tablosunun gerisinde Anouilh, teşrih masasına yatırdığı kişileri, bağlı oldukları sınıfın ve yaşadıkları çağın kadın-erkek ilişkilerini, normal sayılan aşkların bü- tün cerahatini akıtarak ve çirkin görülen aşkların bütün güzelliğini or- taya koyarak, ustaca neşterliyor. Oynayanlar: Ragıp Haykır (General), Yıldız Aslan (Karısı), Coşkun Orhon (Kont), Ümit Kiper (Kontes), Dinçer Sümer (Villardieu), Ay- kut Sözeri (Nicolas), Gönül Orbey (Nathalie) v.s. Beğendiğim: Birbuçuk saatlik kısa bir oyuna bunca kişiyi, aşkın bunca yönünü ve bunca problemini sığdıran, içiçe girmiş bunca vaka- yı, aksiyonu hiç aksatmadan yürüten yazarın ustalığı. Ragıp Haykırın General'de, beşeri yönü ağır basan, ölçülü kompozisyonu. Yıldız As- lanın Generalin hasta karısında, Ümit Kiperin Kontes'te, Şerif Sezerin Hizmetçi'de çizdikleri inandırıcı tipler. Coşkun Orhon ile Dinçer Sü- merin yer yer gereksiz bir duygululuğa ve teatral bir ifadeye kaymala- rına rağmen özenli oyunları Beğenemediğim: Eserin bütününde özellikte kadın-erkek ilişkile- rinde kendini duyuran zaman aşımı. Anouilh'un aşk baklandaki ka- ramsar görüşünü eserin bütün havasına sindirmesi gereken Nicolas ile Nathalie'nin, Aykut Sözeri ile Gönül Orbeyin oyunlarında, ürkek ve silik birer gölge halinde kalmaları... Sonuç: Gülünçlüğü içinde gerçekliğini bütün burukluğu ile duyuran, insana hüzün veren bir fars. Özündeki "kara"lığı "pembe" nüktelerle belli etmemeğe çalışan, zevkle seyredilen bir om Naciye FEVZİ 24 Aralık 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: