25 Şubat 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 10

25 Şubat 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 10
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

Bir Anatomi Plân, Demirel ve "köye kadar giden kalkınma hizmetleri 1950 ile baş lar.." Bu, Başbakan Demirelin geçen hafta Mecliste yaptığı ilgi çekici konuşmanın esaslı incilerinden bi riydi. Geniş tartışmaları davet edeceği apaçık olan bu sözün dışında konuşma, a ânın şartları bakımından da önem taşımaktaydı 27 Mayısa ve 27 Mayısçılara karşı küfür kampan- yaları şiddet kazanıyor 27 Mayısa bağlı çevreler ise, bu sorumsuz gidiş karşısında iktidarın bir (şeyler yapması gerektiğini, 27 Mayısın sahibi olan müesse- selerde bir huzursuzluğun başladığım söylüyorlardı. Bu şartlar altında benimsiyeceği tutum merak edilen iktidarın cevabı "açık" oldu: Başbakan Meclis Kür- süsüne çıktı, 1950-60 dönemini bizzat överek, malüm kampanyaya yeşil ışığı yaktı. Bu kampanya ile 27 Mayısın zedelendiğinden yakınanlara cevap teşkil eden cümle ise şuydu: ". 27 Mayısı bir âmentü şeklinde ikide birde di- le getirmek doğru değildir. Plânlama Bütçesi ile ilgili tenkidleri cevaplandır- mak vesilesiyle malüm konuya giren Başbakan diyor- du ki: " — 1900 devresine keşmekeş devri denilemez. Hasan Özcan '1960'a kadar iş başındaki hükümetler hiç bir şey yapmadı, çıkarlarına çalıştılar' diyor. Her- halde imaları | devresi için olacak. Buna insaf derim. Bu bir haksızlıktır. Müdafaasını yapma im- kânına sahip olmayan insanlar için böyle isnatlar or- taya atmak en azından hakşinaslık olamaz. Köye ka- dar giden kalkınma hizmetleri 1950 ile başlar. Sözü geçen devredeki hükümetler yurt için çalışmışlardır. Köy mefhumu bu devrede ele alınmış, en ücra yurt köşelerine hizmet götürülmüştür. Konuşmayı çok cüretkâr bulanlar, "yahu bu, sav- cılara açıktan, "Tedbirler Kanununu uygulamayın' di- ye direktif vermektir" diyenler oldu. Kimisi, aynı lâf ların nasıl olsa kapı arkalarında konuşulduğunu, bu çeşit tartışmalar açığa çıkarsa yasaktan doğan cazi- be ve etkilerini kaybedeceğini söyledi. Ki bu doğrudur. Türkiyede bir politikacı tipi, altı yıldan beri bu ya- saktan yararlanmış, aslında söyliyebileceği uzun Poy- lu bir şey olmadığı halde "ah söyletmiyorlar ki..' "sözlerime bak ne demek istediğimi anlıyacaksın" e- debiyatı ile sonuç almaya çalışmıştır. Şimdi Başbakanın bu çıkışı ile lâflar açık söylen- meye başlanmışsa elbette, ki cevapları da verilecek- tir. Bakalım o zaman nallan düşüncesini nasıl etki- leyeceklerdir? Tartışmalar açık olursa netice ne olur? Başbakan demiştir ki: "— Kalkınma hizmetleri 1950 ile başlar.." u sözün bir anlamı da, 1923-50 arasındaki devre- de kalkınma hizmetlerinin mevcut olmadığıdır. Hazırlanmasına -kendi iddiasına ve övünmesine göre- Süleyman Demirelin de katıldığı ve TBMM tara- fından kabul edilerek bir "ekonomik kanun" niteliği kazanan Birinci Beş Yıllık Kalkınma Plânının 8 inci sayfasında Milli Gelirin, adam başına gelirin ve ta- rımsal üretimin 1927'den 1961'e kadar gelişmesini sa- bit fiyatlarla gösteren bir tablo vardır: (1938:100) 1927 1938 1945 1950 1958 1961 Milli gelir 53 100 77 RI 213 226 Adam başına gelir 65 100 6 101 129 125 Tarımsal üretim 57 100 74 116 19 205 Kalkınmanın belli başlı ölçülerinden biri olan Milli Gelir tabloya göre sadece 1977-1938 arasında iki misime yakın artmıştır. 1927-1950 arasındaki artış ise -araya İkinci Dünya Savaşı yıllarının sarsıcı ve gerile- tici etkileri girdiği halde- üç misline yakındır. Kalkın- manın diğer ölçüleri araştırıldığında ortaya çıkan, yi- ne Demirelin geçen hafta ortaya attığı iddianın ger- çeği göstermediğidir. Nüfusa göre okur yazar oram -yine Plândaki rakamlara göre-, 1940 ile 1950 arasın- daki 10 yıllık devrede 99 11.2, 1950-0 arasında ise 6 65 artmıştır. DP. ve A.P.'nin büyük propaganda silâhı kara yolu inşaatında; 1950-90 arasında, Ameri- kan yardımı ile gelen modern makinalarla yapılan devlet ve il yolu 14 bin 500 kilometredir. Çok daha dar imkânlarla çalışılan 193040 arasında ise 11 bin 964 ki- lometredir.. Demirelin bir kalemde silip atmağa kalk- tığı 1923-1950 devresinde 28 bin 765 kilometre yol ya- pılmıştır.. -D.P.'nin yaptığından iki misli fazla- 1950- 60 devresinde hepsi hepsi 129 kilometre demiryolu dö- şenmiştir. Halbuki sadece 1923-30 arasında döşenen demiryolu 1883 kilometredir. 1923-1950 arasında döşe- nen demiryolu ise 3915 kilometredir ve bu D.P.'nin yaptığının 30 mislidir. Rakamların söylediği budur» Bundan başka, kal- kınma çabalarının hangi şartlar içinde yürütüldüğüne de bakmak gerekir. İktisatçılar Türkiyenin ekonomik gelişmelerini devreler halinde incelemektedirler: "Ku- ruluş yılları" (1923-38) kurtuluş savaşından yorgun harap ve yalnız çıkan bir ülkenin imkânsızlıklarla 25 Şubat 1967

Bu sayıdan diğer sayfalar: