25 Şubat 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 6

25 Şubat 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 6
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

YURTTA OLUP BİTENLER tır. Bu, Sunaydaki çelişik ruh hale- ti ve fikir oçekişmesinin yüklediği bir handikap olsa gerektir. Zira tatbikat veya tasavvurlar prensiple- ri zedeleme istikameti alırsa, onlara cesaret vermekten ziyade onların istikametini değiştirmeye o kalkış- mak bir Cumhurbaşkanı için daha doğru davranış olurdu. Cumhurbaşkanı Sunay Genel Kurmay Başkanlığı omakamında memleketin zor günlerinde iki ikti- darın, M.B.K. İktidarının ve İnönü iktidarının tutumlarını ve hareket esaslarım izlemek fırsatını bulmuş- tur. Hadiselerin üstesinden sükunet- le gelmek yolunda İnönü tecrübesi- nin kendisinde hiç iz bırakmamış olması imkânsızdır. "Tedbir yoluna gitme"hin ise iktidarları nerelere götürdüğü başka tecrübelerle orta- dadır. Cumhurbaşkanı Sunayın pren- siplerine itiraz etmek imkânı yok- tur. Ama Sunay belirtebilirdi ki me- selâ Orduyu komünizm tehlikesi konusunda uyarmak bir şeydir, Or- duya komünizm diye bir takım şah- si, indi ve aslında bazı tarafları çok iptidai fikirler belletmeye, kanaat- er vermeye kalkışmak başka şey- dir. Tıpkı bunun gibi memlekette yapılan -ve yapıldığı gerçek olan- komünizm propagandasını tesirsiz kılmak bir şeydir, bunu yapıyorum diye işe gelmeyen tenkidleri yasak- lamak istemek bir aşka şeydir. Tehlikeli, zararlı cereyanlar konu- sunda mevcut tedbirlerin yeni ted- birlere ihtiyaç hissettirmeyecek ni- telikte olduğu acıktır. Mesele bir si- lâhı er iyi şekilde kullanmaktır. Yoksa en iyi silâhın mutlaka en ağır silâh olmadığım eski asker unay elbette ki çok kimseden daha iyi bi- lecek durumdadır. Başkan Sunayın öğretmenlerden de himaye kanadını esirgemiş olmasının sebebini anla- mak zordur. Bu konudaki şikâyet basit bazı tatbikattan değildir. Bun- lar haklı tatbikat da olabilirler. Şi- kâyet, bir camiayı tedhiş suretiyle baskı altına almaya bazı kimselerin kalkışması ve bu camianın kuvveti- nin suni bölmelerle azaltılmasına te- şebbüs edilmesindendir. Çankaya sırtlarından gelen ses memleket durumunun bu özellikle- rini de aksettirseydi. demecin yo- rumları her halde daha müsbet o- lurdu. 6 Süreyya Koç Kimin sözcüsü? C.H.P. Halk toparlanmasını bekliyor. Paşbakan Demirel ve hanımı kala- balığın arasından sıyrılarak ara- baya ilerlemeğe çalışırlarken büyük Arif Ertunga Patlıcan efendimizdir... AKİS tezahürat (yapılıyordu. o Demirel, memnuniyetini ogülümsiyerek gös- terecekti ki, birden ne diye bağırıl- dığını anlıyarak suratı asıldı, adım- lan e. dı. Başbakan ve hanımını saran ka- labalık heyecanlı bir tempo ile ve onlara bakarak şöyle bağırıyordu: — Ya ya ya, şa şa şa, İsmet Pa- şa çok yaşa!" O sırada İnönü kalabalığın bağır- dığı kısımda değildi.. Olay, geçen haftanın sonunda Pazar gecesi Selim Sırrı Tarcan Sa- lonunda cereyan etti. O gece o sa- londa Halkevleri Bayramı düzen- lenmişti. Cumhurbaşkanı, Başba- kan; Ana Muhalefet Partisi Lideri ve ok sayıda milletvekili gecenin dâ- vetlisiydi. Program zengindi. Ni- tekim, toplantı başladığında bilet a- larak gelenlerin salonu hıncahınç doldurdukları görüldü. AP'li Celâl Ertuğ, CHP'den atılan Tahsin Ban- guoğlu temayülünde bir kadronun eline geçmiş olmasına rağmen Halk- evlerine ilgi duyanların nasıl düşün- celer taşıdıktan az sonra meydana gelen bir olayla belli oldu.. Salonda ön tarafta protokola dahil misafirler için bir bölüm ay- rılmıştı. Toplantının başında, Selim ırrı Salonuna eşi ile birlikte gelen İnönü, kendisine ayrılan yere iler- ledi ve oturdu. Bu sırada İnönüye normal ölçü içinde bir tezahürat ya- pılmaktaydı. O anda, görevli olduğu anlaşılan bir delikanlı zuhur etti, hızla İnönünün yanma ilerledi ve oturduğu sandalyenin kendisi için ayrılmadığını CHP Genel Başkanı- na söyledi. Bütün' salon olayı takip ediyordu, İnönü biraz ötedeki baş- ka bir sandalyeyi işaret etti. Deli- kanlı oranın da Genel Kurmay Baş- kanına ayrıldığını bildirdi. CHP Ge- nel Başkanı ayağa kalktı, hanımının elini tuttu, protokola ait bölümden ayrılarak halkın oturduğu arka sı- ralara ilerledi. Bu arada Kasım Gü- lek yerini vermek istedi, İnönü ora- ya oturmadı ve başka bir yer bula- rak yenisi sonra hanımının kula- gına e gile — Burası daha rahat değil mi?" dedi. Kritik zamanların işareti Bı andan itibaren gece Halk Evle- ri Gecesi olmaktan çıktı, İnönü gecesi haline geldi. Salonu doldu- ran binlerce kişi en ufak vesile ile programı bırakıp İnönüye tezahü- 25 Şubat 1967

Bu sayıdan diğer sayfalar: