25 Şubat 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 23

AKİS Ajanslar Mahkeme eliyle aldığımız tekziptir A. A. da yeni ufuklar Derginizin 11 Şubat 1967 tarihli sa- yısının 23.cü sayfasında "Ajans- Adı partizanlık" başlığ ını ta- şıyan bir buçuk sayfa tutarındaki Yin hayretle ve üzülerek o ği zn gizemi muaye. esi çok geniş bir mesle dırmışsınız. Ancak olmasını istedi- u hadise vukua gelseydi lıkla yazı ve resim altı arasında- ki irtibatsızlık her haliyle varmak e neticeyi yine hasıl etmi- Herhalde bu va ni A- jansının tarafsızlıktan aklaştığı- nı-ye resim altında da belirtiğiniz ll bir Vatan Cephesi ocağı haline etirildiğini, partizanlığa alet edildi- Sini anlatmak istiyor ve buna sebep olarak üessesenin Genel Müdü- rü sıfatiyle beni yorsunuz. m şunu belirtmek isterim azınıza mevzu olarak aldığınız ise asla vukua gelmemiştir. Bu hi size verilen bilgi tamamiy- le muhayyeldir. Filha dolu Ajansının 25.1.1967 tarihli bültenin 30.cu sayfasında bir düzeltme n nl mn Ancak; şayet yazınız: en Atti ilâ Onuk ben isem; ay- suçlamaya çalışı- sabah işe geldiğim zaman ne sek- reterim tarafından bana akan- lıktan çağrıldığım bildirildi , ne de herhangi bir suretle Sayın Demirel beni istemiştir. O gün bibi veçhi- le Başbakanlığa gitmediğim gibi Muhterem Başbakan'ın bu yazı do- layısıyle tarizlerine de muhatap ol- madım. Yine aynı gün Sayın AA Bakanı 'Dr. Faruk Sükan'ın da yüzü- m i görmüş değilim. Sadece o gün eğil, hiçbir gün, ne Muhterem Baş- akan ve ne de herhangi bir Sayın Hükümet azası, Ajansın neşrettiği haberlerin şekli hususunda veya mü- esseseye müteallik bir başka mev- zuda nl vermek i e eni ma- a çağırmış deği Bir sene üç ayımı lari Umum Müdürlük görevim esnasın- da sadece kanunen murakabesine tabi olduğum makamlarla Ajansa ait temaslar yaptım. Hiçbir politik bas ve telkine muhatap olmadığı- yazınızda varmak istediğiniz ne- izi olam Di açıkça zik- retmeden geçemiyeceğim. Ne hükümet başi, ne de di- 25 Şubat 1967 YURTTA OLUP BİTENLER A.A. Merkezi Tarafsızlık ger azalar, bu süre içerisinde hiç bir suretle AA. nın işlerine kanas, bilâkis çalışmaların tam b sızlık zemini üzerine oturtulabilme- si için normalin üstünde bir kolay- lık ve anlayış göstermişlerdir. Bu süre zarfin: tamamiyle yöne- ticilerinin insiyatifine mmm takdir bizlere ait olmuştur. Hal böyle iken Anadolu nın tarafsızlığının bilhassa e müzakereleri münasebetiyle muha- l-muvafik bütün partiler tarafin- dan tescil edildiği bir ortamda A- kis Dergisinin böyle bir uydurma haber düzenliyerek bu li partizanlık yapıldığı havas ya- ratma yolundaki gayretine beşte etmemek mümkün değildir. Bu uy- durma ve hakikatle hiçbir ilişiği ol- mayan yazınızdaki kastı anlayama- dım. Eğer bu kasıt müesseseye bir leke sürmek ve Ajansın itibarını Ze- delemek gayretine matuf ise bunda tezinizin çok zayıf olduğunu ve böy- le bir neşriyatla evvelemirde fikrini müdafaaya nz Vi biz- zat Genel kanı ve Millet Mecli- sindeki sözcüleri ile tenakuza düş- tüğünüzü bilmenizi isterim. Zira derginizin neşredildiği gün Senato'- da cereyan eden Turizm Dani bütçe müzakeresi esnasında C.H. gurubu adına konuşan İbrahim Eu hem Karakapıcı aynen şunları söy- lüyordu. "Anadolu Ajansı haber a- lp vermedeki Gori kn o- türü herkesin tır." Yine 255.1 tarihinde CHP. Başkanı İnönü'de Ajans için aynen şunları söylemişti. "Anadolu Ajansı tam bir objektiflik içerisinde iyi ça- lışmaktadır." Bunun yanında abonemiz olan 86 ete ve dergiye gönderilen haber- er üzerinde bu güne kadar herhan- gi bir münakaşa a mn olması da Ajansın tarafsızlığı hakkındaki en kuwvetli delillerden o diğerini teşkil etmektedir. Bu durum muva- esinde bizim tarafsızlığımıza le- ke sürme hususundaki gayretlerini- zin ne derece beyhude olduğunu her- halde anlamışsınızdır. Tekrar uydurma haberinize dö- nelim: Hadise günü Muhterem akan Demirel ve Sayın Sükan'la görüşmediğime göre Ajansa Öfke ile döndüğüm, haberi yayan muhabir- leri sığaya çektiğim, onları işten at- makla tehdit ettiğim hususları da pek tabiiki varit olamaz. Sadece bahis konusu haberde ba- zı hatalar görülmüş normal bir usul ile her müle uyula- rak, yalnız Anadolu arsı nın insi- yatifi neticesinde bir tavzih konul- uştur. Bu herzaman yapılagelen bir işlemdir. İşte aziz dostum hadi- se bundan ibarettir. Yine yazınızın paragrafında bu gün başında bulunduğum göreve ha elimi geldiğimi açıkça söyle- diğimi yazıyorsunuz. Benim hiç kimseye ai 1 böyle bir beyanım ol- madı. Filhakika kaderin sevki her- kesin hayatında rol oynayan bir faktördür. Bununla görevimdeki eh- liyetim hususunda bir şüphe yarat- mak gayreti içerisindeiseniz. Bunu sözlerimde değil, fillerimde arama- nızı tavsiye ederim. Anadolu Genel Müdürü â Onuk 23