25 Şubat 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 22

25 Şubat 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 22
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

yorlardı. Buna karşılık, o ikisinin iddiası C.H., P.'nin her yerde, sırtını askere dayayarak bas- kı yaptığı ve 1961 seçimlerini bir nevi 1946 se- çimlerine çevirmek istediğiydi. Bu boş tartışmalar Genel Sekreterler se- viyesinde bir kaç gün devam etti. al gene geliyor ve İsmet ,Paşaya bilgi veriyordu. Top- lantıda C.H.P.'yi, Aksalla birlikte (Feyzioğlu, Paksüt ve Melen temsil ediyorlardı. Lâf uzadı, uzadı, uzadı, en sonda bir redaksiyon komitesi kurularak onun bir metin hazırlaması uygun bulundu. M6tin tabii, Genel Başkanların mu- tabakatıyla hazırlanacaktı. Liderler bunu Gür- selin huzurunda, bir törenle imzalayacaklardı, Yuvarlak Masa Konferansının zirve toplantısı da böyle yapılacaktı. - İsmet Paşa, madem ki mutlaka isteniliyor- du, bir kaç büyük prensibin bir taahhütname olarak imzalanması taraftarıydı. İhtilâlin meş- ruiyeti tartışılmayacaktı, Devrimler tartışıl- Akla Yassıada kararları tartışılmayacak- tı. — Sadece bunları sağlayabilsek, gene bir faydası dur" dedi Ama, tabii bu bile sağlanamayacak, se- çimlere gidilirken bu konuların hepsi kampan- yada kullanılacak, hele Osman Bölükbaşı işin tam ticaretini yapacaktır. Redaksiyon komitesi istenilen metni ha- zırladıktan sonra liderler 5 Eylülde, bir Salı ünü. Gürselin Başkanlığında ve cafcaflı te- kilde Çankayada toplandılar. Toplantı için Köş- kün alt kattaki büyük salonu hazırlanmıştı. Ortada yuvarlak bir masa vardı. Köşkün giriş kapısında Harbiyeli bir teğmen gelenlerin ya- kalarına o günün mânasını belirten bir kokart takıyordu. Salonda hâkim renk kırmızıydı. Bir kapıya büyük bir türk bayrağı asılmıştı. Onun üstünde kartal, süngü ve sancaktan müteşekkil bir kompozisyon vardı. Yuvarlak masanın üze- rinde, Gürselin oturacağı koltuğun önünde kü- çük bir türk bayrağı, Ötekilerin koltuklarının önünde aynı boyda parti bayrakları vardı. Bir de, müşahit sıralan ayrılmıştı. Bakanlar Ku- rulu üyeleri, Kuvvet Komutanları töreni müşa- hit sıfatıyla takip edeceklerdi. Her halde, son- radan imzasını inkâr eden biri çıkarsa bunlar onun yakasına yapışacaklardı. Bir de, gazeteci- ler vardı. Basına ait sandalyaların ilkini Aki- se, bizim Kurtul Altuğa ayırmışlar. Gürsel ve heyetler imza saatinde salona girdiler yerlerini aldılar. Önce Gürsel konuştu. Onu takiben her lider, hazırlanan metnin altı- na imzasını basarken bir kaç söz söyledi. Me- tin nedense gizli tutuldu. İsmet Paşanın sözle- EM başlama şekli ilgi çekiciydi. Şöyle başla- 1 164 Sayın Devlet Başkanımızın lüzumlu gördükleri bu beyanname.. Gümüşpala ise buna riayetlerini "müte- kabiliyet esası"na bağladı. Bölükbaşı hiç gel- memiş, daha o günden bu beyannameyi tanı- mamak ve seçimlerde A.P. ile Y.T.P. aleyhine istismar etmek niyetinde olduğundan imzasını inkâr ediyor olmak istememişti. C.K.M.P. adı- na imzayı bir başkası bastı. Bu beyannameyle birlikte bir beyanname imzalamak salgını seçimlere giden Türkiyede hemen belirdi. Bir gün bütün gazete temsilcileri- ni topladılar, onlara bir taahhütname imzalattı- lar. Arkadan bütün partilerin bütün kademeleri- nin aynı şeyi yapması istendi. Yani ilçelerde, il- lerde Yuvarlak Masa Konferansları tertiplenme- si fikri ortaya atıldı. Arkadan bir adım daha gidildi, Eylülün ortasında bir gün Baytarlar Demeği dedi ki: Türkiyedeki bütün teşekkül- le Ne böyle bir konferans yapıp beyanname imzalayalım!. Allahtan iyi niyetli Komiteciler işi oraya götürmediler. Halbuki asıl, 15 Eylül yaklaşıyordu. Yassı- adada bir Cuma günü başlayan “duruşmalar bir başka Cuma günü, 11 Ağustosta bitmiş ve heyet, kararları hazırlamak için Heybeliadaya ll Hükümler 15 Eylül günü tefhim edi- cekti. Türkiye o günü ve verilecek cezaları bekliyordu. Cezalardan dâ önemlisi ve merak konusu, idam hükümlerinin »idam hükümleri- nin bulunacağından hiç kimsenin şüphesi yok- tu- infaz edilip edilmeyeceğiydi. Gelecek Yazı İdam hükümlerinin infazı konusundaki dramatik kararan M.B.K. hangi şartlar altında aldı?

Bu sayıdan diğer sayfalar: