25 Şubat 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 20

25 Şubat 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 20
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

meçhuldü. Elinde bir kudret tutanlar da, deği- şik hesaplarla ağırlıklarını başka başka kefe- lere koyuyorlardı. M.B.K. heyetinin parti liderleriyle görüş- mesi ertesi gün de devam etti. Perşembe saba- hı Alican, daha sonra Gümüşpala görüşlerini anlattılar. Heyet Alicanla iki saat, Gümüşpa- layla üçbuçuk saat beraber kaldı. Alican ve Gü- pm C.H.P.'den şikayetleri çoktu. C.H. P.'liler hemen her yerde baskı yapıyorlar, ih- barlarda bulunuyorlar, muhaliflerini bazen sü- rüm sürüm süründürüyorlardı. Bu tip C.H.P.- lilere resmi makamlar da âlet oluyorlardı. C. H.P.'nin kulağı mutlaka bükülmeliydi, zira on- ların davranışları tepkilere yol açıyordu ve bu yüzden hava gerginleşiyor, sertleniyordu. Komiteciler aynı gün, İsmail Rüştü Aksa- lı tekrar çağırdılar. O ikinci mülakat ikibuçuk şaat sürdü. Aksal orada et akşam İsmet Paşaya etraflı e anlattı. Konuşma, öteki parti liderleriyle yapılan temasların hi- kâyesinin nakli şeklinde olmuş. Komitecilerin, aşın C.H.P.'liler hakkındaki şikâyetleri doğru buldukları anlaşılıyordu. Aksaldan C.HP.'de bir tasfiyeyi düşünüp düşünmediğini sormuş- lar. Aksal böyle bir hususu şiddetle reddetmiş. Zaten kanaati, Komitecilerin ısrar etmek niye- tinde olmadıkları, daha ziyade bir sondaj yap- tıkları merkezindeydi. Aksal orada, propagan- daları tahdit eden tasarıya Kurucu Mecliste CH.P.'nin oy vermeyeceğini bir defa daha ha- tırlatmış. Kendi teşkilâtına gelince, onların daima uyarıldıklarını bildirmiş, Genel Başka- nın bütün mesajlarında sükünet tavsiye edil- diğini hatırlatmış, Buna rağmen bazı arzulan- mayan hadiseler oluyorsa bunun sorumluluğu- nun şahsi addedilmesi gerektiğini belirtmiş. M.B.K. Heyeti hızını parti ileri gelenleriy- le temaslarında alamadı. Ertesi hafta baktık, biz de, yani gazeteciler de fikirlerimizi söyle- meye davet edildik. Bir Salı günü Meclise ça- gırdılar. Bizim grupta ben vardım, Kurtul Al- tuğ vardı, Ulusun sahibi olarak Kemal Satır vardı, Bülent Ecevit vardı, Yakup Kadri Ka- raosmanoğlu vardı. Belki bir kaç kişi daha bu- lunuyordu. Ben, Yuvarlak Masa Toplantısı gi- bi toplantıları mânâsız bulduğumu saklamadım. Seçimlerin havasının suni tedbirlerle yapılama - Liderler bir gün, Devlet £ Bağlam Cemal Gürselin başkanlığında Çankayada bir yuvarlak masanın başında toplandılar. Sanılıyordu ki onlar orada bir takım taahhütlerin altını imzaladılar mı, kar- deşlik havası memlekete hemen hâkim oluverecektir. Böyle bir deneme daha önce bir Kardeşlik Haftasının ihdası suretiyle de yapılmış ve tabii lâfla peynir gemisi yürümemişti. Gemi Yuvarlak Masadan da yürümedi, hatta şapa oturmasına ramak kaldı. 162

Bu sayıdan diğer sayfalar: