25 Şubat 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 28

25 Şubat 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 28
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

İKTİSADİ Zamlar Görünen köy (Gestiğimiz hafta boyunca, AKİS'çi- ler bir bakanı boşuna arayıp durdular. Sayın Bakan sonu gel- meyen toplantılardan hiç çıkmadı- $ı (0) için, kendilerini bulmak müm- kün değildi. Gazetecilerin bazı ba kanları görmesi âdeta imkânsız ol- muştu. Bu genel kuraldan istisna edilecek bakan sayısı hemen hemen yok gibiydi. Kendi makamlarında olduğu kadar, Meclis koridorlarında da bazı bakanları bulmak mümkün olamıyordu. Bu gaybubetin e enini anlama- maya imkân yoktu T gaze- teci rastladığı ba... son zam- ları ve yeni vasıtalı vergileri soru- yordu. İstenmeyen bir cevaptan ka- çınmak isteyen ilgililer de, çıkar yolu ortalarda görünmemekte ve gazetecileri ousulünce atlatmakta bulmuşlardı Geçen hafta, bir yandan demir ve çeliğe zam yapılırken, Öte yan- dan akaryakıtlarla ilgili zam tasarı- ları Meclise verilmiş bulunuyordu. Sanayi Bakanı Mehmet Turgutun, kısa bir süre önce gazetecilere söy- lediği, "Benim adım Mehmet Tur- gut!.. Ben, Bakan oldukça. Bakan- lığıma bağlı şeylere asisi zam ya- pılmayacaktır!" gibi sözlerine rağ- men, Sümerbanka gidenler AP İkti- darına yaraşır garip yeniliklerle kar- şılaştılar. "Yeni desenli kumaşlar ye- ni fiatlarla piyasaya osürülecektir" yolunda bahanelerle, Sümerbankın birçok mamulüne, diğer zamlar ora- nında ayarlamalar yapılmıştır. Oy- nanmak istenen oyun, en dalgın va- tandaşın bile -gözünden kaçmaya- cak kadar açıktır. Eski desenli ku- maşların imali durdurulacak, mev- 28 VE MALİ cutlar satılıncaya kadar uygulana- cak eski fiatlardan sonra, bütün Sümerbank malları yeni fiatlarla müşterilere arzolunacaktır. Kumaş- larla ilgili bu macera, hemen her konuda, yeni bir biçimde boy gös- termekte gecikmiyecektir. | Önemli bir açıkla bağlanacak bütçeyi -se- çimlere daha vakit varken-, alabil- diğine genişleyen ozamlarla kapat- maya çalışmanın İktidarın başlıca hesabı olduğu anlaşılmaktadır. Çimento ve demirle ilgili fiyat artışları, zaten sinirleri alabildiğine gerilmiş bulunan büyük vatandaş kitlesinde tam bir hırçınlığa sebep olmuştur. Türkiyenin çimento ve emir konusundaki üretim yetersiz- liği bilindiğinden, türlü yollardan yapılan ithalât ve alman tedbirlerle belirli ölçüde önlenebilen karabor- sa ye darlık, şimdiden uç vermeye başlamıştır. Bazı malüm çevreler demir üzerinde yapılacak "âyârla- ma"yı çok önceden haber aldıkları için, güçlerinin yettiği ölçüde bağ lantılar yaparak, önümüzdeki inşaat mevsimine yeni yeni kazanç imkân- larıyla girmenin yolunu bulmuşlar- dır. Demire yapılan zamlarla, başta metre kareye düşen inşaat maliyeti etkilenecek; arkasından, demirden mamul ve daha çok büyük kitlenin vazgeçilmez ihtiyaç maddeleri ara- sında bulunan bir çok aracın mali- yeti ve satış fiatı da artacaktır. Bu- sonucu olarak -sonu gelmez zincirleme etkilerle-, temelinde de- mir bulunan bütün mamullerin fi- yatlarında fazla ödenmeye mecbur kalman bir miktar bulunacağı tabii dir. Bağdattan dönen hesaplar Bu artışın, kiralardan nakliye üc- retlerine kadar hiç ilgili değilmiş gibi görünen bir çok şeye etkisi ola- SAHADA cağını görmek için çok beklemeye lüzum kalmayacaktır. Demirle ve demir ticareti ile uğraşan tüccar a- rasında yapılan anketlerde, tücca- rın bu fiyat artışlarından, yalnız bir noktada memnun olmadığı görül- müştür. O da, bazı güçsüz alıcıların fiyat artışları önünde cesaretlerini yitirerek, yapacakları inşaatı veya demire ihtiyaç gösteren başkaca bir yapı işini ertelemeyi düşünecekleri kaygısıdır. Bu da, alış-veriş hacmini daraltacağı için, ticaret erbabının kazancında bir eksilmeye sebep ola- caktır. Bunun dışında hiç bir tüc- car eski ve yeni fiyatlar arasındaki farkı sineye çekmeyi düşünmemek- te ve bunu tüketim sahiplerine ak- tarmanın çok ince hesapları şimdi- den yapılmaktadır. Şeker, tekel mallan, demir, gaz, çimento v.s. ile başlayan zamlar kervanının duracağı ihtimalini ak- lından geçiren tek bir kimse yok gi- bidir. Bu kimseyi hele iktidar çevre- sinde aramak beyhudedir. Ve her zammın, gizlenmesine imkân olma- yan bir çeşit vergi olduğunu artık herkes anlamış gibidir. Bu gerçeği gören ve AP'ye oy verdiği için bin kere pişman olan kitle her gün bi- raz daha büyümektedir. Bundan önceki dönemde, yani Menderes' devrinde, bu gibi zamlar Türkiyede büyük oy deposu halin- deki köye ve köylülere pek fazla in- tikal etmiyordu. Köylüler piyasa e- konomisinin çemberi dışındaydılar. Bugün ise durum tamamen değiş- miştir. Burada sayılamıyacak kadar çok sayıda faktör, köyü ve köylüyü piyasa ekonomisinin çemberi içine sokmaya ( başlamıştır. Artık fiyat- larda görülecek iniş ve çıkışlar, köy- lüleri de büyük ölçüde etkileyecek- tir. AP'nin dizginlerini ellerinde tu- tanların zamları savunmak için hiç bir fırsatı okaçırmamalarının ne- denlerinin altında yatan gerçek as- lında budur. Tekel maddeleri, gaz, şeker ve benzeri maddelere yapılan zamlar güçlük (içindeki kimseleri zaten tahammüllerinin sonuna ka- dar getirmiştir. Demir ve çeliğe ya- pılan zamlarla, akaryakıta yapılmak istenen zamlar, bardağı taşıran damlalar olacaktır. Nitekim Parlâ- mento, zamlar görüşülürken bu hu- susu dikkate alarak, hiç değilse ga- za yapılan zammı geri bıraktırmış- tır. 25 Şubat 1967

Bu sayıdan diğer sayfalar: