16 Ağustos 1987 Tarihli Nokta Dergisi Sayfa 18

Fervar| allesi, bütün tartışmaların ötesinde, kızlarının yaşama dönüşünün Evelina, her şeyi İTALYA / BİR MUCİZENİN ÖYKÜSÜ Ismarlama kardeş hayat kurtardı Anne ve babası, lösemili küçük Evelina'yı kurtarmak için ona iliğini verebilecek bir kardeş doğurmaya karar verdiler. Her şey iyi gitti ve Evelina şimdilik kurtuldu. Ama olay İtalya'da ve tüm dünyada büyük bir tartışma başlattı. Başkasını kurtarmak için bir çocuk doğurmak ve onun izni olmadan organını kullanmak doğru muydu? arı koca birbirlerinin yüzüne bakmaya cesaret edemeden bekliyorlardı. Göz göze geldikleri anda içlerindeki fırtınayı dışarı vu- rabilir, gözyaşlarına boğulabilirler- di. Hayatlarının en uzun, en zor bekleyişiydi bu. Birden telefon çal- 34 NOKTA 16 AĞUSTOS 1987 dı. Saatlerdir bu anı bekledikleri halde irkildiler. Kadın koşarak oda- Minik kardeşi Marco'ya borçlu olduğunun bilincinde İT t süredir yaşadıkları kâbus ve acıla- rı bir anda silebilirdi. Az sonra ko- cası yanına geldi. Gözleri dolu do- luydu ama gülümsüyordu. Bütün ümitlerini bağladıkları mucize, ger- çekleşebilecekti. Birbirlerine sarıla- rak hıçkıra hıçkıra ağladılar. Luisa ve Ermanno Fervari'nin tüm çabaları, 7 yaşındaki küçük kızları Evelina'yı ölüme mahküm eden hastalıktan kurtarmak içindi. 20 yıllık bir evlilikten sonra doğan biricik kızları Evelina, 4 yaşınday- ken bir tür lösemiye nin bulunması gerekiyordu. Bu du- rumda bile Evelina'nın kurtulma şansı ancak yüzde 60'tı. Yeni bir bebek. Anne-baba her şeyi denemeye hazırdılar. Hemen kendi kemik iliklerinin testini yap- tırdılar. Ancak sonuç istendiği bi değildi. Sonra, küçücük çiftlik- lerini ve bütün varlarını yoklarını satmayı göze alıp yabancı bir veri- ci aramaya koyuldular. Fakat bu da onbinde bir ihtimaldi. Başarı olasılığı en yüksek olan çözüm, hastanın bir kardeşinden yapılacak kemik iliği nakliydi. Evelina'nın ise hiç kardeşi yoktu. Çaresiz anne- babanın aklına hemen o an, biricik kızlarını kurtarabilecek bir kardeş yapma fikri gelecekti. Bu fikirleri- ni Profesör Burgios'a açtıklarında, iki kardeşin kemik iliğinin birbiri- ni tutma olasılığının sadece yüzde 25 olduğunu öğreneceklerdi. Ama olsun, her şeyi sonuna kadar dene- yeceklerdi. Dünyada hiçbir hamilelik, bir anne îarafından |belki de bu kadar Doktorlara göre ancak 3-4 yıllık bir ömrü kalmıştı ve hiçbir tedavi ce- vap vermiyordu. Evelina günden güne eriyip gidiyordu. Sonunda, küçük kızın başından beri tedavi- sini yürüten İtalyan Profesör Ro- berto Burgios denenebilecek tek bir dan çıktı. Bu telefon dinlemeye dayanamayacaktı. Tele- fonun öbür ucundaki sesin söyleye- cekleri bir anda bütün dünyalarını karartabilir ya da üç yıla yakın bir çare kaldığını i: Kemik iliği nakli. Ama bü da o kadar ko- lay değildi. İlk önce, kemik iliği kü- çük hastanınkiyle en az yüzde 70 oranında uyum gösterebilecek biri- çok i Luisa hamileliği boyunca doğacak çocuğun sağlıklı olması için gerekli her türlü özeni göstermişti. Bir yandan da Evel na'yı yaşatmak mücadelesi verili- yordu. Çaresiz çift, adeta zamana karşı yarışıyor, ölüme yeni bir ha- yatla meydan okuyordu. Sonunda, nur topu gibi bir erkek çocuk, Mar- co dünyaya geliyordu. Küçük kur- tarıcı, her bebeğin kendi varlığıyla yarattığı sevgi yumağının yanı sıra bir de ablasının biricik umudu ol- masıyla katmerleşen bir sevgi orta- mında büyüyordu. Ancak, Marco ile Evelina'nın kemik iliklerinin bir- birine uyumlu olup olmadığını an- lamak için aradan dokuz ay geçme- si gerekiyordu. Mucize gerçekleşiyor. İşte, anne babayı sevinç hıçkırıklarına boğan telefon, beklenen mucizenin ger- çekleşmesinin artık mümkün oldu- ğunu müjdelemişti. Marco ile Eve- lina'nın ilikleri yüzde 100 uyum sağlamıştı. Ama korkulu bekleyiş henüz sona ermemişti. Bu kez de, minik verici Marco'nun hiçbir risk altına girmeden ablasına iliğini ve- mutluluğunu yaşıyor. Ameliyatı gerçekleştiren Profesör Burgios ve genç asistanı, tıp dünyasında tartışmalara yol açtı rebilmesi için biraz daha büyümesi beklenecekti. Ameliyat nihayet, Marco'nun on sekizinci ayını doldurmasından sonra geçtiğimiz nisan ayında ger- çekleşiyordu. Sonuç çok başarılıy- dı. Küçük Evelina her geçen gün sağlığına biraz daha kavuşuyordu. Artık yaşama şansı yüzde 60'tı ve kesin sonuç eylül ayında belli ola- caktı. Bu tarihe kadar küçük vücu- du, kardeşinden nakledilen iliği reddetmezse kâbus sona erecekti. Korkulu bekleyiş devam ediyordu, ama bu kez daha bir inanç ve umut- la. Ahlaki tartışmalar. Fakat, Fer- vari ailesi böylesine büyük bir mut- luluğun sarhoşluğu içindeyken, ameliyatı gerçekleştiren Profesör Burgios, İtalya'nın sınırlarını aşıp önce Avrupa'ya sonra da tüm dün- yaya yayılan bir polemiğin içine gir- mişti. Ameliyattan üç ay sonra, olayı tıp dergilerine açıklayan pro- fesör, aslında isteyerek böyle bir polemiğe yol açmıştı. İtalyan yasa- larına göre doktor Burgios aslında bir suç işlemişti. Zira karar verme yeteneğine sahip olmayan bir ço- cuktan, isteği dışında ilik nakledil- mişti. İtalyan yasaları, reşit olma- yan çocuklardan ancak sadece kan alınmasına müsaade ediyordu. Oy- sa, Evelina'nın durumunda daha birçok çocuk vardı ve bunlar tüm ümitlerini kardeşlerinden alınacak kemik iliğine bağlamışlardı. Bu tür ameliyatların önündeki yasal engel- lerin bir an önce kaldırılması daha NOKTA 16 AĞUSTOS 1987 35