16 Ağustos 1987 Tarihli Nokta Dergisi Sayfa 40

Kim bu adamlar? Kapak sayfalarınızı hayretle, hatta dehşetle okudum diyebilirim. Türkiye'de bu tür ameliyatlar ya- pıldığını biliyordum. Ama bazı ör- nekleriniz yine de çarpıcıydı. Özel- likle Bay by-pass diye isimlendirdi- ğiniz doktorun yaptıklarını herhal- de kırk yıl düşünsem hayal edemez- dim. Fakat yazınızı okurken dikka- timi çeken, sonra da ““Nokta'nın görüşü” yazınızda nedenlerini öğ- rendiğim bir tavrınız beni gerçek- ten çok rahatsız etti. Madem araş- tırdığınız olaylar gerçek olaylardı, madem pek çoğu hakkında zaten soruşturma açılmıştı, neden bizden bu sahtekârların isimlerini gizledi- î“zl7 Neden bu amelıyaıların özel- likle ler duymuştuk. Geleceğin Bod- rum'u olacağı, herkesin yeni tatil beldesi olarak bu şirin kasabayı se- çeceği söylendi hep. Şu anda sade- ce Şerif'in kanunları geçerli oldu- ğuna göre, onun tatile çıktığı bir za- manı seçip gitmek gerek Kalkan'a. Neyse, yazıyı okuduktan sonra ta- tile gitmeyi düşündüğümüz yerler hakkında bir ön araştırma yapma- ya karar verdik. Teşekkürler. Hakkı GEYİK-İSTANBUL Kedi-köpek katliamı Size aktarmak istediğim konu benim için çok önemli. 16 yaşında- yım. Yaşımın küçüklüğü neden le bu konuyla ilgilensem de beni ka- ale almayacaklarını biliyorum. O yüzden ciddi bir dergi olarak gör- düğüm ve sayılarını kaçırmamaya çalıştığım Nokta'ya yazmaya karar verdim. Bursa'da bir grup insan suçsuz hayvanları kuduz gerekçesiyle yıl- lardır hiçbir ülkede görülmeyen bir soğukkanlılıkla, vahşetin sınırları- nı zorlayacak bir biçimde katletmiş- tir. Rastgele sokaklardan toplatılan kedi ve köpekler kuduz olup olma- dıkları öğrenilmeden uyuşturulmuş, daha sonra da koca fırınlarda ya- kılmıştır. Lütfen bu konuyla ilgile- nin. Sizden fazla bir şey istemiyo- rum. Derginizin bir paragrafını ayırsanız bile yeter. Ne olur siz de bu konuyu atlamayın, yoksa öm- rüm boyunca ülkemizde basının ne kadar duyarsız olduğunu düşünüp utanç isimlerini bizden esırgedınız" Der- ginizde çalışan bir arkadaşınız ame- liyat gereksinimi duysa, onun bu nayloncu doktorlardan birine git- Mesini, o çirkef hastanelerinden rinde masaya yatmasını engelleye- ceksiniz herhalde! Peki, ya biz has- talanırsak ne olacak? Bu en dan, lüks bir eşitsizlik değil mi Ya ben iki ay sonra Bay by-pass'ın eline düşersem? Sizin sorumluluğu- nuz o adamların isimlerini açıkla- mMaktı. Bizleri uyarmaktı... Saygı- larımla. Ayhan AKSEL—İSTANBUL Kalkan, meğer neymiş! Bir grup arkadaş İzlenimler'de Kalkan'ı okurken hayretler içinde kaldık. Çünkü birkaç yıl öncesine kadar Kalkan hakkında çok iyi şey- 78 NOKTA 16 AĞUSTOS 1987 Emre GÖKÇE-İSTANBUL Bravo Cindoruk'a Hüsamettin Cindoruk, Nokta'- yla yaptığı söyleşide, “Askeri ceza- evleri askeriyenin tabiatı gereği ka- tılık içerisindedir. Sıkıyönetim bit- tikten sonra artık ordu disiplinine gerek kalmamıştır” diyerek askeri cezaevlerinin boşaltılıp, tutuklula- rın sivil cezaevlerine aktarılmasını öneriyor. Bu arada SHP'ye bakıyo- ruz, böyle önemli bir konuda tıs yok. Gönül isterdi ki, bu sözleri sosyal demokrat lider Erdal İnönü söylesin. Kerim ÖZEREN—BOLU Madonna Bir-iki yıl önce Madonna'yı TI- ME'da kapak olarak görünce bir şarkıcıya haksız önem verildiğini düşünmüştüm. Gerçi Like A Vir- ,,.n i daha önceden de biliyordum . Bütün pop yıldızları gibi iki- TERERİYA OT KERhacak sönra yi- tip gidecekti bu yerinde duramayan çılgın kız. Ancak Madonna beni utandırdı ve geçici bir sabun köpü- ğü olmadığını kanıtladı. Beni ve tüm gençliği dayanılmaz sıcaklığıy- la etkisine aldı. Doğrusu kimse bu- na karşı çıkmadı, daha doğrusu karşı çıkmaya çalışmadı. Madonna'nın şarkılarını defalar- ca dinledik, video-clip'lerinden de- falarca izledik. Artık bir sezondur fragmanlarını gördüğümüz Shangai Surprise gelse de izlesek. Tuna ARMAN— İSTANBUL Düzeltme Dergimizin 9 Ağustos 1987 ta- rihli 31. sayısında yer alan “*PKK kaynağını bulduk” başlıklı haberde, Hürri- yet gazetesi Genel Koordinatörü Sn. Çetin Emeç'in gazetedeki gö- revi bir yanlışlık sonucu Genel Yayın Müdürü olarak yazılmıştır. Duıcltır özür dileriz. Hayat çocukları Sokaklarda dilenen, jeton, abon- man, su satan küçük çocuklar gö- rürdük. Bunların bir kısmının ço- cukluğunu yaşamadan erkenden öl- düğünü de bilirdik. Çünkü bunlar, sokakta, durakta otobüs beklerken Su, jeton, bilet alırken hep çevre- mizdelerdi. Yer kapmak için diğer- leriyle kavga ederlerken çoğunun geleceğinden biz bile endişelenirdik. Ama çocuk fahişeleri ilk olarak si- zin haberinizle tanıdık. Beyoğlu sokaklarının U: ğu batakhanelerine dönüştüğünü, akşam saatleri ailemizle hırIıkte ge çilmediğini herkes biliyor. Büyük- lerin geçmeye çekindiği bu semtte yaşayan küçüklere artık ne denebi- lir ben bilmiyorum. Ancak yazdık- larım yanlış anlaşılmamalı. Onları bu aşamada korumamız mümkün görünmüyor diye kendi kaderleri- ne terk edelim demiyorum. Bu konuda bilinçli yayınlar ya- pılmalı, ilgililer bu yaraya kangren- leşmeden eğilmelidirler. Zira sorun hepimizin sorunudur ve günü gelir bizim de kapımızı çalabilir. Muharrem ÖZSOY—İSTANBUL ik Do- Tekrar ders kitaplarına girmeli... Nâzım Hikmet ile ilgili sayınız gerçekten çok ilginçti. Biz gençler Nâzım Hikmet'i yeterince tanımı- yoruz. TRT'nin de tanıtmasını bek- lemiyoruz. Bu konuda Nokta'ya ve sorumluluğunun bilincinde olan basınımıza güveniyoruz. Sonra bu konuya eğilmeniz çok olumlu. Dünya çapında bir ozanı- mızı yurttaşlıktan atmak hiç de çağ- daşlığa sığmıyor. Dosyaları raflar- dan indirilip yeniden gözden geçi:- rilmeli ve itibarı iade edilmelidir. Nâzım Hikmet, yüreği vatan has- reti ile dolu, gurbette ölen çok de- ğerli bir ozanımızdır. Ona “vatan haini” diyenlere vatan haini şiirini okumalarını tavsiye ederim. Dile- ğim şiirlerinin yeniden ders kitap- larında okutulmasıdır. Aydın H. KÖKNAR—. SKİŞEHİR Nâzım ve Menderes Nâzım ve Menderes, yakın tari- himizde benzer haksızlıklara uğra- mış iki ünlü kişidir. Ben, Mende- res'in 1960'da uğradığı akıbette, yıllar önce Nâzım Hikmet'e yapı- lan haksızlıkların da rolü olduğu- na inanıyorum. Hatta bunu bir kı- sırdöngü olarak düşünmek de mümkün; Menderes, 1951'de Nâ- zım Hikmet'e yapılmasına izin ver- diği haksızlıklara kısa süre sonra kendisi de maruz kalmıştır. Nâzım Hikmet, hukukçuların yüzde 50 nispetinde dahi temsil edilmediği bir ““askeri” mahkeme- de yargılanmıştır. On yıl kadar son- ra Menderes de aynı mahkemede yargılanacaktır. Ancak onun “suç”'u vatana ihanet gibi sebepler değil, bence sadece, ekilenin bir gün biçileceğinin unutulmuş olmasıdır. Menderes'in prestij kaybı, daha 51'de Nâzım Hikmet olayıyla baş- lamıştır. “Suç” teşkil eden diğer olaylar, bu güvensizlik ortamında daha sonra inşa edilecektir. Fikri YILMAZ - MALKARA Pera Orient Kitabevi (Eskinin de eskisini sunar) * Türkçe Osmanlıca, İngilizce. Fransızca, Almanca, Sırpça, Karamanlıca, Latince eski yayınlar, kaynak kitaplar * Gravür. resim, kartpostal, berat para, yazma, tahvil Türk Hava Yolları Ülkemizin en vurdumduymaz kuruluşu herhalde THY. Son aylar- da basında eleştirilme rekoru kıran kurumun yöneticileri, büyük bir ra- hatlıkla “En iyi hizmeti biz veriyoruz” gibisinden inciler dök- türüyor, sanki vatandaşla alay edi- yorlar. Metin GÜNERSEN—ANKARA Kelebek melebek! İki cümleyi bir araya getireme- yenler yazar oluyor da atı kelebeğe benzetenler de elbette purofüsür olur. Şimdi gelelim Ulubatlı'nın ne- den kütük gibi durduğuna: Saygı- değer yazarcığım, Ulubatlı Hasan Bizans burçlarına bayrağı diktiğin- de tam kırk ok yemişti. O zaman- dan bu zamana kadar kütük gibi durmasın da nasıl dursun? Gelelim Fatih'in atına; hayvancağız Haliç sırtlarından beri sıkıştığından, Fa- tih amcası da izin vermediğinden surat ifadesi tabii ki asık olur. Es- ki atlar kelebek gibi uçardı,şimdiki atlar sucuk, sucuk! Abdurrahman DÖNERCİ/FATİH Okuyucu Mektupları için adres Nokta Dergisi Okur Mektupları Gelişim Yayınları Levent / İSTANBUL ABONE KOŞULLARI ur ylık: 15.000 TL 1 yallık: 29.900 TL. Abone bedellerinin 128 139 no'lu Nokta Süreli Yayınlar Foslartaki hezabina yatırılmasını rica ederiz. Yurt [Yılhk umk postasıyla) Avîupu ve Ortadoğu: 75 ABD Di ABD ve Uzakdoğu: 127 ABD Doları Abone bedellerinin Yapı ve Kredi Bankası Nişantaşı Şubesi 615 14716 no'lu hesaba transferini rica ederiz. Eksik sayılar ıdres' Klodfarer Caddesi No 2. Cağaloğlu-İstanbul Tel: 527 74 64 Kıbris fiyatı: 1050 TL. NOKTA 16 AĞUSTOS 1987 7g