16 Ağustos 1987 Tarihli Nokta Dergisi Sayfa 27

Saatlik sayfa görüntüleme limitine ulaştınız. 1 saat bekleyebilir veya abone olup limitinizi yükseltebilirsiniz.

Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

eminizm konusunda görüşü- nüz nedir sorusuna “Ben bir feministim”” diye cevap veriyor Beymen grubundan Kerim Keri- mol. “Kadın ve erkekteki müte- kabil girinti ve çıkıntılar, onlar- dan birini diğerinden daha az ve- ya fazla insan yapmaz.” Anketi- Mize cevap veren zenginlerimizin 57,7'si feminizme evet diyor. Yüzde 30,7 hayır yanıtı alınırken, yüzde 11,6 da ilgisizlik yanıtı ve- riliyor. “Kadın haklarına tarafta- rım, ama”' diyor Süzer Dış Tica- ret'in patronu Mustafa Süzer, “feminizme karşıyım. Kadın ve erkeğin karşı karşıya getirilmesi- ne karşıyım.” Saffet Ulusoy da “Erkek bir kademe ilerde olmalı” diyerek feminizme olumsuz yanıt veriyor. Aydın Bolak, “Müslüman Türk kadını hem aile, hem de iktisatta var olan bir kadındır. Ne sosyal hayat, ne giyinme, ne tahsil, ne de çalışma hürriyeti konularında ka- dına kısıtlama getirilemez”” diye- rek feminizme olumlu yanıt veri- yor. Nejat Eczacıbaşı “Atatürk'- ten bu yana feminist harekete ge- rek yok” diyerek sorumuza olum- suz yanıt verirken, Sakıp Saban- cı feminizme eveti basıyor. Nurettin Koçak ise ““Kadının uyanması, erkeğin tembelliğini silecek”' diyerek feminizmden ya- na görüşünü belirtiyor. Bak yeşil yeşil. “Feminizm ve çevreci hareketi demokratik top- lumlar içinde ve davranış özgür- lüğünü temsil eden hareketler ola- rak görüyorum. Bunu eşcinselle- re iş konusunda da söyleyebili- rim ” diyor Aksu'dan Ömer Dinçkök. Yeni kuşak zenginlerin, Zenginlerimiz feminist yeni sola bakışındaki demokratik- lik ve liberallik, yeşillerle ilgili an- ket sonuçlarında pek görülmüyor. Yeşiller hakkında olumlu yanıt yüzdesi 42,3. Yüzde 38,5 yanıt olumsuz. Yüzde 20'ye yakın ya- nıt ise ya ilgisiz ya da henüz bir şey söylemek için erken şeklinde. Feminist hare- ket için olumlu yanıt ve- ren Emin Cankurtaran, çevreci hareket için dik- katli davranıyor ve “Ye- şiller idealist olarak baş- ladılar. Kulağa hoş gelen şeyler söylüyorlar. Ama ilerde reaksiyoner bir hareket haline dönüşüp dönüşmeyeceklerini kes- tiremiyorum' diyor. Ali Koçman'a göre ise, bu- günkü Türk toplum ya- pısı açısından Yeşiller bi- raz egzantrik. Saffet Ulusoy çevrecilere karşı olanlardan. Onların Amerika'yı yeniden keşfe çalıştıklarını vurguluyor. Eşcinselleri işe alır mısınız? “Kişilerin fiziki, davranış ve dü- şünce özelliklerine göre diskrimi- nasyon yapılarak işe etmek gerekli. Ben biraz da bu durumun doğuştan olduğunu sa- nıyorum. Bir eşcinsel,toplumdan Gdiner : Hainadil. kabul edemem. Mühim olan kişi- nin işe uygun olmasıdır”'* diyor TÜSİAD Başkanı Ömer Dinçkök ve belki de bu sözleriyle eşcinsel- lerin işe alınması ile ilgili tabula- rın yıkılması konusunda kapıyı aralıyor. Evet, ama bu konuda görüşler de epey farklı. Yüzde 46,2 evet, yüzde 42,3 hayır var ya- nıtlarda. Yine de umutlu bir du- rum. Mustafa Süzer “Ben onları hasta olarak görüyorum. Yardım ğini beyan etmişlerin işe alınma- ları konusunda Şetat'tan Şehmuz Tatlıcı *niye olmasın” yanıtını ve- riyor. Akın Tekstil'in patronu Haydar Akın ise *eşcinsel olduk- larını bilirsem işe almam' diyor. Yeni sol akımlara karşı ilgileri- nin uyandığı yanıtlardan anlaşıl- makta olan zenginlerimizin bazı- ları da yeni kuşaktan katılanlar- dan çok şey kazanılabileceği gö- Tüşünde. KOMİLİ (Komili Grubu) KONUKOĞLU (İplik Sanayii / G. Antep) - KORAY (Koray İnşaat) KURTÇU (Yıldız Tekstil / Bursa) MAKZUME (Deniz Nakliyat / İskenderun) MENGER (Otomarsan) NARİN (Narin Tekstil) ÖZEKAT (Egebank) 'OKAN (Okan Holding) ÖZDOYURAN (Un ve İrmik Fab.) ÖZKÖSEOĞLU (Entes İnşaat ) ÖZİLHAN (Anadolu End. Hold.) 52 NOKTA 16 AĞUSTOS 1987 Halit Narin de inişe geçenler arasında ÖZTEMİR (Gümüşsuyu) SAĞRA (Sağra / Ordu) H. SİMAVİ (Veb Ofset) SİVRİ (İzdaş) SOYAK (Sdyak İnşaat) SÜZER (Süzer Dış Ticaret) 'TACİROĞLU (Peysan) TURGUT [SFako İlaç) 'YAMANTÜRK (Güriş) M.A. YILMAZ (Tek-Art Hold.) YAZICI (Anadolu End. Hold.) Okumadım, görmedim, işitmedim 6 itap okumaya, okuyabil- meye özlem duyuyorum, 30 yıldır sinemaya gitmedim””' di- yor Emin Hattat ve zenginlerimi- zin meslekleri dışındaki kitaplara, filmlere ilgilerinin ne durumda ol- duğunu özetleyiveriyor. Bildiğiniz gibi zenginlerimiz her zaman işle- rinin başında bulunuyorlar. Nor- mal çalışma süresi olan 8 saatten fazla çalışıyor olmakla övünüyor- lar. Ne 24 saat yetiyor onlara, ne haftada 7 gün. Fotofinişte poz verdiği için hep yarış kaybeden at- lara benzemek istemediklerinden belki, pek okumuyor, pek de film seyretmiyorlar. Şaka bir yana, zenginlerimizin edebiyatla ve ye- dinci sanatla ilgileri yürekler acı- 51'Kaya rgut, Haydar Akın, LA y aa çe Ergun Özakat, Emin Hattat, Mustafa Süzer, Ali Rıza Çarmık- h, Can Has, Şehmuz Tatlıcı, Tur- gut Işık, Emin Cankurtaran, Nu- man Esin hiç film seyredemeyen- ler. Emin Cankurtaran, Emin Hattat, Kaya Turgut, Turgut Işık, Şehmuz Tatlıcı, Mustafa Nejdet Bezmen kitap okuyamayanlar. Kerim Kerimol, ““muhayyel edebiyata” karşı. Biyografileri tercih ediyor. İshak Alaton'un okuduğu son üç kitap şunlar: Arthur Koestler'- in Onüçüncü Kabile, Evangelinis Mihailidis'in Seyreyle Dünyayı ve Aydın Boysan'ın Fısıltı'sı. Önü- çüncü Kabile Hazar Türkleri ile il- gili. Bilindiği gibi Hazar Türkle- ri, Hıristiyan ve Müslüman hege- monyalarına karşı devletlerinin resimmi dini olarak Yahudiliği seç- mişlerdi. Yahudileri müthiş kızdı- ran bir kitap. Seyreyle Dünyayı, kiril alfabesiyle ' yazılmış ama Türkçe dilinde bir kitap. Kitabı Mualla Anhegger çözmüş. Hıris- tiyan Karaman Türkleri hakkın- da. Alaton'un seyrettiği son üç film ise, Başka Tanrının Çocuk- ları, Mission, Ingmar Bergman'- ın Aynanın İçinden filmleri. Kitap okuyan ve film seyreden zenginlerin ankete verdiği yanıt- lardan çıkan bazı ilginç sonuçlar da var. Bir kere, zenginler, boş yok, boşa para yok zihniyetiyle genellikle sanata ve özellikle ede- biyata prim tanımıyorlar. Bu yüz- den ancak ünlülerin otobiyogra filerini okumaya vakit ayırabili- yorlar. Örneğin Ömer Dinçkök'- ün listeşinde bulunan Lord Ki ross'un Atatürk, Evatis'ın Onas- sis'in Hayatı ve bestseller listele- rinden inmeyen Harold Hammer adlı otobiyografi. Harold Ham- mer, 88 yaşında başarılı bir Ame- rikalı işadamı. Nejat Eczacıbaşı'- nın okuduğu son kitaplar arasın- da Filiz Ali'nin Türkiye'nin Mü- zik Sorunu adlı bir derlemesi var. Sabancı'nın son okuduğu kitap bir başarının anahtarıyla ilgili. Chrysler otomobil şirketini Lee Taccoca'nın nasıl olağanüstü çaba serüvenleriyle kurtardığının kita- bı. Gazetecilerin yazdığı, basın haberlerinin derlemeleri de olduk- ça revaçta. Örneğin Emin Çöla- şan'ın Önce İnsanım Sonra Gaze- teci kitabı hakkında Nurettin Kö- çak, gazetecileri bu kitaptan öğ- rendim diyor. Sinema ile ilgili seçişler de il- ginç. Türk sinemasının son ve ba- şarılı örnekleri tercih ediliyor. Ör- neğin Ali Koçman'ın son seyret- tiği filmlerden biri Asılacak Ka- dın. Yabancı sinemadan ise Oscar heykelciklerini izlemeyi yeğliyor- lar. Ve Türkiye'de daha kimse gö- remeden onlar yurt dışında kese- lerine kuvvet izleyebiliyorlar. Ör- neğin Ali Koçman'ın New York'- ta izlediği Rosa L Nu- rettin Koçak son 10 yıldır Türki- ye'de sinemaya gitmemiş. Ama Amerika'de Platoon'u Paris'te de The Mission'ı izlemiş. NOKTA 16 AĞUSTOS 1987 53

Bu sayıdan diğer sayfalar: