9 Temmuz 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 7

9 Temmuz 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 7
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS Genel Kurmay Başkanına, Kuvvet Komutanlarına kâşaneler, onların yaverlerine ise daireler inşa edilece- ğini haber vermişler, haber her ta- rafta hayret ve tasvipsizlikle karşı- lanmıştı. Hayret ve tasvipsizliğin Ordu içinde de mevcut olduğunu söylemek, bir "askeri sır"rın ifşası değildir. Türlü yoruma sebep olan ve ha- len kira ödeyen birçok subaya da la- havle çektirten Lojmanlar Meselesi- nin gelişmesi şöyle olmuştur: 27 Mayıs Devriminden sonra, subayla- ra lojman yapılması için çıkarılan 186 sayılı kanuna dayanılarak yük- sek rütbeli komutanlara da lojman inşası için birkaç yıl önce bir pren- sip kararı alınmıştır. Bu karara da- yanılarak bazı şehirlerde kolordu komutanları için bina yaptırılmış- tr. Ankara da da Genel Kurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları için lojman yaptırılabilecek uygun saha aranmıştır. Keçiörende, Dik- mende, Abidinpaşada yapılan ara- ma, nedense, başarısız olmuştur. Bu arada, bir elçiliğe ait arsaya ta- lip olunmuş, 1 milyon liranın üzerin- de fiyatla karşılaşılınca ondan da vazgeçilmiştir. Parlak ve saltanatlı formül, Demirel iktidara gelince bu- lunacaktır. Nitekim 1965 yılında Milli Sa- vunma Bakanlığı, dâhiyane bir icat- la Cumhurbaşkanlığına yazı yazmış ve lojmanların Köşk sahasında yap- tırılması için izin istemiştir. O za- man hastalığı ilerlemiş olan Gür- sel belki Zeytinoğlunun da gayre- tiyle bu teklifi kabul etmiştir. Bu konuda Gürselin başkanlığında bir toplantı yapılmış ve binaların kon- durulacağı yer tesbit edilmiştir. Bundan sonra Bakanlar Kurulu Çankaya Köşkü sınırları içinde nel Kurmay Başkanına ve Kuvvet Komutanlarına lojman yapılmasını karara bağlamıştır. Karara göre, her bir "lojman" 150 bin liraya çı- kacak, binalar, müstahdeminin otu- racağı odalar ve kısım hariç, 150'şer metrekare olacaktır. 1966 Bütçesin- de bu iş için gerekli tahsisat ayrıl- mış ve Milli Savunma Bakanlığın- daki teknik personel tarafından plân ve projeler hazırlanmıştır. Bu plân ve projeleri Komutanlar be- genmişler ve Makbule Hanım Köş- kü ile Muhafız Alayı Assubay Gazi- nosu yakınlarına düşen yeşil saha üzerinde inşaat hazırlığına başlan- mıştır. Yaverler için yapılacak loj- 9 Temmuz 1966 manlar ise o yakınlarda, villâ değil apartman şeklinde olacaktır. İlk pürüz Temel hafriyatı başladığında ilk pürüzle karşılaşılmıştır: nkara İmar Müdürlüğü, ruhsat için yapı- lan müracaata olumsuz cevap ver- miştir. İmar Müdürlüğü, itirazım şu sebeplere dayandırmaktadır: 1) Lojmanların inşa edileceği saha Çankaya Köşküne dahildir ve bura- da inşaat yapılması doğru değildir. 2) İnşaatın yapılacağı saha yeşil sa- hadır. Üstelik inşaat, Cumhurbaş- kanlığı Köşkünün görünüşünü boza- caktır. 3) Lojmanların inşa edilece- gi saha muhtelif şahıslardan Cum- hurbaşkanlığı Köşkü için istimlâk edilmiştir. Bu lojmanların inşası YURTTA OLUP BİTENLER hamlarla dolu bir sözlü soru öner- gesini, Başbakan tarafından cevap- landırılması isteğiyle, Millet Mecli- si Başkanlığına vermiştir. Atatür- kün Cumhurbaşkanlığı ve (Fevzi Çakmağın Genel Kurmay Başkanlı- &ında dahi böyle bir yola gidilme- diğinin belirtildiği oOönergede şöyle denilmektedir: "Sayın Sunayın Genel Kurmay Başkanlığından Cumhurbaşkanlığı- na neden getirildiği istifham ve en- dişesinin devam ettiği ve bu yolda- i soruların cevapsız bırakıldığı bir sırada, Cumhurbaşkanlığı Köşkü sahasında Genel Kurmay Başkanı ile Kuvvet Komutanlarına köşkler inşa ettirilmesi 'veliaht ve şehzade- lerin daireleri inşa ediliyor' kanaa- Çankaya Köşkünün bulunduğu alan Biri kuyuya bir taş atmış... halinde istimlâk gayesi dışına çıkıl- makta ve yürürlükteki mevzuata gö- re, arazisi istimlâk edilenler için dâva hakkı doğmaktadır. "Sandıktan çıkmış" bir Başba- kan devrinde Hükümetin önem ver- diği bir icraat bir daire tarafından engellensin... Olacak şey midir bu! Derhal İmar ve İskân Bakanı Hal- dun Menteşeoğlu meseleye müdaha- le etmiştir. Bakanlık İmar Daire- sinden memurlar Köşkteki inşaat sahasına ogönderilmiş ve onların himmetiyle gerekli fetva elde edil- ortaya çıkmış, mesele kamuoyuna aksetmiştir. Bunun üzerine MP'li Necati Güven son derece sert it- lini uyandırmaz mı? Bu tutum, 'Tür- kiyede bazı askerlerle sivillerden mürekkep karma bir idare ve şekli bir demokrasi vardır' hükmüne yol açmaz mı? Bu ciheti herkes gibi tak- dir mevkiinde bulunan Hükümetin bu yola girmesinin elbette bir mak- sadı vardır, o maksat nedir? Başba- kan, ya milleti tatmin edici bir ce- vabı derhal vermelidir, ya da bu re- jimin adını açıklamalıdır." Bütün bu ağır ithamlara karşı ne Hükümetten, ne de Cumhurbaş- kanlığından bir ses çıkmıştır. Sade- ce Genel Kurmay Başkanı Cemal Tural, İstanbulda, bir gazetecinin sorusu üzerine şu demeci vermiş- ir. — Yapılan, devletin malıdır. 7

Bu sayıdan diğer sayfalar: