16 Temmuz 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 34

16 Temmuz 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 34
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

SİNEMA hepsinden film hakkındaki görüş- lerini belirten birer rapor istediler. Gelen raporların çoğunluğu, katolik kilisesindeki yeni eğilimi yansıtan nitelikteydi: "Hain kurttan kim kor- kar?"ın yasaklanması için ortada herhangi bir sebep görmüyorlardı. Bunun üzerine Katolik Film Ofisi, on yıl önce olsa katolikleri hop o- turtup hop kaldırtacak sözlerle, sahnelerle dolu olan filme "A-4" de- recesini verdi. Yani filmin, bazı çe- kimser kayıtlarla erginler tarafın- dan görülmesinde mahzur yoktu. Anlayışsız sinemacılar Hain kurttan kim korkar?"ı mey- dana getirenlerin, Katolik Film Ofisinin bu kadar anlayışlı davra- nacağını beklediklerini iddia et- mek gerçeğe aykırı olur. Filmin, hem de hiç bir sahnesinin o kesil- meksizin Ofisin süzgecinden O geç- mesi yapımcılar için tam bir sürp- riz olmuştu. Fakat yapımcılar ken- dilerini bundan daha büyük bir sürprizin beklediğinden henüz ha- bersizdiler. Bu sürpriz, Katolik Si- nema Ofisinden "temiz" kâğıdı alan yapımcıların göğüslerini gere gere kendi sansür kuruluşlarına başvur- dukları vakit ortaya çıktı: (Kendi sansür kuruluşlarının başkanı Ge- offrey Shurlock, filme gösterme belgesi vermiyordu! Buna sebep o- larak da endüstrinin uymak zorun- da olduğu 1930 tarihli sansür nizam- namesinde kullanılması yasaklan- mış kelimelerin filmde bol bol geç- mesini gösteriyordu. İşin tuhaf yö- nü şuydu: Endüstrinin kendi ken- dine uygulamak için kabul ettiği bu sansür nizamnamesini hazırlayan- lar ve uygulanması için geniş bir kampanya açanlar katoliklerden başkaları değildi. Katolik Sinema Ofisi bir yandan filmin gösterilme- sinde hiç bir mahzur bulunmadığı- nı bildiriyor, ama sinemacıların temsilcisi, yine aynı o katoliklerin hazırladıkları 36 yıllık bir nizamna- meyi öne sürerek "olmaz" diyordu! Shurlock'un bu tuhaf davranışı tamamiyle sebepsiz de değildi. 1964 te Billy Wilder'in "Kiss Me, Stupid- Op Beni, Budala" adlı filmi sansür kuruluna geldiği vakit, sansür ni- zamnamesine aykırı birçok yanı ol- masına rağmen, Wilder'in ameri- kan sinema endüstrisindeki yerini gözönünde tutan kurul, filme "te- miz" kâğıdı vermişti, ama aynı film Katolik Sinema Ofisinin, katolik- lerin seyretmesi yasaklanan film- lere verdiği "C" derecesini almıştı. Wilder'in onüfuzundan yararlana- rak eski sansür nizamnamesini değiştirmek umudunda olan Shur- lock, bu durumdan hayalkınklığı- na uğramıştı. Bu yüzden, Katolik Sinema Ofisinin süzgecinden geç- mesine rağmen, "Hain kurttan kim korkar?" için bu nizamnameyi har- fi harfine uyguladı. Bir dönemeç Ama Katolik Ofisinin "temiz" kâ- ğıdını alarak durumlarını kuv- vetlendiren yapımcılar işin peşini bırakmadılar. Üstelik, bırakacak durumları da yoktu. Çünkü 75 mil- yon liralık bir filmin "istikbali" söz konusuydu. Aslında, yapımcıların kendi sansür kurullarını dinlemele- ri de söz konusu değildi. Nihayet, 25 bin dolarlık cezayı verdikten son- ra filmlerini gösterebilirlerdi, ama bu durumda apımcılar Birliğine dahil sinemalarda oynatılmaması tehlikesi ovardı. Kaldı ki ortaya, Bu konuda Cumhuriyet Devrinde yayınlanan ilk eser SAVCI Yılmaz Akıncı ve AVUKAT Tahsin Atakan'ın Mevzuatta KABAHAT FİİLLERİ ve USUL HÜKÜMLERİ adlı kitap satışa arzedilmiştir. Hâkim, savcı, avukat, herkesin ve halkın hergün idareci, yüksek tahsilde ceza hukuku okuyan karşılaştığı hadiseleri açıklıyan izahlı, notlu, içtihattı müracaat kitabı. 350 sayfa 15 liradır. Genel dağıtım ve isteme: Minnetoğlu Kitapevi 34 ağaloğlu — İstanbu (AKİS — 218) AKİS Hollywood'daki sansür nizamname- sinde bir gedik daha açabilmek fir- satı çıkmıştı, bundan kaçınmak a- kılsızlık olurdu. Hem, sansürle ne kadar "takışılırsa" film için o ka- dar da reklâm olurdu. İşte bu düşüncelerle Warner ya- pımevi konuyu bir üst makama, yani "Motion Picture Association of America" adlı Yapımcılar Birliğinin başkanı Jack (o Valenti'ye götürdü. Jack Valenti, bir zamanlar bu bir- liğin ilk başkanı olan ünlü W. Hays'- ın Posta Bakanlığını bırakarak a- merikan sinema endüstrisinin ba- şına geçmesi gibi, Başkan John- son'un "akıl hocalığı" mevkiini bı- rakarak, birkaç ay önce bu göre- ve gelmişti. Valenti de bayatlamış olan nizamnamenin değiştirilmesin- den yanaydı. Hemen, Yapımcılar Birliğinin onbir üye, dört yapımcı ve altı gösterimciden meydana ge- len sansür kurulunu topladı ve "Ha- in kurttan kim korkar?" filmine gösterilme belgesi verilmesini sağ- ladı. Böylelikle Hollywood'un "diş- li" sinemacılarının 15 yıldan beri- dir, Amerikan Federal Yüksek Mah- kemesine başvurarak sinema san- süründe birbiri ardından açtıkları gediklere, bu defa da doğrudan doğ- ruya sansür kurulunca yeni bir ge- dik ekleniyordu. Bu gediklerin baş- lıcaları şöyle sıralanıyordu: 1952'de italyan yönetmen Rossellini'nin "11 miracolo (o Mucize"si dolayısiyle a- çılan dâvada Yüksek Mahkeme fi- limlerin dinsel duygulara aykırılık dolayısiyle yasaklanamıyacağına ka- zencileri konu alan, ırk meselelerine eğilen filmlere yeşil işareti yakmıştı. 1954- te fransız yönetmen Max Ophüls'ün "La Ronde Halka"sı filmlerde müstehcenlik konusunun en azın- dan edebiyattaki serbestlikle o ta- rihte Amerikada tanınan ölçüde ele .. sağladı. 1954'te Joseph Losey'nin "M Düsseldorf Canava- ri", filmlerde suça kışkırtma yö- nündeki yasakları hafifletti. İşte şimdi de, "Hain kurttan kim korkar?" filmiyle Hollywood, ko- nuşmalarda sınır tanımıyan bir ça- ga ilk adımını atmaktadır. Sansür nizamnamesinin dördüncü bölü- mündeki "küfürler"le ilgili (yasak altıncı bölümündeki beddualar, Tan- rıyı, İsayı kınamalarla ilgili yasak- lar "Hain kurttan kim korkar?"la birlikte ortadan kalkmaktadır. 16 Temmuz 1966

Bu sayıdan diğer sayfalar: