1 Ekim 1966 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 17

1 Ekim 1966 tarihli Akis Dergisi Sayfa 17
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

AKİS tan bile olsa "solcu" denmesinden "veba mikrobu gibi" kaçınan ve bu- nu söyliyenleri kahretmek için elle- rinden geleni esirgemiyecek olanlar bile, İnönünün konuşmasından son- ra taktik değiştirerek, başarı ka- zanmak için, âdeta Ortanın Solu yo- lunda birbirleriyle yarışa çıktılar. Genel Başkanın şamarı Bir il kongresinden çok, âdeta bir "küçük kurultay" havası içinde cereyan eden İstanbul İl Kongre- sinde ilk güne “İnönü günü", son güne de "Ecevit günü" dense yeri- dir. Zira -tarafsız gözlemcilerin yo- rumlarında da temas edildiği gibi, 18 Ekimde yapılacak CHP Kurultay toplantısının bir çeşit örneği veya tatbikatı olarak görülen bu kongre- de İnönü ve Ecevit, CHP'nin tutu- munu da açık bir şekilde ortaya koyduklarından, çılgınca o alkışlan- dılar, tezahüratla karşılandılar. Saat 10.50'de, elini öpmek iste- yenlerin barikatını güçlükle yara- rak salona giren İnönünün, Başkan- lık Divanının sağ tarafında, Bülent Ecevit, Hayrettin Uysal, Prof. Mu- ammer oy ve Kenan Esenginin arasında oturmayı özellikle seçmiş olması, seksenüç yaşındaki lide- rin, yapacağı konuşmada "Ortanın Solu"na değineceğini önceden belli etmişti. Düz siyah bir kostüm giymiş ve desenli siyah bir kravat takmış bu- lunan İnönü, saatlerin 12'yi göster- diği sırada, beş mikrofonun önün- de yaptığı 130 dakikalık konuşmay- la, yeniden, ağırlığını, partiiçi mü- cadelesinin sol kefesine koydu. Ko- nuşmasında önemli birçok memle- ket sorununa değinen İnönü, -diğer partilerce yapıldığı yetmiyormuş gibi-, kendi partisinden bazı kişile- rin de polemik yapmalarına vesile olan "Ortanın Solu"nu büyük bir "sadelik"le anlattı. İnönü, Ortanın Solu deyimini tartışma konusu ya- panları iki grupta topladı: Ortanın Solunu anlamıyanlar ve anlamak istemiyenler... Konuşmasında, bu deyimi, anlamıyanlara açık açık i- zah eden İnönü, "anlamak istemiyen- YURTTA OLUP BİTENLER ler” e de kesin ihtarda bulundu ve: — İyi anladıkları halde, aslında bizim programımızdaki elzem SOS- yal ve ekonomik reformlara karşı bulunduklarından dolayı anlamak istemiyenler; artık parti bünyesin- deki rollerini kaybedeceklerdir. Par- ti programı ve seçim beyannamele- rimızdeki bu reformları kabul et- miyenlerin Ortanın Solu deyiminde sol kelimesi bulunduğunu bahane ederek vaziyet almaları asla mazur görülemez!." dedi. Zaman zaman, elindeki yazılı kâ- ğıdı bırakıp irticalen yaptığı bu ko- nuşma sırasında geçen her "Orta- nın Solu" ile ilgili cümlesi coşkun- ca alkışlanan İnönü, ön sıralarda bir sfenks sessizliğine bürünmüş "76'lar"ın lideri Ekrem Özdenin gö- zünün içine baka baka konuşması- na devam etti ve bir ara: "— Hoşunuza gitti. demektir!" dedi. İnönünün bu konuşmasından sonra, günlerdir kulis (o faaliyetine girişmiş olan "ortanın sağındaki- Kazandım A. P. bunu bayrak yapardı!,, bulunmasın, ona hiç fikir denilebilir mi? Nihat Erim başka bir havadadır. O, ilerisinin ba- şarısını kendisinin "Ortadaki Adam" olmasında gör- mektedir. Bir tarafa angaje olmak istememektedir. Halbuki işin başında, Ortanın Solunun © felsefesini Erim yapmıştı. Şimdi, bayrağın başka ellere geçme- sini sessizce seyretmektedir. Heves ettiği tip, bun- dan altı-yedi yıl önceki İsmail Rüştü Aksaldır. Yani, herkes tarafından kabul edilebilecek, sivri yanı olma- yan bir toplayıcı! Aksalın hareketsizliğini hesaplara değil, tabiatının özelliklerine vermek daha doğrudur. Aksal hep, güç zamanlatın çıkış yapan adümü olmuştur. Bazı Kurul- taylardaki tesirli müdahaleleri elbette unutulmamış- tır. Aksal, C.H.P. de kendisinin, Ortanın Solu konu- sunda bu çapta bir kuvvetli çıkışma ihtiyaç duyuldu- gunu maalesef farketmemektedir. Hesaplardaki asıl yanlışlık, İnönüden sonra parti- nin bu tip liderlerden her hangi birine, tek başına kalabileceği hesabıdır. C.H.P. yi tek başına devrala- bilme şansına malik adam yalnız Kasım dilektir. Fakat onun devralacağı parti, elbette ki C.H.P. olma- yacak, manasız ve silik, ömrünü hemen yitirecek bir topluluk olacaktır. Bu hazin âkibetten C.H.P. yi koru- yacak tek alternatif bugün, İnönünün anlattığı ma- nadaki ve partinin büyük liderleri tarafından kabul edildiğinde şüphe bulunmayan felsefe etrafında, bun- ların bütün gayretleriyle toplanmalarıdır. Demirel Il Ekim 1966 Aksal — Feyzioğlu — Erim Devrimci sfenksler Ortanın Solundayız dese, A.P. bunu bayrak yapardı! Hem de, buna inanmayanları dahil. C.H.P. nin ve C.H.P. lilerin istediği ise, buna ina- nanların bunu bayrak yapmaları. Bu, liderlerden iste- nilen çok fazla bir şey midir, acaba? Ve acaba lider- ler, oyun oynayanların oyunları hiç kimse tarafın- dan sezilmiyor mu sanmaktadırlar?.

Bu sayıdan diğer sayfalar: