21 Ocak 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 21

21 Ocak 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 21
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

jimi isteyenler tarafından şiddetle hücuma uğ- radıktan sonra onun 14'ler tarafından benim- sendiği ve gerçekleştirilmek istendiğidir. 14'ler bu "Ülkü ve Kültür Birliği'ni kendi iktidarla- rının bir nevi S.S. Teşkilâtı yapacaklardı. Hem de, Birlik "dış türkler"le de igilenmek görevini aldığına göre Türkiyeyi bir takım dış macera- lara sürükleyerek.. Tasarı, Türkiyede bir "Ülkü ve Kültür Bir- liği Genel Başkanlığı" kuruyordu. Bu kuruluşla birlikte Milli Eğitim Bakanlığı kaldırılıp yerine bir "Devlet Milli Eğitim Başkanlığı" teşkil edi- liyor, bu başkanlık ve onun yanında Diyanet İş- leri Başkanlığı, Basın ve Tayın Genel Müdür- lüğü, Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü, Vakıf- lar Genel Müdürl üğü "Ülkü ve Kültür Birliği Genel Başkanlığı"'na bağlanıyordu. Tasavvurun felsefesi, Türkiyenin kültürel kalkınmasının po- litika dışı ve partilerüstü bir teşekkül marife- tiyle gerçekleştirilmesiydi. Aslında, devlet için- de bir devlet kuruluyordu ve bu, her türlü de- netlemeden âzâde bir paramiliter teşkilât ola- caktı. Bakınız, Türkiye için düşünülen neydi: Teşkilâtın başında bir Genel Başkan bulu- nacaktır. Türkiye Ülkü ve Kültür Birliği Genel Baş- kanlığı için, Genelkurmay Başkanı, Yargıtay Başkam, Danıştay Başkam, Sayıştay Başkanı, Askeri Yargıtay Başkam, Üniversiteler Rektör- leri, Müşterek Genel Sekreter, Ülkü Birliği Baş- kanı, Devlet Milli Eğitim Başkanı, Basın- Ya- yın Genel Müdürü, Diyanet İşleri Başkanı, Be- den Eğitimi Genel Müdürü ve Vakıflar Genel Müdüründen müteşekkil bir seçim kurulunun üye sayısının üçte iki çoğunluğuyla bir aday seçilecektir. Bu bir tek adayı Başbakan ve Cumhurbaş- kanı, müşterek bir kararname ile 6 yıl için Ge- nel Başkan tâyin edeceklerdir. Aynı Genel Baş- kan daha sonraki devreler için de seçilebilir ve tâyin edilir. Bu Genel Başkan, ancak "ahlâki zaaf ve- ya idari yetersizlik sebeplerinden biri ile" ve an- cak kendisini seçen kurulun üçte iki oyu ile e- mekliye ayrılabilir... Yâni düşüncelerinden, tu- tumundan, ideolojisinden, siyasetinden ötürü değiştirilebilmesi veya denetlenebilmesi müm- kün değildi İlk Genel Başkanı, bu seçim kurulu da de- gil, doğrudan doğruya Milli Birlik Komitesi tâ- yin eder. el Başkanı "ahlâki zaaf veya idari ye- tersizlik sebeplerinden biri ile" ve ancak üçte iki oyla emekliye ayırabilecek 15 kişilik seçim kurulunun 7 üyesi -yâni, Ülkü ve Kültür Birliği Genel Başkanlığı çatısı altında toplanacak Baş- kanlık veya Genel Müdürlüklerin başları-, an- cak Ülkü ve Kültür Birliği Genel Başkanının is- teği üzerine tâyin edilebilen kimselerdir. Bu du- rumda, Seçim Kurulunun, herhangi bir sebeple, "ahlâki" veya "idari" sebeplerle bile, Genel Başkanı düşürmeğe yetecek üçte iki çoğunlu- gu sağlıyabileceğini sanmak, büyük bir safdil- lik olur Bu 'düşürülmez, dokunulmaz, denetlenmez Genel Başkan, bu hiç bir şekilde millet iradesi- ni temsil etmeyen Genel Başkan, Bakanlar Ku- rulunun tabii üyesidir. Başkanı Bakanlar Kuru- lunun tabii üyesi olan bu teşkilâtın, üstelik, hükmi şahsiyeti vardır. Yâni bu teşkilât, devlet üstünde devlettir. Bütçesini kendisi hazırlar ve Genel Bütçe Kanununa katılmak üzere Maliye Bakanlığına gönderir. Türkiye, teşkilât tasarısına göre, 12 bölge- ye ayrılmakta, her bölgede teşkilâtın bir müfet- tişi bulunmaktadır. Peşin her kolunun il- Idlerin 13 tanesini ele geçirmek Zor olmadı. Fakat bir tanesi meydanda yoktu ve bu, İhtilâl- cilerin içinde en "çetin ceviz" olarak enler- den bir tanesiydi: Orhan Kabibay. Kabibay Ka- dıköyde bir evde kalıyordu. Üç gün meydana çıkmadı, Herkes seferber olmuş Esdisiii arı- GÜR Üçüncü günün sonunda, hiç bir taraftan bir kıpırdanış olmadığını gördüğünde Kabibay telefonu açtı ve kendisini arayanlara nerede bulunduğunu kendisi bildirdi. 127

Bu sayıdan diğer sayfalar: