21 Ocak 1967 Tarihli Akis Dergisi Sayfa 25

21 Ocak 1967 tarihli Akis Dergisi Sayfa 25
Metin içeriği (otomatik olarak oluşturulmuştur)

DÜNYADA OLUP BİTENLER Komünist Çin Şimdi sıra orduda Mao Çe-tung ve Kızıl Muhafızları- nın giriştiği "Büyük Kültür Devrimi" hergün biraz daha gürül- tülenerek devam ediyor. Eğer u- zak doğulu haber kaynaklarININ ya- yınlarına inanmak gerekirse, bu devrim sonunda Komünist Çin, a- cıklı bir iç. savaş tehlikesiyle karşı- karşıya bulunmaktadır. Fakat bu haber kaynaklarmm kimler tarafın- dan beslendiğini bilenler, ister iste- mez, kulaklarına gelenlerin hepsine inanmakta güçlük çekmektedirler. Hele Çan Kay-şekin, durum elverir elvermez Komünist Çini istilâ ede- ceğini bildirmesi insanın dudakla- rında gülümseme yaratmaktadır. Şimdiye kadar üniversiteden, iş- yerlerinden, partiden ve hükümet- ten geçen "Kültür Devrimi", geçti- gimiz hafta ordunun kapısını da çal mıştır. Bilindiği gibi Çin Ederi Mao Çe-tung, geçtiğimiz Ağustosta bu devrime kalkışırken ve bütün dev- rim boyunca, herşeyden çok, gençlik ile sağ kolu Lin Piaonun deneti al- tında olduğu sandan orduya dayan mıştır. Geçtiğimiz hafta Çin Silâhlı Kuwvetleri Kültür Devrimi Komite- sinde bir değişiklik yapılarak, ci komitenin de Lin Piao ile Mao tungun daha yatan deneti altına & recek biçimde yeniden düzenlenme- si, Büyük Kültür Devrimi'ne kar- şı yalnız particiler, işçiler ve teknok- ratlar kademesinde değil, fakat or- du içinde de karsı çıkanlar bulun- duğunu açıkça ortaya koyan bir be- lirti olsa gerektir. "Büyük Küttür Devrimi"ne kar şı olanların sayısı ve bulundukları yerlerin önemi ne olursa olsun, gi- riştiği bu harekette Mao başarıya ulaşacak gibi görünmektedir. Çün- kü hasımlarının da boş durmama- sna rağmen, Mao ve taraftarları halk kütlelerini kendi taraflarına daha önce çekmeye başlamışlar ve bunu yaparken, yaşlı liderin bu küt- leler arasındaki itibarından yarar- lanmayı da unutmamışlardır. Çinde bütün hızıyla hüküm sü- ren "Kültür Devrimi" sadece Batı- lılar tarafından merak ve ümitle iz- lenmemekte, aynı zamanda, Sovyet- ler Birliği tarafından da endişeyle karşılanmaktadır. Sovyet Başbaka- nı Kosigin, geçen hafta Sovyetler Birliğinin Çin sınırı yakınlarındaki 21 Ocak 1967 kesimlerinde bir geziye Da simli Brejnev i ise, geçtiğimiz yaptığı bir Konişnala, bir yanan Amerikaya şiddetle çatarken, izle- dikleri Sovyet aleyhtarı büyük dev- let politikası yüzünden Mao ve ar kadaşlarına çatmayı da unutmamış tır. GEÇEN HAFTA DÜNYADA BATI AVRUPA —- Federal Almanyanın yeni Başbakanı Kurt Georg Kiesinger, bu sıfatıyla çıktığı ilk yurt-dışı gezisinde De Ga- ulle ile buluşmak üzere Parise giderken, İngiliz Başbakanı Harold Wilson da İtalyan yetkilileriyle İngilterenin Ortak Pazara katılması sorununu tartışmak üzere, tıpkı Kiesinger gibi, yanında Dışişleri Ba- kam olduğu u halde, Romaya uçtu. Kiesinger'in bu gezisinde yanına Dışişleri Bakam Willy Brandt'ı almasına kar şılık, Erhard hükümeti- nin Dışişleri, yeni hükümetin ise Savunma Bakanı olan Gerhard Schröder'i Almanyada bırakması, kimsenin dikkatinden kaçmadı. Bi- lindiği gibi, tıpkı Erhard gibi Schröder de Paristen çok Washington" a yakın dış ve savunma politikaları izlenmesi tara olduğu için, Fran- sız Devlet Başkam için fazla muteber bir kişi değildir. Yeni Alman Başbakanının Avrupa konusundaki gerçekçi tutumunun De Gaulle'ü pek memnun ettiği Mp Bu empral siyasal gözlemciler şimdi. Batı ni bir fransız yakınlaşması bekle- mektedirler. Harold Wilson ile George Brown'ın Romaya yaptıkları yolculuğa gelince; yapılan ingiliz e italyan görüşmeleri sonunda yayın- lanan bildiride, iki ülke arasında, İngilterenin Ortak Pazara bi, General De Gaulle Commonwealth ile yaptığı tercihli ticarete son vermeden ve sterlinin değerini NR İngiltereyi Ortak Pazara almaya hiç mi hiç niyetli değildir AFRİKA — Sivil yönetimlerin artık parmakla sayılacak kadar azal- dığı Afrikada, geride bıraktığımız haftanın sonlarında, yeni bir aske- ri darbe daha oldu. Son bir yıl içinde Orta Afrika Cumhuriyetinde, Yukarı Voltada, iki kere Nijeryada, Ganada ve Burundide yapılan darbelerin arkasından, geçen Cuma günü de Togo ordusu, kimsenin burnunu bile kanatmadan, Devlet Başkanı Grunitzkiyi işbaşından uzaklaştırdı ve yönetime elkoydu. Bilindiği gibi bu, Togo orducunun politikaya ilk defa karışması değildir. Togolu askerler, tıpkı şimdiki gibi, o zaman da Yarbay Eyadamanın liderliğinde bundan tam dört yıl önce yönetime bir kere daha el koymuşlar ve o zamanki Başkan Syivanus Olimployu öldürerek, yerine Yak Yan be bambi ve kayınbiraderi Grunitzkiyi geçirmişlerdi. Yeni buyana, zaten ördüm etkisinden kendisini kurtarabilmiş d değildi. Üstelik Yarbay Eyadaman, kendisini, geçen Kasım ayında Olimpiyo taraftarlarının çıkardığı isyandan kurtarınca, büsbütün ordunun esiri olmuştu. Fakat ülkenin hergün biraz daha bozulan ekonomik durumunu biraz olsun düzeltebilirim kanısıyla savunma giderlerin- de kısıntı yapınca, ordu bu davranışa seyirci kalmamış ve siyasal ha- yattaki bozuklukları ileri sürerek, en kısa zamanda sivil rejime dön- mek vaadiyle, iktidara elkoyuımuştur. En kısa zamanın ne olduğu, Mısır ordusunun da 1952 yılında aynı valfla yönetime elkoyduğu ve hâlâ orada durduğu düşünülürse-, kolay kolay kestirilemez. BUNLARDA OLDU

Bu sayıdan diğer sayfalar: